'Kadın daha cesur'
Korkuların bilgiyle aşılabileceğine inanıyorum. Her şeye meraklı olduğum için, Adana depreminden sonra bu konuyu da özelikle merak etmiş ve depremle ilgili araştırmalar yapıp bilgi sahibi olmuştum. Erkek, toplumun kendine yüklediği rollerden dolayı belli etmez ama içerden yusuf yusuf atar. Bizim evde babam annemden daha çok korkuyor. Annem uyuyor, babam sabaha kadar oturuyor. Kadın doğası gereği acıya ve felakete dayanıklı. Acı eşiği, ağrı eşiği daha yüksek. Bu yüzden ruhen de daha cesur. Ayrıca Türkiye'deki kadın çok cesur.

Hamdi Alkan:
'Kadın-erkek farketmiyor'
Deprem cinsiyet farkı gözetmeyecek kadar korkutucu bir afet. Eşim deprem gecesi benden daha soğukkanlıydı.

Deprem bölgesinde de kadınların bu konuda daha tevekküllü, mücadaleci olduğunu farkettim. Sonuçta bu, insanları ürküten bir gerçek.

Türkiye'de erkek ve kadını kıyaslamak için her fırsat kollanıyor. Galiba kadınların yükselişini çekemiyor erkekler.

Haluk Bilginer:
'Koçum onlar!'
Erkekler çok korkaklar. Kadınlar kadar kuvvetli ve cesur değiller. Türkiye'de kadın erkekten daha güçlüdür. Erkek, başı ağrıdığında ne yapacağını bilemez ama kadın çocuk doğurur. Kadınların erkeklerden daha çok korktuğunu da kendilerini erkek zannedenler uydurmuştur. Koçum onlar! Onlara maaşallah diyorum.

Leyla Tekül:
"Zemin" farkı!
Mert çok yönlü düşündüğü ve daha septik olduğu için, benden daha çok korktu. Ben daha kaderciyimdir. Kadınların duygusal 'zeminleri' daha elverişsiz olduğu için daha hassaslar. Erkeklerin ise kayalık olduğundan az hasar görüyor.

İmren Aykut:
'Gizliyorlar'
"Kadınlar depremden çok fazla etkilendiler. Çünkü her zamanki gibi yükleri çok daha fazla.Duygularını daha fazla açığa vurdukları için her şeylerini kolayca anlatıp açıklayabiliyorlar. Erkekler daha kapalılar. Korktuklarını gizliyor.

Yasemin Bozkurt:'Erkekler de ağladı'
Herkes ne kadar savunmasız, güçsüz olduğunun bir ifadesi olarak gözyaşı döktü. Böyle bir doğa faciasında ayrım yapmak toplumsal bir ahlaksızlık. Herhalde doğa kadınların daha çok korktuklarını savunanların beyinlerinde de deprem yarattı.

Füsun Önal:
'Erkek ne yapıyor ki!'
Kadın evi kurar, kol kanat gerer, kocasını çocuğunu yıkar paklar, besler. Erkek hiçbir şey yapmaz. Tüm bunları yaratan kadın, haklı olarak da bunları kaybetmekten, yuvasının yok olmasından korkar. Bu nedenle de daha çok korkar diye düşünülüyor.

Billur Kalkavan:
'Maço bir düşünce'
Bence erkekler kadınlardan daha çok korktu. Kadınlar çok daha cesaretliler. Kadınların erkeklerden daha çok korktuğunu iddia etmek, Türkiye'de erkeklerin hâlâ maço bir görüntü çizmelerinden ve erkekliğe leke sürdürmek istememelerinden.

'Yaşamı erteleyen daha çok korktu'
Hiç korkmayanlar kimler? Psikiyatrik tedavi görenlerde hiç korku yok. Hayali korkuları vardı, gerçekle yani ölümle karşılaşınca bu korkularından eser kalmadı.

* Asıl korkanlar daha önce korkusu olmayanlar, olmadığını sananlar. Psikolojik olarak sorunu yokmuş gibi görünen ama temel güven duygusundan yoksun olanlar, kendi içlerinde çelişkileri yaşayan, bunun farkında olmayan, kendini dışarıya rahat gösteren insanlar.

* Bir anlamda yaşayamayan, yaşamı hep erteleyen insanlar. "Ölürsem, yaşanacak çok şey var geride, hiçbir şey yapamadım" diyenlerde daha büyük bir korku var. Kim bu ülkede yaşamı erteliyorsa onlar daha çok korkuyor diyebiliriz.

'Sorumluluk korkuyu artırır'
Afet bölgesinde çalıştım ve halen çalışıyorum. Oradaki çalışmalarımda erkeklerin ne kadar çok korktuğunu, kabuslar yaşadığını, uyku bozuklukları çektiklerini gördüm. Bana ne kadar korktuklarını anlattılar.

* Bu anlatımlar kadınlarınkinden farklı değil. Ancak şu da var. Erkekler korkularını dillendirmiyor olabilir. Ya da kadınlar korkularını daha fazla dillendiriyor. Çünkü kadınlar korkularını gösterebiliyorlar.

* Bir de kendinizden başka birilerinin sorumluluğunu üstlenmek de korkuyu artırır. Çocuklar ve yaşlılar kadınların yükümlülüğünde. Bu nedenle daha çok korkuyor olabilirler, buna da hakları var.