kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 31 Mayıs 2008, Cumartesi
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
BELKIS KILIÇKAYA

Yazık değil mi Fransa'ya?

"Nüfusu, Avrupa nüfusunun toplamının yüzde 5'ini geçerse, o ülkenin Avrupa Birliği'ne üyeliğinin onayı için referandum şarttır!" Görünen o ki, Senato'da da kabul edilirse Fransız anayasasında böyle bir hüküm bulunacak. Böylece anayasasına doğrudan bir ülkeye ilişkin madde koyan ilk ülke büyük ihtimalle Fransa olacak.

Ki Fransız milletvekillerinin aritmetik bilgisinden ziyade genel kültürlerini dikkate alan daha başka tarifler de yapılabilirdi: "Kurucusunun adı A harfiyle başlayan ya da "Anayasasında Fransa'yla birlikte ismi geçen iki ülkeden biri" ya da daha da popüler kılınıp "Cumhurbaşkanı'nın ve bazı UMP'li milletvekillerinin pek sevmediği ülke" de denilebilirdi. Niçin olmasın? Fransa gibi Avrupa Birliği'nin kurucusu, dünyanın en gelişmiş 7 ülkesinden biri, dünyaya bireysel hak ve özgürlüklerin tanınmasında ilham vermiş bir ülke, anayasasını böylesine hafifletmeyigöze almış bir kere!

"DAHA BÜYÜK SAÇMALIK"

Chirac 2005'te anayasaya, Avrupa anayasası referandumunu riske sokmamak için Avrupa'nın yeni üyelerinin üyeliklerinin onayını referanduma bağlayan bir madde koydurtmuştu. Cumhurbaşkanı Sarkozy ise anayasa reformu dahilinde bu maddeyi iptal ettirmek istedi. Yerine, yeni üyeliklerin onayı için referanduma gidip gitmemeyi, cumhurbaşkanının inisiyatifine bırakan bir madde getirecekti. Sarkozy, Türkiye'nin olası üyelik fikrine tahammül edemeyen UMP'li milletvekillerine bu değişikliği izah ederken, "Bazen ortalama bir saçmalığı ortadan kaldırmak için daha büyük bir saçmalık yapmaya mecbur kalınır" demişti.

Cumhurbaşkanı Sarkozy bile büyük ihtimalle bu kadarını öngöremedi. UMP Yasalar Komisyonu Başkanı Jean-Luc Warsmann, 48 üyeli UMP'li milletvekilinin de desteğiyle, saçmalık konusunda çıtayı zirveye taşıdı.

Koskoca Fransa anayasasına adı zikredilmeden, direkt Türkiye'yi tarif eden bir madde konulması, itirazlara rağmen neticede mecliste kabul gördü. Başka bir deyişle Senato'da da kabul edilmesi halinde, "Türkiye, ülke olarak Fransız anayasasına girmiş olacak"!

"EN BÜYÜK TÜRKİYE"

Fransa'da birkaç yıl sonra hukuk fakültesinde anayasa dersinde, öğrenciler "bu madde ne demek, hangi ülkeden bahsediyor" diye sorduğunda profesör, UMP'li milletvekillerinin yaratıcılığının ülkenin en önemli yazılı belgesine bedelini anlatırken, Paris'e hukuk okumaya gelmiş Türk öğrenciler hiç komplekssiz "En büyük Türkiye!" diye slogan atabilirler!