kapat
Anasayfa
|
E-gazete
|
Sarı Sayfalar
|
Arşiv
|
Üye Ol
|
Üye Girişi
|
English
|
Kırmızı Alarm
  
17 Ocak 2009, Cumartesi
Sabah
 
Haberler Spor Günaydın Dosyalar Servisler Multimedya Astroloji Kültür-Sanat İşte İnsan Emlak Çocuk Yazarlar Çizerler
Günaydın Cuma Cumartesi Pazar Emlak Buzz
 
24 Saat
24 Saat

Şafaktan gün batımına şıklık

08.01.2009
Özlem Süer'in farklı ve şık görünmek isteyen, çalışan kadınlar için yarattığı markası Oez Sue, ofis ve kokteyl kıyafetlerinden oluşuyor..
Oez Sue, Özlem Süer'in yepyeni markası. Süer'in kıyafetlerine alışanlar için hazırlanmış, 200 parçalık bir koleksiyondan oluşuyor. Gün içinde, iş yaşamında ve kokteyllerde de Süer'in çizgisini korumak isteyen modaseverlerin tercihi olan markanın defilesi, modacının geçtiğimiz günlerde bir mağaza da açtığı, Paris'te düzenlenecek. Daha çok çalışan kadınlar ve yöneticiler için tasarlanan markanın önümüzdeki sezon için ilham kaynağı, 1920'lerin unutulmaz şarkıcı ve dansçısı, Josephine Baker. Okuduğu, izlediği ya da dinlediği her şeyden ilham alabileceğini söyleyen Süer, Baker'ın en çok topluma karşı duruşunu, yaşam coşkusunu ve ideolojisini sevmiş. Onun gibi "Yenilikçi, yaratıcı, kendine güvenen ve özel," bir kadın olarak hayal etmiş. "Ne geceye, ne de gündüze ait olmak istiyorum," diyen çalışan, şehirli kadınlar için hazırlanan deneysel formlu kıyafetleri, yaratıcısından dinledik...

- Oez Sue nasıl ortaya çıktı?
- Şehirli, koşturan insan da ayrıcalıklı görünmek istiyor. O yüzden couture tadı olan iş ve kokteyl kıyafetleri tasarladım. Mesela yalın bir siluetin üzerine, drape gibi küçük detaylar ekledim. Ama masa başında oturan kadınları da düşünerek rahatsız etmeyecek, fonksiyonelliğe de dikkat ettim.

- Nasıl biridir Oez Sue kadını?
- Kendini bulmayı seven, hayattaki sürprizleri giyim kuşamına da taşıyan, sanattan hoşlanan, renkleri seven ve feminen kadınlar... Her şeyin üniseks olduğu bir zamanda, feminenliğin özlendiğini düşünüyorum ve bu dozu artırmaya çalışıyorum.

- İş hayatı içinde nasıl yapıyorsunuz bunu?
- Günlük yaşamda ve iş hayatında, rahat kaldırılabilir bir feminenliği tercih ediyorum. Mesela silueti ortaya çıkarmaya çalışıyorum. Çeşitli detaylarla bel oturumunu göstermek, çok geniş bir bluzun vücudu hissettiren bir bitimle sonlanması gibi.

- Erkeklerin egemen olduğu, koyu renkli bir dünyada, çalışan kadınların giyimini nasıl değerlendiriyorsunuz?
- Çalışan kadının en büyük handikapı, ülkemizdeki çalışan erkek duruşunun çok klasik olması. Kadın bir toplantıya katıldığında, etrafındaki kopkoyu görüntünün içinde çok parlak kaçmamak için, ortama uyum sağlamaya çalışıyor. Kritik bir toplantıda, çok da dikkat çekmemek kuralı geçerli olabilir. Oysa İtalya'da bir toplantıya katıldığımızda erkeklerin üzerinde rengarenk gömlekler, kravatlar görüyoruz. Türk kadını için zor olan, renksiz bir toplumda çalışan olmak.

- Bu renksizliği, çok da dikkat çekmeden nasıl kırabilirler?
- Tavsiyem, kıyafetlerini aksesuvarlarla, broşlarla, fularlarla, renklendirmeleri.

- İş yaşantısında doğru mesajlar vermek için giyimimizde nelere dikkat edilmeli?
- Şahsi fikrim, yaratıcı giyinen insanların daha iyi algılanacağı yönünde. Kendini güncelleyen insanın dünyadan haberdar olduğunu, teknolojiyi takip ettiğini bilir, işinizi daha rahat emanet edebilirsiniz.
Haberin fotoğrafları