Ülke ekonomisi yatırımların artışı ile canlanacaktır. Yatırımların istikrarsız yapılması, yanlış metodlarla uygulamaya konulması, maliyetlerin yüksek tutturulması gibi menfi hareketler dikkate alındığında hem yatırımcının, hem de ülkenin muhtemel maddi, manevi kaybı ortaya çıkmaktadır. Ülke kaynaklarının israfına neden olunmaktadır.
Bu israf da, ülke vatandaşının her ferdine doğrudan doğruya nüfuz ederek bütün ekonomik yaşamı olumsuz etkilemektedir. Yatırımcılar her halukarda en karlı olduğu kadar, en istikrarlı yatırımı gerçekleştirmek zorundadırlar.
Üretim artışı, yatırımların artışıyla doğru orantılıdır. Yatırımlar, sermaye ve emek birleşmesi ile gerçekleşebilecektir. İki ana unsurun biraraya getirilmesi ve üretimin hareketlendirilmesi hiçte kolay bir iş değildir.
Yatırım yapabilecek maddi ve manevi güce sahip yatırımcıların fevkalade bilgilendirilmesi ve kendilerine değişik alanlarda kazanılan tecrübelerin aktarılması lazımdır. Onların istikrarsız ve sıhhatsiz yatırım yapma teşebbüsleri sonucu oluşan ekonomik ve mali kayıplar, ülkenin kaybı sayılır. Bu engeli kaldırabilmek için yatırım projelerinin hazırlanması, değerlendirilmesi ve kuruluş yerini etkileyen faktörler üzerinde çalışmalara ihtiyaç vardır.
Kamu sektörü, kendi yatırımlarını aşırı fiyat farklılıklarından kurtarıp, özel sektöre danışmanlık hizmetlerini sunmak zorunluluğundadır. Üretim artışını sağlayabilecek çalışmalar yetersiz olduğu gibi, engelleyici piyasa şartlarını yakın takibe alması kaçınılmazdır. Özel sektörün gücü tükenmiştir. Ülke insanı özel sektörün önemini anlayamamaktadır.
Yatırım yapmak bugün, yüksek faizler karşısında imkansız görülmektedir. Bankalarımız ekonomiye olumlu katkıda bulunmaları yolunda yapılanmalıdırlar. Kamu görevlileri, bankaların yetkilileri adım adım Anadolu'da konferanslar vermelidir. Anlatmalılar.
Ülkemize yatırım yapanların hizmetlerini, kıymetlerini anlayamıyoruz. Takdir edemiyoruz. Gelişmelerine imkan veremiyoruz. Fırsat tanımıyoruz, onlara. Eğer yerli yatırımcılara değer vermesek, başkaları ortaya çıkacak kendilerine muhtaç duruma düşürecek ve tahakküme zorlayacaklardır.
İşçi gibi çalışsak bile, işadamı gibi düşünmek zorunluluğundayız.
Konuk Yazar / MEHMET CAVLI