Akla zarar tahrik
Büyük devletleri duygular değil akıl yönetir. Apo'yu yargılayan Türkiye şimdiye kadar büyük devlet gibi davrandı.
Bu davanın iki önemli hedefi var:
1. Otuz bin cana mal olan bölücü terörün başını cezalandırarak devlet olmanın şartı olan adaleti yerine getirmek;
2. Büyük ulusal özveri ile ulaşılan başarıyı, Kürt sorununu temelli çözmenin fırsatı olarak kullanarak terör dönemini bitirmek.
Adalet ne ceza verecek?
Kanunlarımızda bu suçun cezası idam.
Ve bu cezayı tarihimizde Apo'dan daha fazla hak etmiş biri yoktur.
Ama Aktüel'in son sayısında çıktı:
Şehit ailelerinin avukatı ve aynı zamanda MHP Merkez Disiplin Kurulu Başkan Yardımcısı olan Fethi Yıldız, "Sorunun temeline inmezsek yeni Apo'lar gelir. Apo'yu asmak çözüm değil" diyor.
Hem müvekkillerinin, hem partisinin şimşeklerini çekmeyi niçin göze alıyor?
Çünkü Türkiye'nin adaletine gölge düşürmeden terörü tümüyle bitirme fırsatını değerlendirmesi mümkün mü; bunu birilerinin tartışmaya açması lâzım.
PKK kalıntıları..
Binlerce şehit ailesi Apo'yu sallanırken görmeden rahat etmeyecek.
Bu duyguya saygı göstermemek imkânsız.
Ama Apo'yu asmak yerine onu öbür idamlıklar gibi ömür boyu "ölüm koridoru"nda bekletmek, terörü bitirir mi? Yeni Apo'ların çıkmasını ve yeni şehitler vermemizi önler mi?. Bunları niçin tartışmayalım?
Toplumda çapı, etkisi ne kadardır bilinmese de böyle düşünenler vardır. Ve doğru bir karar en başta şehitleri huzura kavuşturacaktır.
Doğru karar ne? Onu bilmiyoruz, fakat aramak zorunda olduğunu biliyoruz.
Şunu da biliyoruz:
PKK'nın kalıntıları, geçim kaynakları olan bu cinayet ve uyuşturucu organizasyonunu ayağa kaldırmak için ellerinden geleni yapıyor. Şu anda ellerinden gelen de, kamuoyundaki hassasiyeti tahrik etmek.
Örgütün ikinci derece elebaşılarından Cemil Bayık, Apo'nun idamı halinde terörü "topyekün savaş" boyutuna çıkaracakları tehdidini savurdu.
Adalet-İstikbal
PKK'nın böyle bir gücü olsa Apo yapardı.
Maksatları sadece Türkiye'nin önünü açacak tartışmayı önlemektir.. Devleti ve toplumu, şantaja boyun eğmediğini göstermek açmazına sürüklemektir..
Çünkü pespaye çıkarları Apo'nun asılmasını gerektiriyor.
Otuz bin hayatı feda etmeye değecek bir davalarının bulunmadığını söyleyen Apo müebbet mahkum olarak yaşadıkça onların yaşama sebebi kalmayacaktır.
On beş yıldır ateşle imtihanını veren Türkiye geleceğini kurarken aklını kullandığını da göstermelidir.
Bunun yolu dava bitmeden DGM'leri sivilleştiren yasayı ve bozguna uğrayan örgütün dağdaki elemanlarını teslime özendirecek pişmanlık yasasını çıkarmak.. Bu arada da, ölüm cezasını intikam duygularından arınarak akılla tartışmaktır.
Sorun adalet ile istikbali bir arada korumak. Türkiye bunu yapabilir!