kapat

03.07.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
intermerkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
"Müzik takım işidir"
Şarkının uyumlu bir ekip ile başarıya ulaşacağını belirten Sezen Cumhur Önal, "Yazar iyi yazacak, besteci iyi beste yapacak, şarkıcı iyi söyleyecek ki şarkı başarıya ulaşsın" diyor

Bugüne kadar 950'nin üzerinde şarkı yazan ve Türkiye'de müzik tarihini en iyi bilen insan olan Sezen Cumhur Önal, bir şarkının başarıya ulaşması için takım ruhuyla yaratılması gerektiğini söylüyor. Başarılı müziğin, söz yazarı, besteci, şarkıcı üçlemesinin sinerjisiyle olduğunu belirten Önal, "Ancak bugünkü müzik dünyasında bu yok. Şarkıcılar da, prodüktörler de üzerlerine düşeni yapmıyorlar" diyor. Sezen Cumhur Önal'la, müziği, takım oyununu, dünü ve bugünü konuştuk.

Müzikte başarının anahtarı nedir sizce?
Müzik armonilerin uyumu olmasının yanında tam bir takım işidir. Şarkı sözü iyi söz yazacak, besteci iyi besteleyecek, orkestra iyi çalacak, şarkıcı da iyi söyleyecek ki, ortaya çıkan, iz bırakan bir eser olsun. Bunun için takım çalışması müzikte başarının anahtarıdır diye düşünüyorum.

Bugünkü çalışmalar bu takım oyununu yansıtıyor mu?

Hayır yansıtmıyor. Şarkı sözleri birbirinden kötü. Türkçe hiçbir zaman bugünkü kadar kötü kullanılmadı. Sonra aranjman işine şarkıcı karışıyor. Böyle olmaz. Onun işi şarkıyı yorumlamaktır, yaratmak değil. Onun takım içindeki görevi farklıdır. Sonra bugün piyasada prodüktör yok. Prodüktör dediğin insan müzikten anlar, müziği bilir. Böyle bir tek kişi bile yok piyasada.

Bugün popa büyük bir yönelim var. Müzik piyasası böyle bir furyayı kaldıracak kadar büyük mü?

Ben onların devamının gelmesini bekliyorum. Bırakın birbirlerini yesinler. Barlarda kafa çekenlere şarkı söylemenin marifet olduğunu sanıyorlar. Barı doldurunca başarılı olduklarını sanıyorlar. Oysa orayı dolduran insanlar zaten alkollü. Adam için şarkı söyleyenin kim olduğu önemli değil.

Nerede yanlış yapıyorlar?

Bir albüm yapıyorlar, "Piyasa işi yaptık, inşallah tutar" diyorlar. Böyle şey olur mu? Birincisi piyasa işi diye bir şey olmaz, ikincisi sen yaptığına güvenemezsen zaten başarılı olamazsın. Bir şeyi yaptığınız zaman dünya standardında olması gerek. Onların da bir şarkı söyledikleri zaman o standartta söylemeleri lazım.

Sizin döneminizdeki starlar ile bugünküler arasında nasıl farklar var?

Eskiden müzik radyoydu. O yüzden kadınların göğsü ya da bacakları, erkeklerin kulağındaki küpe önemli değildi. Önemli olan şarkıydı, düzenlemeydi, sesti. Bugünkü şarkılara bakıyorsunuz, şarkıcı kendi yazmış, garip bir aranjman, kötü bir şarkı. Bugünkü popçuların içinde gerçekten çok iyi potansiyele sahip olan ama kötü şarkılar yüzünden heba edilen gençler var.

Peki bu gençlerin aldığı eğitim yeterli mi?

Müzikal eğitimin alınması şart. Ama müzikal eğitimin alınması için kişinin içinden bir şeyler gelmesi gerekir. Eğer sizin sesiniz yoksa, hangi eğitimi alırsanız alın olmaz.

Kazandıkları paraları nasıl buluyorsunuz?

Çok kazanıyorlar. Ama kazanmak değil, orada kalabilmek önemli. Bunun için de iz bırakabilmek lazım. Ne ekerseniz onu biçersiniz. Müziği sadece para için yaparsanız kalıcı olamazsınız.

Biraz da size dönsek... Sizin için "son romantik" diyorlar...

Desinler. Dünyanın en güzel şeyi aşk. Ben 900 tane şarkı sözü yazdım, hepsi aşkı işliyor. Kalbin en güzel sesi aşktır. Ben bu kadar güzel ve evrensel bir duygu varken neden başka şey yazayım?

Geleceğe dönük projeleriniz neler?

Ben önümüzdeki yıl müzik piyasasına dönüyorum. Bazı yerlerde oturan insanlar, Türkiye'nin müzik piyasasının seyrini değiştirdi. Ben bugüne kadar kazandığım her şeyi tırnaklarımla kazıyarak yaptım. Çok kazanmadım ama severek yaptım.

Son olarak bugünün gençlerine tavsiyeleriniz neler?

Okuyan insan bilgili insandır. Bilgili insan eninde sonunda başarıyı bulur. Yani her şeyin temeli ok

maktan geçiyor. Bir yere gelmek isteyen gençlere en büyük tavsiyem bol bol okumaları. AÇIL SEZEN


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır