kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 25 Nisan 2008, Cuma
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Avrupa

Beyaz tuvalin sonrasında ne var?

Evrim ALTUĞ
Londra Middlesex Üniversitesi Sanat ve Tasarım Bölümü'nde eğitim aldıktan sonra Leeds Metropolitan Üniversitesi'nde resim ve illüstrasyon okuyan, ardından Milano'daki Instituto Marangoni'de kostüm tasarımı üzerine çalışan ressam Ayça Tüylüoğlu'nun ikinci kişisel sergisi 'Ya Sonra?', Maçka'daki Galeri x-ist'te izlenmeye başladı. Ressamın 10 Mayıs'a kadar izlenebilecek farklı büyüklükteki yağlıboya tuvalleri, ağırlıkla beyaz renkten oluşuyor. Bunun beraberinde getirdiği unsurların soyut dışavurumcu kompozisyonları var. Tüylüoğlu'nun doğa, kent yaşamı ve kendi iç dünyasından yola çıkarak ürettiği resimleri, çeşitli nesne ve durumlara dair psikolojik yansımalar ortaya koyuyor. Masumiyet, önyargılar, hafıza, mahremiyet ve hayal gücü üzerine birbirinden farklı eserler üreten ressamın paletindeki renkleri, içindeki doğanın öznel dokusu ve duygu iklimi tayin ediyor. Tüylüoğlu'nun beyaz, ışık, parlak olan ve kar olgusu üzerine serptiği yeni resimlerinde hem yaşam hem de ölümün dokunulmaz beyazlığı, gözümüzün önünde duruyor. Tüylüoğlu, resimlerine künyelediği gibi, Evi Ararken de, Ya Sonra? derken de, Kırmızı At'ı boyarken de, Avrupa'nın ufkuna bakarken de, sanki hep içinde yeni bir tuval bezini gerip, ondan öteye geçmenin ötekine kapalı kişiselliğini yaşıyor. Aktardığı duygulardaki aynı andalık, Tüylüoğlu resimlerinin en önemli karakter ipuçlarından. Bu resimlerin beyazı, aynı anda birçok beyaza gönderme yapabiliyor. "Yaşam, bembeyaz bir sayfa," diyor Tüylüoğlu kimi resminde bize; kiminde yalnızca bir duvak beyazı dikiliyor gözlerimize, belki koca bir tuzluğun bedeninde, kendi 'öteki'mize tuz biber oluyor. Umudun ve umutsuzluğun kesiştiği anların geri dönüşsüz, siliksiz, uzlaşmasız resimleri bunlar. Oldukları kadar varlar. Çığ ağırlığındalar. Fazlasıyla yoklar. Onlara bakmadığınızda geri geliyorlar. Bu nedenle tarifsiz ve yabaniler. Belki de bu nedenle, Tüylüoğlu'nun insanlarında insanı, insan olmanın dışında hiçbir şey ürpertmiyor. İnsana insan dışında hiçbir şey bu kadar yabancı görünmüyor. Hatırlamaya, bakmaya, dokunmaya çalıştıkça, buruk bir umutla insanın yüreğine dağılıyor onun resimleri. Orada başka çiçeklere, kar tanelerine vesile oluyor. Bilgi için Tel: (0212) 291 77 84