kapat

15.11.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber Ýndeksi
Yazarlar
Günün Ýçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sabah Ýnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
Ýstanbul
Ýþte Ýnsan
Astroloji
Reklam
Sarý Sayfalar
Arþiv
Hazýrlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ.
Bir tiyatrocu var sunucudan içeri
Her ne kadar yarýþma sunucusu olarak tanýnsa da, "ailenizin sanatçýsý" Erhan Yazýcýoðlu'nun gönlü tiyatrodan yana...

Kýþ kapýya dayandý mý, televizyonlarda yeni yayýn dönemi programlarý açýklandý mý, kafamýn içindeki küçük, hayali ses baðýrmaya baþlýyor: "Yarýþmacý geldi hanýýýýmmm!"

Günümüzde Türk milleti, en az "CumBaba" kadar yarýþma sunucularýndan medet umuyor: "Oðlum askere gidecek, kýzým evlenecek, ben kocamdan boþanacaðým, teyzem ameliyat olacak, yeðenimin ergenlik sivilceleri çýktý. Biraz yardým etseniz?.."

Ýyi, güzel, etsinler de, onlara kim yardým edecek? Bu korkunç rating savaþý çaðýnda bir yarýþma sunucusu olmak, ne yaman bir varoluþ þeklidir haberiniz var mý sizin? Üstelik de hâlâ kendini tiyatrocu zanneden bir gafilseniz...

"SUS BE KADIN!"
* Ben artýk kýþýn geldiðini televizyon yarýþmalarýnýn baþlamasýndan anlýyorum. Bu yarýþma furyasý biteceðe benzemiyor deðil mi?

Ben böyle yarýþma sunucusu olarak kaldým insanlarýn belleðinde. Hâlbuki 30 yýllýk bir tiyatro geçmiþim var. Þikâyet etmiyorum ama tiyatromla tanýnmayý daha çok isterdim. Ne de olsa televizyonda bir kez görünmüþ, sanatla yakýndan uzaktan ilgisi olmayan, magazin sayfalarýnda þöyle bir görünmüþ biri bile meþhur olabiliyor televizyondaki o pek "seviyeli" programlar sayesinde...

* Peki bu tuzaða düþmemek mümkün oluyor mu? Sizin bildiðim kadarýyla en büyük alkýþý aldýðýnýz durum, bu onaylamadýðýnýz programlardan birinde Banu Alkan'a "Sus be kadýn," diye baðýrdýðýnýz zamandý.

Maalesef... O bana utanç verirken, insanlar beni gözlerinde büyüttüler. Hâlbuki ben utandým; çok büyük hataydý. Beni çaðýran insan; "Televizyon, tiyatro ve sanat tartýþacaðýz," demiþti ve ýsrarla üçüncü çaðýrýþýydý. Kýrmayarak gidiyorsun ama baþka boyutlara taþýnýyor mesele. Benim hatam, kendi konumumu unutmuþ olmam ve o insanla tartýþmaya girip ona prim kazandýrmak oldu. Herkes sandý ki primi ben kazandým; hayýr... Ama söylediðim doðrular da vardý. Gerçekten sanata ve Türk sinemasýna iki parça kumaþla hizmet eden birine ben sanatçý diyemem.

ÞÖHRET MEYDANI
* Komik deðil mi; iki senedir Savaþ Ay'ýn programýnda "N'olucak bu sanat dünyasýnýn hâli" tartýþýlýyor.

Ama tartýþan kimler?

* Ben de ondan bahsediyorum.

Aklý baþýnda insan belki de gitmiyor. Gidenleri de aþaðýlamamak lâzým ama orasý bir ünlü olma mekâný. Savaþ çok da iyi, inanýlmaz bir esnaflýkla beceriyor bunu. Ýnsanlar onu reddetmiyor. Susturulma, aþaðýlanma pahasýna gidiyorlar. Herkes karþýlýklý olarak birbirini kullanýyor.

* Sistemin içinde kalarak bir fark da yaratýlamýyor mu?

Seçici bir televizyon izleyicisi var, o izleyiciyi yakaladýðýmý tahmin ediyorum. Ben Migros'a, çarþýya, pazara giden biriyim. Asla bir kaþým yukarda, elim çenemde oturup saklanan bir insan olmadým. Ýnsanlarýn bir beklentilerine cevap veriyorum. Burada neysem, ekranda da oyum; en büyük özelliðim o...

EFENDÝ ADAM
* Muadilleriniz olduðunu düþünüyor musunuz? Yani "yarýþma sunucusu" diye bir insan grubu var mý?

Tabii ki... Çok severek söyleyebilirim; Mehmet Ali bu iþin piri. Sonra Güner Ümit, sonra ben gelirim herhalde. Doðru doðru, dosdoðru... Mehmet Ali'nin inanýlmaz bir ýþýðý var, onu da kendine has esprilerle süslüyor. Onun yaptýðýný ben yapmaya kalksam hata ederim. Ben alaylýyým. 67 yýlýndan bu yana Þehir Tiyatrolarý'nda çalýþtým. Herkesin kendine göre bir alaný var. Bir de sonra çýkanlar var. Bizden daha gençler... Onlarda bir tek þeyi eksik buluyorum, saygý... Dili uzun olmanýn büyük bir meziyet olduðunu zannediyorlar.

* Sizin tabiri caizse bir "ailenizin sanatçýsý" imajýnýz var. Efendi adam olmaktan hiç sýkýlmýyor musunuz?

Ben efendi adam olduðumu iddia etmiyorum. Ben doðru dürüst bir adamým. Sinirleriyle, sevgileriyle, davranýþlarýyla içinden geldiði gibi davranan bir adamým. Sevgimi belli ederim. Kapýcýma; "Seni seviyorum," diyebilirim. Bundan hiç gocunmam. Gereðinde çok deliyimdir. Haksýzlýða tahammül edemem. Bunlara da delilik diyorum ben yaþadýðýmýz dünyada. Ani feveranlarým vardýr. Sevgimi, sinirimi, anýnda gösteririm. Televizyonda da yer yer sinirleniyorum. Ýnsana insan gibi davranýyorum. Efendi adam olmam bunlara engel deðil.

"KAPICIMLA BÝLE..."
* Ýstanbul'dan þikâyetçisiniz. Peki sizi burada tutan ne?

Kýzlarýmýn burada okuyor, eþimin burada çalýþýyor olmasý dýþýnda beni baðlayan hiçbir þey yok. Eþ-dostsa her yerde edinirim. Ben zaten insan ayrýmý yapýmý yapmam. Kapýcýyla da sohbet ederim saatlerce. Bana kahvaltýya gelir kapýcým. Onunla da konuþulacak çok þey vardýr.

* Pardon ama esas ayrýmcýlýðý bu cümleyi kurarak yapmýyor musunuz? Ýkinci keredir kapýcýnýzla konuþuyor olmanýzý çok özel, olaðanüstü erdemli bir þeymiþ gibi dile getiriyorsunuz da...

E, çok yakýn bir örnek. Kapýcýya hiçkimse selam vermez. Bana bile; "Merhaba," demeyen komþum var benim. Bir merhabayý zžl olarak düþünüyorlar. O yüzden kapýcýya kimsenin hâl hatýr sorduðunu zannetmiyorum. Kapýcýyý aþaðýlamak adýna söylemiyorum bunu. Þoför olabilir, bakkal olabilir, bakkalýn çýraðý olabilir...

* Bütün o "küçük insanlar" yani... Anladým!..

Ýstanbul geliþtikçe, bütün o insanlýk ögeleri aþaðý çekiliyor. Ben Ramazan programýnda bir kapýcýyý oynadým. Orada gündeme getirdim bu sorunlarý. Belki kimse etkilenmiyor. Ben kendimi tatmin ediyorum iþte...

KIZ BABASI
* Kýzlarýnýzýn sizden öðrendiði en önemli þey nedir? "Ýyi baba" imajýnýz var da...

Onlarla her dönemi yaþadýðýmýz için, onlarý asla ihmal etmeyeceðimi, bana sorduklarý her sorunun cevabýný alacaklarýný öðrendiler. Yaþadýðým her þeyi onlarla paylaþtým. Erkek olarak sevgililerime ve eþlerime karþý hatalarýmý da; anneleri dahil... Onlarý biraz tecrübeli görüyorum. Kazýk yiyeceklerse bile bilinçli yiyecekler; çok sürpriz olmayacaktýr. Yediðim ve attýðým kazýklarý, her þeyi paylaþtým onlarla...

* Yoðun bir temponuz var ama çok dinç ve genç görünüyorsunuz.

Aslýnda kendimi yorgun hissediyorum. Radyo ve dublaj yaptým tiyatroyla birlikte. Uykusuz geçen yýllarým çoktur. Bir de yanlýþ iliþkiler yordu. Asla; "Aradýðýmý buldum," dememek lâzým. Bugün de ayný þeyi diyorum. Belki de aradýðým huzurdu. Ama bu huzur beni yaþlandýracaksa, hayýr. Güzelden çok zevk alýyorum. Belki þu anda bakmakla yetiniyorum ama bu nerede patlar bilemiyorum. Defteri asla kapatmadým.


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGÝ BASIM YAYINCILIK SANAYÝ VE TÝCARET A.Þ. - Tüm haklarý saklýdýr