kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 3 Şubat 2008, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
ABC
Roy’a göre kadınlar bugün botoks ile türban arasına sıkıştırılmış durumda.

Siyasete girsem beni en yakın ağaçta sallandırırlardı!

Evrim ALTUĞ - Kaya GENÇ
20.01.2008
Hintli ünlü yazar ve eylemci Arundhati Roy, Küçük Şeylerin Tanrısı kitabıyla 1997 yılında en büyük edebiyat ödülü olan Booker Roman Ödülü'nü kazanmıştı. Savaş karşıtı hareket ve küresel adalet hareketinin en önemli isimlerinden Roy, geçtiğimiz cuma günü Boğaziçi Üniversitesi'nde Hrant Dink anısına düzenlenen düşünce özgürlüğü ve insan hakları temalı konferansta, 'Çekirgeleri Dinlemek' başlıklı bir konuşma yaptı..
- Bilgiye ulaşma anlamında dünyada büyük adaletsizlikler söz konusu. Türkiye'de de özel vakıf üniversitelerinin sunduğu paralı eğitim ve devlet üniversiteleri bağlamında tartışılan bu konu hakkında ne düşünüyorsunuz?
- Bana bu soruyu sormanıza şaşırdım doğrusu! Bugünlerde Dünya Bankası gibi kuruluşların mal varlıkları paradan çok, bilgiden oluşuyor. Belli bir bilgiye sahip olmak için manipülasyona başvuruyorlar. Hindistan gibi, pek az insanın eğitim hakkına sahip olduğu ülkelerde de eğitim sistemi özelleştiriliyor. Amerika gibi ülkelerdeki büyük liberal üniversitelerde şirketlerin kendi isimlerini kullanarak makamlar oluşturduklarını da biliyorsunuzdur. Amerika'daki bu büyük liberal üniversitelerdeki bu makamlar elde edilen bilgilerin manipüle edilmesi için kullanılıyor.

YOKUŞ AŞAĞI GİDİYORUZ

- Kapitalizm ve küresel ısınma arasında doğrudan bir bağlantı olduğunu düşünüyor musunuz? Şirketler sorunun çözümü için bir araç mı, yoksa bizzat sorunun kaynağı mı?
- Eğer dünyada yalnızca iki şey bulup arasında bir bağlantı kurmak zorunda olsak, bu iki şeyin kapitalizm ve küresel ısınma olması gerekirdi! Yerkürenin, suyun, şirketler tarafından sonsuz biçimde sömürüldüğü ortada. Bu yıl Nobel Barış Ödülü'nü Al Gore'la birlikte kazanan Rajendra K. Pachauri, TERI isimli bir kuruluş için çalışıyor. Dünyanın en ucuz arabası olarak bilinen ve 'halkın arabası' olarak adlandırılan, Hindistan'da 1 milyar yüreği heyecana sevk eden Tata Nano'yu üreten Tata şirketi, TERI'nin de sahibidir. Toplu taşıma gibi konuları tamamen göz ardı ederek yüz milyonlarca arabayı Hindistan'da satmayı planlıyorlar. Pachauri gibi insanlar iki taraflı oynuyorlar yani. Doğanın sömürülmesi, elbette ki şirketlerin sonu gelmeyen kâr hırslarının bir sonucu.

- G8 veya bu çarşamba başlayacak Davos gibi organizasyonları protesto eden milyonlarca insan sokaklara dökülüyor. Peki sokağa çıkmak dışında insanların uygulayabileceği başka yöntemler neler?
- Bakın, Collapse (Çöküş) diye bir kitap var. İnsanların kendilerini yok etmesiyle ilgili bir kitap bu. İnsanlar, sonucunun kendileri için çok kötü olacağını bildikleri şeyleri yapmaya devam ediyor. Bu tür bir psikoloji insanlara hâkim. Frenleri bozulmuş bir minibüsle yokuş aşağı gidiyoruz ve hangi şarkıyı söylesek diye kendi aramızda münakaşa ediyoruz. Durumumuz bu.

- Birleşik Devletler, İsrail ve Türkiye'nin işbirliğine Ortadoğu'da alaycı bir isim takmışlar: 'şer ekseni' (axis of evil). Bu işbirliği konusundaki düşünceniz ne?
- Lütfen o şer eksenine Hindistan'ı da ekleyin! Türkiye Avrupa Birliği'ne girmek için, Hindistan da Amerika Birleşik Devletler'inden biri olmak için mücadele ediyor. İsrail ve Birleşik Devletler'in en önemli işbirlikçilerinden biri Hindistan oldu. Peki nihayetinde tüm bu işbirliklerinin amacı ne? Doğal kaynakları kontrol etme isteği... Bu kaynaklar azaldıkça, kaynaklara ulaşıp onları kontrol etmek için yapılan savaşlar da daha kanlı oluyor.