UNICEF bölgedeki çocukların tedavisi için 5 psikolog gönderdi

Korkuyu dindirecekler
Depremde ailesini kaybeden kimsesiz çocuklara öncelik verilecek. Özel çocuk kamplarında eğitilecek bu çocuklara ilk önce "korku" duygusunu aşmaları öğretilecek.

UNICEF bu tür bir çalışmayı daha önce Bosna ve Kosova savaşından sonra da yapmıştı. Bu konuda Kosova'daki çalışmalarıyla tanınan çocuk sosyolojisi ve psikolojisi uzmanı Rune Stuvland, olayı yaşayan çocuklarda travmanın ardından oluşacak kabusların büyüdüklerinde olumsuz etkiler doğuracağını açıkladı.

Stuvland daha önce 7 yıl Bosna olmak üzere, savaş bölgelerinde etkili çalışmalar yapan ekibin ilk kez bu kadar ciddi bir depremde görev alacağını belirterek bu konuda bilgi ve deneyime sahip olduklarını söyledi.

Psikologlar: Çocuklarınıza sarılın ve dokunun...
TÜRK Psikologlar Derneği, deprem felaketini yaşayan ve psikolojik olarak etkilenen insanlara yardımcı olmak amacıyla "Deprem Özel Çalışma Grubu" oluşturdu. Uzmanlar, özellikle depremden sonra yaşanan korku ve kaygının çocukları daha fazla etkileyeceğine işaret ettiler ve şu önerileri getirdiler:

Çocuklarınızla daha fazla zaman geçirin. Onlara sarılın, dokunun.

Gerginliklerini azaltmak için oyun imkanları tanıyın.

9 yaşından büyük çocuklarınızın sizinle ayrıntılı konuşmalarına izin verin. Duygu ve düşüncelerini ifade etmeleri için onları destekleyin, yüreklendirin. Bu sayede felaketle ilgili olarak kafalarındaki sorulara cevaplar bulabilirler ve korkuları azalır.

Yemek yemek, oynamak, uyulak gibi faaliyetleri mümkün olduğunca belli saatlerde yapmalarını sağlamaya çalışın.

BİRLEŞMİŞ MİLLETLER: Bölgede çadır kent kuracağız
BİRLEŞMİŞ Milletler, Türkiye'den deprem sonrası 200 bin kişi evsiz kaldığını açıkladı. Felaket Tespit ve Koordinasyon (UNDAC) Başkanı Jesper Lund "200 bin kadar kişinin evsiz kaldığını tespit ettik. Çabamız, bölgede çadır kentler kurmak olacak" dedi.

Lund günümüzde bu şiddetteki depremlerin çok az meydana geldiğini belirterek "Etkilediği alana bakılırsa, bu şu ana kadar gördüğüm en kötü depremlerden biri" dedi. "Yarından itibaren (bugünden başlayarak) enkaz altında canlı çkırma ihtimali çok düşük olduğu bir gerçektir" ifadesini kullanan Lund, kendi gönderdikleri ekiplerin dokuz bölge belirlediklerini ve bu bölgelerden birinde enkazların tamamen temizlendiğine dikkat çekti.

'Salgın tehlikesi yok'
Lund abartılanın aksine bölgede salgın hastalık tehkesinin bulunmadığını söyledi ve Ecevit hükümetine yapılan eleştirilerin ise haksız olduğunu kaydetti. Bir başka BM görevlisi ise bölgede yaptığı incelemelerin ardından "Sanki savaş alanı" diyerek görüş bildirdi ve Gölcük'teki evlerin yüzde 60'ının yıkıldığını rapor etti. 51 ülkeden 2 bin 200 kişi enkaz kurtarma çalışmalarında görev yapıyor. Çalışmalara 146 özel eğitimli köpek de katılıyor.

"Temiz su, aşının yerini tutar"
İSTANBUL Tabip Odası Yönetim Kurulu, "Bölgedeki kişilere kolera, tifo ya da Hepatit A gibi aşıların yapılmasına gerek yoktur" dedi. İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu adına yapılan yazılı açıklamada, bilimsel ilke ve etik değerlere uygunluk açısından doğrulatılmadan basın ve yayın organlarında yayınlanan telaşlı açıklama ve çağrıların halkı paniğe sürüklediği, yardım çağrılarını olumsuz etkilediği belirtilerek, sağlıkla ilgili açıklamaların Sağlık Bakanlığı tarafından yapılması gerektiği bildirildi. Kamuoyunda oluşan merak ve sorunlarla ilgili açıklamaların da konunun uzmanlarına danışılarak Tabip Odası tarafından yapılacağı belirtildi.Yaralanmış kişilere yaralarının durumuna göre sağlık kuruluşlarında tetanoz aşısının yapıldığı, ayrıca enkaz kaldırma çalışmalarına katılanlara da koruyucu olarak bu aşının yapılması gerektiği dile getirilen açıklamada, öneriler şöyle sıralandı: "Çocukların rutin bağışıklama programlarına göre olmaları gereken aşıları kesintiye uğratılmadan sürdürülmelidir. Bunun dışında, deprem bölgesindeki kişilere, kolera, tifo, ya da Hepatit A gibi aşıların yapılmasına gerek yoktur. Bu hastalıklardan korunmada sağlıklı su ve besinlerin tüketilmesi ve kişisel temizlik kurallarına uyulması esastır. Aşı, bunların yerini tutacak bir önlem değildir."

Çocuk hırsızları iş başında olabilir
"Depremde anne ve babalarını kaybeden yetim çocukların, kimliği belirsiz kişilerce "evlatlık edinme" bahanesiyle toplandığı belirtildi. Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu Kocaeli İl Müdürü Hamdi Kadıoğlu, "çocuk hırsızlarının işbaşında olabileceğine" dikkati çekerek, yetim çocukların, kurumlarının bilgisi dışında kimseye evlatlık verilmemesini istedi. SHÇEK'in bilgisi dışında evlatlılık alıp vermenin suç olduğuna dikkati çeken Kadıoğlu, "İyi niyetle bu tür davranışta bulunanlar olabilir. Ancak, biz çok endişe duyuyoruz.

Çocuk hırsızları işbaşında olabilir" dedi. Kadıoğlu, evlatlık alıp vermek isteyenlerin ve kimsesiz çocukları bildirmek isteyenlerin SHÇEK İl Müdürlüğü'nün (0262 3223982 - 3221791- 32322007 - 0532 5836266 - 3630489) nolu telefonlarına başvurmasını istedi.