|
1-1 yeter mi?
Eleme maçı... 90 dakikanın ilk 45 dakikası bitti. Avantaj bizde. Çünkü gol attık. Ama maç bitti mi? Hayır! Geçmiş tecrübelerime dayanarak söylüyorum, Bursa'da bu 1-1'lik skorun altında ezilmeyelim. Eğer bunu korumaya çalışırsak, işimiz zor. Çünkü karşımızda canı yanmış bir takım var.
İrlanda'nın bizi geçebilmesi için, gol atması şart. En az bir tane... Mecburen üstümüze gelecek. İşte en büyük avantajımız bu. Özellikle seyirci son derece sakin olmalı. İrlanda'da 1-1 berabere kaldık diye, daha ilk yarıda İrlanda'ya 3 gol atacağız diye bir kaide yok. Topu, mümkün olduğu kadar kalemizden uzak tutmalıyız. Az top kaybetmeliyiz. Cumartesi gecesi İrlanda'da çok top kaybettik. Allah'tan İrlandalılar da bu işte bizden aşağı kalmadılar. Ayağımızdaki topu biz onlara ikram ettik, onlar bize... Nitekim golü de böyle bir pozisyonda yedik.
İlk maçta yaptığımız en önemli hareketlerden biri, kart görmedik. Rakibin de en etkili adamı Keane ikinci sarı kart ile rövanşta cezalı duruma düştü. Ama Ümit ile Alpay'a soruyorum: Gereksiz yere hakeme yaptığınız itirazlardan kart görseydiniz, hakeme kızabilir miydik? Hayır! Yine Alpay'ın birinci yarı, ceza alanı içinde rakibe yaptığı kontrolsüz, gereksiz ve zamansız bir hareket var. Rakip kendini bıraksa, ne yaparsın? Allah'tan rakip futbolcu iyi niyetli çıktı, pozisyona devam etti. Bir İtalyan veya İspanyol futbolcuya aynı hareketi yapsan, onlar kendilerini yere bırakır, hakem de mecburen penaltı düdüğünü çalardı. Artık bu yeni kuralı öğren Alpay. Bu tip maçlarda profesyonel olacaksın!
Rüştü'nün gözden kaçan hatası
İkinci yarıda Rüştü'nün sakatlandığı pozisyonda tribünden palamut gibi bir cisim atıldı. Bir oyuncumuz, ayağı ile o cismi dışarı fırlattı. Ne kadar acemice bir hareket... O anda kameralar pozisyonu çekiyor, al o yerdeki cismi, götür, hakemin kucağına koy. Adamlar Türkiye'de atılan 10 lirayı götürüp hakeme veriyorlar. Bir yerlere geleceksek, sinekten yağ çıkartmamız lazım.
Cumartesi gecesi biz de çok iyi oynamadık, onlar da... Öncelikle Rüştü'nün iyi olması, ilk 45 dakikada bu neticeyi doğurdu. Futbol bu, belli olmaz. İrlanda'nın ikinci maçta atacağı bir gol, bizi moral olarak yıkabilir. Ama "Artık büyük takım olduk. Avrupa'da her takımla mücadele ederiz" diyorsak, gol yesek bile bozulmamalıyız.
Birinci maçta Hakan'ın yanına, özellikle ilk yarıda bir yardımcı sokamadık. Hakan Ünsal çok alışmadığı bir yerde oynadı. Denizli, "O kulvarı kapatmak için Ünsal'ı oynattım" diyor ama, bence Ünsal bu işte de başarılı olamadı. Çünkü önünde geniş alan bulursa, temposunu artırarak oynayan bir futbolcu.
Ogün, Ali Eren, Alpay iyi bir üçlü olma yolundalar. Ama henüz tam değiller. Euro-2000'e gidersek, orada çok daha uyumlu olacaklar kanaatindeyim. Zoru geçtik, ama bitirmedik. Futbolda bitmeden konuşmak olmaz. Aman dikkat!
|
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|