kapat

13.04.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
NECATİ DOĞRU(ndogru@sabah.com.tr )


Su gelecek Melen'den...

Telefonun öbür ucunda sesinin deseninde okumuş-eğitimli bir insan olduğu anlaşılan hanımefendi bir okur; "Ölçülebilen şey gerçektir... DSİ mühendisi; sendikalı şoför, temizlik işçisi, sendikalı bekçinin yarısı kadar maaş bile alamıyor diye yazıyorsunuz. Bu doğrudur. Fakat DSİ projelerinin verimliliği de çok düşüktür. Halkın parası, boşa savruluyor. Bu DSİ mühendisleri, maaşların düşüklüğü konusunda size mektuplar yağdırıyorlar da projelerin verimliliği konusunu niçin merak etmiyor, size mektuplar gönderip, halkın aydınlanmasına omuz vermiyorlar?" dedi...

Bir dakika hanımefendi...

Kimsiniz?

Ne projesi...

Neyin verimliliği...

Diye soracak oldum....

Melen projesini incele...

Yeşilçay projesini araştır...

Dedi ve kapattı...

***

İnceleyelim:

1990 yıllarında İstanbul'da su sıkıntısı had safhaya çıkmıştı. Sular günde 6 saat kesilir olmuştu, İstanbul susuzluktan kıvranıyordu.

Ne yapılabilir?

Raporlar hazırlandı.

Su var...

Fakat İstanbul'dan uzakta... Uzaktaki suyu kim getirir? DSİ getirir. DSİ, onun genel müdürleri, mühendisleri proje yapar; gerekiyorsa suyun önüne set koyup kışın biriktirmek, yazın kullanmak sistemi olan barajı, gerekiyorsa suyun önüne küçük bir set yapıp biriktirmeden ne geliyorsa onu pompalamak sistemi olan regülatörü inşa eder. DSİ mühendisleri, çalışır, uğraşır, didinir, suyu kentin deposuna kadar ulaştırır. Kentin deposuna gelen suyu ise belediyenin bir kuruluşu olan İSKİ, halka para karşılığı dağıtır. Ve yapılan regülatörün, o regülatörün suyunu taşıyacak olan isale hattının, pompa istasyonunun, arıtma tesisinin ve pompa istasyonlarını çalıştıracak enerjinin nakil hattının parasını halk ödemiş olur.

***

Kente suyu DSİ getirir...

Kentliye suyu İSKİ dağıtır...

Parayı İstanbul halkı öder.

Çünkü su halka beleş verilmez, parayla satılır. Dolayısıyla İstanbul büyük su sıkıntısı çekmeye başlayınca DSİ de çalışmaları hızlandırdı.

İTÜ'ye etüdler yaptırdı.

İstanbul'dan yaklaşık 185 kilometre uzaklıktaki Melen suyu ile yaklaşık 45 kilometre uzaklıktaki Yeşilçay arasında 10 tane büyüklü küçüklü dere tesbit etti. Karadeniz'e akan bu derelerin yılda 550 milyon metreküp su potansiyeli vardı. Ancak nedense daha az maliyetli olan yani İstanbul halkına daha ucuza malolacak olan bu derelerin suyunu İstanbul'un ana su depolarından biri olan Ömerli Barajı'na getirmek varken 185 kilometre uzaklıktaki su seçildi.

Melen sistemi tercih edildi.

***

Melen'in yıllık su potansiyeli 1 milyar 100 milyon metreküp. Dolayısıyla İstanbul'a 2040 yılına kadar yetecek büyük bir su imkanına sahip... Proje yapıldı. Melen Çayı'na bir regülatör yapılacak, suyu pompalayacak bir pompa istasyonu kurulacak, bir isale hattı inşa edilecek, Ömerli yakınında adı 'Cumhuriyet' olan bir arıtma tesisi bina edilecek ve Boğaz'ın altından tünelle geçilecek, su İstanbul'un Avrupa yakasına da dengeli dağıtılacak.

Bu büyük proje..

GAP projesinden sonra ikinci büyük proje... 4 kademeli olarak yapılacak, dördüncü kademesi 2012 yılında bitmiş olacak ve yaklaşık 519 milyon dolar iç para, yaklaşık 662 milyon dolar da dış borç kaynak olmak üzere toplam 1 milyar 181 milyon dolara mal olacak.

Su parayla...

Bedelini İstanbul halkı ödeyecek. Dolayısıyla para verimli kullanılmalı, planlama doğru yapılmalı, öncelikler yanlışsız saptanmalı. Fakat DSİ'nin işe arıtma tesisinden başladığı görülüyor. Evin yapımına çatıdan başlamak gibi...

***

Regülatör yok..

Pompa istasyonu yok.

İsale hattı yok.

Enerji nakili yok...

Dolayısıyla arıtacak su yok...

Fakat arıtma tesisi ihale ediliyor. Arıtma tesisi diğerlerinden önce yapıldığı için bekliyor, beklerken makinalar paslanıyor, eskiyor, hurdaya çıkıyor. Tıpkı Yeşilçay'ın suyunu gözleyen Emirli Arıtma Tesisi gibi ihaleye çıkartılan Cumhuriyet Arıtma Tesisi'ni de aynı akibet mi bekliyor?

DSİ mühendislerine duyururum.

Bir cevap versinler...

15 yıl gecikmiş bir projede işe, temel yerine çatıdan başlar gibi, niçin arıtma istasyonundan başlanıyor? Ve İSKİ günlük kapasitesi 420 bin meterküp olan Fatih Sultan Mehmet Arıtma Tesisi'ni 28 milyon dolara malederken, günlük kapasitesi 390 bin metreküp olan Yuvacık Arıtma Tesisi'ni, İzmit Belediyesi ile DSİ niçin 146 milyon dolara malediyor?

Tesis aynı tesis...

DSİ'ninki 118 milyon dolar

daha pahalı.

Değerli mühendisler...

Bir cevap verin...

Niçin pahalı? Niçin bu fark?

Su aydınlıktır: Aydınlanalım.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır