kapat

15.11.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sabah İnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )


Mali yönetim ve koordinasyon eksikliği

Mali yönetimde, üzerinde durulması gereken önemli hususlardan biri de, kamu mali yönetimindeki parçalanmışlık ve koordinasyon noksanlığından kaynaklanan sorunun giderilmesi ile ilgili.

Bilindiği gibi bütçe ödenek yönetimi (serbest bırakılması) ile nakit yönetimi herhangi bir programa bağlı olmaksızın iki ayrı kuruluş, yani Maliye Bakanlığı (Bütçe ve Mali Kontrol Genel Müdürlüğü) ile Hazine Müsteşarlığı tarafından yürütülmektedir. Maliye Bakanlığı, Hazine Müsteşarlığı ve kısa vadeli avans kullanımı açısından Merkez Bankası ile harcamacı kuruluşlar arasında yapılması gereken bir harcama programının olmayışı, piyasalarda faiz ve enflasyonun yukarıya doğru dalgalanmalarına ve bunun sonucunda da bütçe harcamaları üzerinde olumsuzluklara neden oluyor.

Harcama programının olmayışı
Mevcut uygulamada, herhangi bir harcama programı olmadığından, harcamacı kamu kuruluşları bütçe ile kendilerine verilen ödenekleri enflasyonun da etkisiyle, bir an önce harcamak istemektedir. Maliye Bakanlığı ve Hazine de bu kuruluşların isteklerini bir program dahilinde değil de, her bir harcamacı kuruluşun talebi bazında değerlendirmekte ve sonuç da; harcamacı kuruluşlar kendi bütçe olanakları çerçevesinde ihtiyaç duydukları mal ve hizmetleri ne zaman ne miktarda alacaklarını önceden bilmemekteler.

Devlete mal ve hizmet satanlar da, devletten paralarını ne zaman alacaklarını bilmediklerinden, teklif ettikleri fiyatlara tahmini olarak gelecekteki 3 veya 4 ayın fiyat farkını ekleyerek fiyat teklif etmekteler ve dolayısıyla enflasyonun suni olarak şişirilmesine neden olmaktalar.

Hazine de ekonomide mevcut gelir gerçekleşme trendlerine göre, piyasadan ve Merkez Bankası'ndan ne zaman ne miktar borçlanabileceğini ya da limit dahilinde kısa vadeli avansı kullanacağını önceden bilmemekte ve sonuçta ekonomimizde şu anda süregelen berilsizliklere katkıda bulunarak, reel faizlerin gereksiz yere artmasına ve özellikle para piyasalarında olumsuz dalgalanmalara neden olmaktadır.

Harcama programının gerekliliği
Bu bakımdan, bütçe harcamaları açısından, Maliye Bakanlığı, Hazine, Merkez Bankası ve harcamacı kuruluşlar biraraya gelerek, "aylık harcama kalemi bazında" bir yıllık harcama programının, mali yılın başında, yani Ocak ayında yapılması gerekmektedir. Bu sayede; yapılacak program çerçevesinde, harcaması kuruluşlar mal ve hizmetlerden ne miktarı ne zaman alacaklarını bilecekler, gereksiz ve zamansız taleplerde bulunmayacaklardır.

Devlete iş yapan firmalar da, devletten paralarını ne zaman ve ne miktarda alacaklarını önceden bilecekler ve bu suretle mal ve hizmetlerin fiyatlarını suni olarak artırmayacaklar.

Hazine de, ekonomideki dalgalanmalar ve gelir gerçekleşme dönemlerini de dikkate alarak, piyasalardan ne zaman ne miktar borçlanacağını önceden bileceğinden ve bunu önceden ilan edeceğinden, hem reel faizlerin gereksiz yere ve ani olarak artması önlenecek hem de piyasalarda ve dolayısıyla ekonomide belirsizlikler ortadan kalkmış olacaktır.

Görüldüğü gibi, ekonomide yaşanan bazı sorunları aşmak çok zor değil. Yeter ki, yukarıda belirtilen yönde karar verilsin ve ilk adım atılsın...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır