kapat

03.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
intermerkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
HINCAL ULUÇ(uluch@sabah.com.tr )


Mumyalayıp da mı saklasak?..

Bir Mumya tartışması gidiyor, bizde de, dünyada olduğu gibi.. Ama millet de bileti alıp gidiyor, film rekorlar kırıyor..

Ben de gittim tabii, meraktan..

Dünya eleştirmenleri yerin dibine sokarken rekor kıran filmleri hep merak ederim.. Şaşacaksınız.. Adamlar haklı.. Bu film gerçekten kötü.. Nasıl ama nasıl sıkıldım, anlatamam..

Çocuk filmi desen değil. Çocuklar için ağır ve ürkütücü..

Büyük filmi desen değil.. Sürüklemiyor, götürmüyor..

Efendim, Firavun'un baş rahibi, adamın sevgilisi ile mercimeği fırına vermiş..

Cezasını çekecek. O zaman televizyon yok ki, adamı dünya durdukça bir Çarkıfelek, bir Turnike izlemeye lanetleyesin. (Bu şakayı bir İngiliz eleştirmenden yürüttüğümü itiraf ederim.) Rahibi diri diri mumyalıyor, sandukanın içine de, et yiyen piranha(!) böcekleri koyuyorlar. Adamı lanetliyorlar ki, ölmesin, dünya durdukça kabir azabı çeksin.. Ama bu lanetin bir tehlikesi var. Günün birinde sanduka açılırsa, mumya sandukayı açanların etlerini alarak, böceklerin yedikleri yerleri yeniden dolduracak ve dünyaya felaket yağdıracak.

Dünyanın başına hem böyle bir belayı musallat ediyorlar, hem de bir bedevi kabilesine görev veriyorlar ki, bu sandukayı korusun ve açtırmasınlar..

Ama beyaz adam, hazine avcısı beyaz adamı durdurmak mümkün mü?. Mümkün olsa film olmaz zaten.

Sanduka filmin ilk yarısı biterken açılıyor ve ikinci yarıda mumya arz-ı endam ediyor.

Dijital efektlerle artık insanın aklına gelen her sahneyi yaratmak mümkünken, bu film, çocukken izlediğim İki Açıkgözler, Abbot ve Castello Mumyaya Karşı filmi kadar bile ürkütücü olmuyor. Hele onun kadar güldürü hiç mi hiç olmuyor..

Nasıl esnemeye başlıyorum.. Nasıl rehavet çöküyor, altında kalıyorum..

Gece Ortaköy'de sordular dostlar.. "Sende ne var bugün?.. Ayakta uyuyorsun adeta, Ertekin gibi" dediler..

"Mumya'yı seyrettim, hala kendime gelemedim" dedim..

Toplumsal paranoyalarımız!..

Son yıllarda toplumca bize bir haller oldu, farkında mısınız?! En olmadık şeylerden en olmadık mesajları çıkarmayı başardık. Komplo teorileri üretmekte üstümüze yok. Öküz altında buzağı aramak da kesmiyor bizi. Buzağının aslında penguen olma olasılığını tartışıyoruz. Her madalyonun bir de öbür yüzü var. İyi de madalyonun teneke olup olmadığı ne malum?!

Yaa... Hadi bakalım. Paranoya üretmeden duramıyoruz.

Böyle bir ihtiyacımız olduğunu görür de boş durur muyuz, durmadık elbet. Alın size sıfır kilometre toplumsal paranoyalar.

***

Rıdvan neden Fenerbahçe'nin başına getirildi? Hahaha... Sebebi basit. Fener'de geçen yıl önüne gelenin bacağı kırıldı. Terslikler Fenerbahçe'nin yakasını bırakmadı. Şeytanın bacağını bir türlü kırmadılar. Tamaaam. Rıdvan'ın lakabı ne peki? Şeytan. Bilmem anlatabildik mi? Rıdvan kendine dikkat et hocam. Bizden söylemesi!.

***

Banu Alkan kaset çıkardı diye yerin dibine soktuk. Hiç iyi etmedik. O aslında bir mesajcıydı. Müziğin giderek daha kötüye gideceğinin sinyallerini vermek için yollanmış bir aracıyı biz ne hale getirdik. Siz asıl bundan sonra görün bakalım neler çıkacak. Banu'yu çok arayacağız çooook. Kadın boşuna ben Afrodit'im deyip durmuyor. Tanrıların gazabı üstümüzde olacak haberiniz olsun. Ciguli denen adam durup dururken çıkmadı beyler.

***

Türkiye Birinci Futbol Ligi'nin adı bundan böyle Telsim. Federasyonun etekleri zil çalıyor. Boşuna sevinmesinler. Önümüzdeki sezon ortalık birbirine girecek. Maçlara gidenlere ay sonunda Telsim'den kallavi faturalar gelecek. Faturaları ödemeyenlerin gözlerine bant çekilecek. Maçı evinde televizyondan seyredenler de yandı. Normal televizyondan izlemek yok artık. Maçları sadece cep televizyonundan izleyebileceğiz. Hadi işiniz yoksa birde cep televizyonu alın bakalım. Tabii iş bununla da bitmiyor. Öyle her istediğiniz maçı seyretmek te yok. Maçı seyretmek için cep televizyonunuzu elinize alacaksınız ve birden şöyle bir ses duyacaksınız, "Sayın abonemiz aradığınız maç kapsama alanı dışındadır. Lütfen sonra tekrar deneyiniz"

***

Siz şimdi Allah bilir, Reha Muhtar'ın seneler evvel Yunanistan'dan Türkiye'ye dönüşünden de kuşkulanmamaşsınızdır. Kusura bakmayın ama pek safsınız. İşin içinde büyük hesaplar var. Yoksa paşa paşa Atina'dan bilir bilmez bildiren Reha durup dururken Türkiye'ye niye yollansın?! Tabii ki abuk sabuk sorularla biz Türkler'e haddimizi bildirmek için. Elinizi vicdanınıza yakın bir yere koyun da söyleyin, hangi normal insan "Tecavüze uğramıştınız. Peki o sırada siz orada mıydınız?" diye sorar?

***

Bir diğer tehlikede Nadide Sultan. Neden mi? Bütün medya kızın memelerine takmış durumda. Bütün ilgi Nadide'nin memelerinde. Şimdi sıkı durun. O gördükleriniz meme değil. Tahrip gücü oldukça yüksek iki adet bomba. Nadide memelerine olan ilginin doruğa çıktığında bombaları patlatacak. Biz de o güne kadar saf saf kızı şarkıcı sanacağız.

***

Gelelim Susurluk kazasına. Olay, sanıldığı gibi devlet içinde kadrolaşmış mafyaların işi falan değil. Tamamen ayran üreticilerinin komplosu. Onların arkasında ülkemizi yıkmak isteyen dış güçler var. Maksat ülkeyi ayran bağımlısı yapıp ayran budalası haline getirmek. Ayranı içen ne yapar? Uyur. Koca millet aynı anda uyumaya başlarsa olacakları siz hesaplayın. Düğmeye ayran diyarı Susurluk'ta bastılar, şimdi TV reklamında inekleri kullanıyorlar. "Biz niye ayran içmiyoruz? Çünkü biz ineğiz?" Yani ayran içmeyenleri inek yerine gaza getirecekler. Hepimiz biz inek değiliz deyip ayrana başlayacağız. Vay uyanıklar vaaaayy!!..

***

Tabii bir de şu lösemi ile savaş için için kan toplama kampanyası var. Yok Oktar Babuna'ya yardımmış, yok ilik bankası kurulacakmış... Hepsi numara! Toplanan onca kan niye yurtdışına gönderildi? Tahlil için mi? Hah! Avrupalılar baktılar yıllardır bize diş geçiremiyorlar, son çare olarak bu numarayı buldular. Adamlar kanlarımızı toplayıp genetik şifremizi çözecekler, sonra da bizi yok etmek için bomba hazırlayacaklar. Ne? Nasıl?

Bu şaka değil, ciddi ciddi konuşulan bir bir iddia mı? Yahu biz ağız tadıyla espri üretemeyecek miyiz bu ülkede be?

Bu ülkede bizi yoketmek için bir çete kuruldu demek. Espri diye aklımıza gelen her şeyi ciddi konu yapıp bizi tüketecekler..

Hayır.. Tüketemezler.. Biz de bu matrak ülkede "Ciddi" konular üretip milleti güldürmeye devam ederiz.

Hakan & Utku

SEVDİĞİM LAFLAR
Bir ulus ki resim yapamaz, bir ulus ki heykel yapamaz, bir ulus ki tekniğin gerektirdiği şeyleri yapamaz, itiraf etmeli ki o ulusun ilerleme yolunda yeri yoktur.

K. Atatürk

BİZİM DUVAR
Bizim memlekete petrol boru hattı değil, yüksek gerilim hattı yakışır.

Hakan & Utku

Yazarlar sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır