|
Prefabrik konut fabrikasına kilit
Afet İşleri bünyesindeki iki prefabrik konut fabrikası, "Konut değil, çadır üreteceğiz" bahanesiyle kapatıldı
Bayındırlık ve İskan Bakanlığı Afet İşleri Genel Müdürlüğü bünyesinde bulunan 2 adet prefabrik konut üretim fabrikasının 1993 yılındaki yönetim tarafından kapasitesinin düşürülerek kapatılma kararı alındığı ortaya çıktı. Halen yüzde 20'lik bir kapasiteyle çalıştığı belirlenen fabrikaların günlük üretim miktarının betonarme prefabrik binalarda 10 adet, ahşap prefabrik binalarda ise 6 adet olduğu öğrenildi.
350 milyon maaş
Afet İşleri Genel Müdürlüğü yetkilileri, "Fabrikalarda çalışan işçilerin çoğunluğu büro elemanı yapıldı" dediler. Fabrikada çalışan işçilerin Afet İşleri Genel Müdürlüğü'ne olan maliyetlerinin 550 milyon olduğunu söyleyen yetkili, "Fabrikada çalışan her işçiye 350 milyon lira maaş veriyoruz. Bunların maliyeti 550 milyon lirayı buluyor. Fabrikalarda çalışan 700 işçi görünüyor. Buna rağmen halen çalışan personel sayısı 120'yi geçmiyor. Fabrikada çalıştıracak eleman bulamıyoruz" dedi.
Geliştirme projesi
1986-87 yıllarında fabrikaların yeniden yapılandırılması için Ortadoğu Teknik Üniversitesi Endüstri Mühendisliği Bölüm Başkanlığı'na proje çizdirildiğini dile getiren yetkili, dönemin yöneticilerinin, "Bizim prefabrik konuta ihtiyacımız yok. Bizim işimiz prefabrik konut üretmek değil. Biz afet bölgelerinde prefabrik konut değil, çadır kuracağız" bahanesiyle fabrikaları kapatma kararı aldıklarını söyledi.
Bayındırlık Bakanı Koray Aydın, deprem felaketinin ardından Afet İşleri Müdürlüğü'nde incelemelerde bulundu. Aydın'ın, fabrikaların işler duruma geçirilmesi için talimat verdiği ve reorganizasyon çalışmalarını başlattığı öğrenildi.
'Tek yol kontrol sistemi'
Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanı Kamil Uğurlu, inşaatların kontrol mekanizmasının ne kadar önemli olduğunun yaşanan son deprem felaketiyle bir kere daha anlaşıldığını belirterek, "Türkiye'nin, bu kadar acı bir felaket yaşamadan bunun önlemini alabilmesini çok isterdim. ABD'yi yeniden keşfetmeye gerek yok. Burada anahtar sözcük kontrol" dedi. Uğurlu, sistem içinde kalifiye eleman yetiştirilmesinden, kullanılacak malzemenin kalitesine kadar pek çok alanda kontrolün yaygınlaşmasıyla sistemin oturacağını savundu.
(AA) Fatih ATİK
|
Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|