SABAH - Evren: Devlet zaaf içindeydi... Biz geldik
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
  » Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Derin Devlet
Kenan Evren'den sağlıklı yaşam reçetesi
Evren'le derin devlet toplantıları
Evren: Devlet zaaf içindeydi... Biz geldik
Evren: Derin devlet... Var... Bir realite...
Demirel'le dolu dolu derin devlet
Önce brifing
Derin devlete tıbbi yorum
Halk patlarsa derin devlet güçlenir
Bayrağa saygısızlık... Halkın tepkisi...
Demirel derin devleti anlatıyor

Evren: Devlet zaaf içindeydi... Biz geldik

Tarih 25 Kasım 1979. "6. Demirel Hükümeti" Meclis'te güvenoyu aldı. Hükümet hemen kolları sıvadı. Yeni bir ekonomik program (24 Ocak kararları) üzerinde çalışmaya başladı. İşte tam bu sırada... Komutanlar, Cumhurbaşkanı Fahri Korutürk'e bir "mektup" verdiler. (27 Aralık) Mektup "ülkenin gidişatını" eleştiriyordu.
Cumhurbaşkanı Korutürk bu mektubu "bir hafta sonra" açıkladı. (2 Ocak 1980) Komutanlar 4 Ocak'ta da Başbakan Demirel'e "Türk Silahlı Kuvvetleri'nin yasal ve icraya ilişkin isteklerini içeren" bir mektup verdiler.

"Çeyrek asır sonra" Marmaris'in Armutalan'ında Evren'e "o konuyu" açtık.
Siz Genelkurmay Başkanıydınız... Yazdınız... Verdiniz... Sonra?
Evet... Muhtırayı verdik... Sonra Kuvvet komutanları ile oturduk, konuştuk.
Ne konuştunuz?
- Dedim ki: Yahu, muhtırayı verdik ama yine Süleyman Demirel'e rastladı... Halbuki göreve yeni geldi... Suçu. Günahı yok... Ama ne yapalım ona rastladı.
Kenan Evren:
- Hakikaten, 1979'un sonunda kurulan hükümetin de, o hükümetin başkanı olan Demirel'in de bir suçu yoktu... Daha sonra da hep yanımızda oldu.
Demirel mi?
- Evet.
Nasıl?
- Sıkıyönetim Koordinasyon Kurulu toplantılarında Süleyman bey hep yanımızdaydı... Bütün Sıkıyönetim komutanlarına, hizmetlerinden dolayı takdir ve teşekkürlerini ifade etti.
Ama yine de...
- Evet... Ama ne yapsın, devlet işlemiyordu... Huzur ortamı yok olmuştu... Kan akıyordu... Sokakta güvenlik yoktu... Öyleyse ne olacak?
Ne olacak?
- Derin devlet fevkalade rahatsızdı... Herkes ordu müdahale etsin diyordu... Bir kişi çıkıp da, daha müdahalenin zamanı gelmedi demedi.
Sayın Evren, o süreçte Başbakan Demirel ile sık sık konuşuyordunuz.
- Elbette.
Süleyman bey durumun nereye doğru gittiğini görmüyor muydu?
- Görse ne çare?.. Süleyman Demirel'in de yapacağı bir şey yoktu... Kaymıştı... Devlet zaaf içindeydi... Gelmek gerekiyordu... Geldik.
Kenan Evren, Yeni Asır hariç bütün gazeteleri kapattırdığını, ancak eleştirilere rağmen hiçbir gazeteciyi mahkemeye vermediğini söyledi, "Ancak ailemi işe karıştırmadılar. Karıştırsalardı, galiba dava açardım" dedi.

Kenan Paşa'dan Tayyip beye: "24 saat bekle"

Kenan Evren sohbetin birkaç yerinde "elimde güç varken kendimi hep kontrol ettim" dedi. Sorduk: Kontrol edemediğiniz de olmadı mı?
Oldu... Bazen sinirlendim.
- Kime?
- Size.
- Yani eleştirilere.
- Evet... Kızmam yanlıştı... Eleştiriye açık olmak lazım... Aksi halde insan hataya düşer.
- Gazete kapattınız... Kendinizi kontrol edememekten mi?.. Sinirlenmekten mi?
- Birçok gazeteyi kapattık... Yeni Asır hariç, hepsi o kapıdan geçti.
Haklı mıydınız?
- O gün için evet. O gün öyle gerekiyordu... Türkiye'nin otoriteye ihtiyacı vardı... Ve başka türlü de otorite kuramazdık.
- Paşam... Eleştiri?
- Sinirlenmemek mümkün değil... Ama kızgınlığına esir olma... Tahammül et... Yararlan... Ve 24 saat tepki verme.
Kenan Evren:
- Askerlikte bir şey var... İç Hizmet Kanunu'na bile girdi. Bir konuyu, üst rütbeye şikayet edeceksen, 24 saat bekle... 24 saat geçmeden yap şikayet kabul edilmez.
- Neden 24 saat?
- Düşünürsün... Kendini kontrol edersin... Sakinleşirsin.
- Siz böyle zamanlarda 24 saat beklediniz mi?
- Çok dikkat ettim... İnönü, Süleyman Demirel de kendilerini kontrolde başar örnekler... Ama Menderes edemedi.
- Recep Tayyip Erdoğan?
- Tayyip bey bir-iki yıl sakindi... Şimdi basına çatmaya başladı. Ben kendisine derim ki, 24 saat bekle.
Evren "bir şey daha söyleyeceğim diye devam etti:
- Basınla kavga etme... Basınla fazla senli, benli de olma... Bence ölçü bu olmalı
- Gazetecileri mahkemeye verdiniz mi?
- Hayır. Hakaret eden bile oldu... yolladı. Kimi yayınladı, kimi yayınlamadı. Mahkemeye versem çok para alırdım. Vermedim... Ama bir şey var.
- Nedir?
- Bana çattılar. Aileme, çocuklar çok şükür bir şey söylemediler... Eğer işin içine ailemi karıştırsalardı durabilir miydim, bilmiyorum... Galiba mahkemeye verirdim.

Paşa kriterleri

Siyaseti, liderliği, meydanları, kırmızı plakalı makam araçlarını, siyasi gücün baş döndürücü etkisini falan konuşuyorduk. Kenan Evren dedi ki:
- Bir şey öğrendim.
Nedir öğrendiğiniz?
- Bak teker teker sayayım.
Ve parmaklarıyla saymaya başladı:
* Kendine elbette güveneceksin ama... Fazla da güvenme... Kendini kontrol et.
* Millet beni seviyor diye havaya girme... Menderes'i unutma... Millet beni seviyor dedi, kimseyi dinlemedi... İlk 4 yıldan sonra tökezlemeye başladı.
* Güç bende, her istediğimi yaparım deme.
* Muazzam kalabalıklar... Alkışlar... Elini sıkabilmek için birbirini ezen insanlar... Hatta, otomobilini havaya kaldırmak isteyenler... Bunlar etkileyici... İnsanı şımartıyor... Şımarma.
* Şımarmamaya çok dikkat ettim.
* Askeri yönetim 3 yıl sürdü... Daha fazla kalsaydım acaba ben de havaya girer miydim?.. Kim bilir... Belki.

Evren taraftar, Fener şampiyon

Sayın Evren... Maçları izliyor musunuz?
- Bizim Fenerbahçe iyi gidiyor... Fakat bazen tökezliyor... Tabii bu her takımda olur... Peş peşe güzel maçlar çıkarıyor sonra en ümit edilmedik yerde takılıyor... Fenerbahçe büyük takım... Avrupa'da da başarılar elde edip, dünya takımı olmamız gerekiyor. Futbolda şans faktörü önemli... Maçın yüzde 75'i güzel futbol, yüzde 25'i şans... Şans kime gülerse, o takımın işi kolaylaşıyor. İyi oynarsın... Şut üstüne şut atarsın... Direğe çarpar, döner... Direğin dibinden auta çıkar... Bunlar şanssızlık işte.
Süper ligde ipi hangi takım göğüsler?
- Elbette Fenerbahçe... Şüphen mi var?.. Ama Galatasaray şampiyon olursa, bir Fenerli olarak üzülmem.
Neden?
- Beşiktaş, 100. yılında şampiyon oldu... Bu yıl Galatasaray'ın 100. yılı... Büyük kulüplere, yüzüncü yıllarında şampiyonluk yakışır... Bunu bir Fenerli olarak hiçbir komplekse, kıskançlığa kapılmadan, içtenlikle söylüyorum.

"Ordu ne yapsın? Mecbur kaldı"

Sayın Kenan Evren... Genelkurmay Başkanı iken her sabah erkenden göreve geliyordunuz... Ülkede olup, bitenleri arkadaşlarımızla konuşuyordunuz... O sürece dair bazı ayrıntılara girer misiniz?
- Ayrıntı çok... Gün, gün belli... Hangisini istersin?
Fark etmez... Takvimden bir yaprak çevirin.
- Olur.
Kenan Evren:
- Ordu'nun Fatsa ilçesi... Çok güzel bir yer... Bilir misin?
Çok iyi biliriz.
- Orada Terzi Fikri diye biri çıkmış... Devlet benim diyor... Komite kurmuş... Fatsa'yı o komite yönetiyor... Ne yapılıp, yapılmayacağının kararını halk veriyor... Veya halk adına o komite... Yani kararı devlet vermiyor... Devlet otoritesi sıfır... Devletin kanunları Fatsa'da işlemiyor... Sana böyle yüzlerce örnek anlatırım... İster misin?
Bu sırada çaylarımız geldi. Marmaris koyuna bakarak çaylarımızı içerken... Kenan Evren sohbetin "bu bölümüne" noktayı koydu:
- Ne yapsın Türk Silahlı Kuvvetleri?.. Ordu, mecbur kaldı.





ÖMER LÜTFİ METE
Derin devlet ama kiminki?
MEHMET BARLAS
"Derin Devlet" bir anda nasıl "Devlet" oluverir..
Derin devlet ve sığ demokrasi..
Selülite savaş açma zamanı
Hemen hemen tüm kadınların ortak sorunu olan selülit, yazı burnunuzdan getirebilir. Bu nedenle iyisi mi siz...
"Medeni Olun" tasarısı kabul edildi
Tasarı Yeni Türk Ceza Yasası dışında tutulan ve genel ahlak, çevre ve sağlık gibi toplum düzenini ihlal eden...
Türkiye'nin ulusal kimlik meselesi
Türkiye ulusal kimlik meselesini tartışıyor... AB'den azınlıklar konusunda gelen uyarılar tartışmaya yeni...
Türkiye'de Masonluk
Masonlarla ilgili aklınızda tek bir soru işareti kalmayacak. SABAH sır dolu bir dünyanın kapılarını...
Mavi deniz kıpkırmızıydı
Çanakkale destanının 90'ıncı yıldönümünde dev yazı dizisi.. Destanı 'onlar' anlatıyor... İngiliz albay:...
BDDK Banka ve Kredi Kartları Kanunu Tasarısı Taslağı
Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurulu (BDDK), Banka ve Kredi Kartları Yasa Taslağı'nı açıkladı. Banka...
Oscarlıların en yaşlısı
Western filmlerinde en hızlı silah çeken kovboy olarak ünlenmişti. 75 yaşındaki Clint Eastwood şimdi de en...
AB Konseyi'nin Türkiye Raporu
Aşağıda ECRI'nın (Irkçılık ve Hoşgörüsüzlüğe karşı Avrupa Komisyonu - European Commission against Racism...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Bilgi ve Yaşam | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu