kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 2 Eylül 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC

Aman dikkat!

Yetenekli olmak, çok çalışmak ve disiplinle birleştirildiği sürece sonuç veriyor. Bugüne dek bazı genç futbolcuların yok olup gitmesinde bu bütünlüğün sağlanamamasının payı büyük. Geçmişte, 'geleceğin yıldızı' olarak nitelendirilen ancak bugün birçoğumuzun ismini bile hatırlamadığımız örnekler de var. SABAH Gazetesi köşe yazarı Kazım Kanat bu konuya dikkat çekerken medyaya da atıfta bulunuyor: "Yıllar önce Del Bosque, Beşiktaş'ta Ozan isimli bir oyuncuyu 'Geleceğin en büyük yeteneği' olarak takdim etti. Ama o çocuk, çocuk yaşta aldığı ilk para ile altına bir BMW Z- 3 aldı. Sonra da hayatını mankenlerle paylaşmaya başladı. 17 yaşındaki bu büyük şöhret 20 yaşında 3. sınıf takımlarda sürünmeye başladı. Şu anda da kanında uyuşturucu bulundu, sahalardan uzakta. 17-20 yaş grubunda Türkiye'de o kadar büyük yetenekler var ki. Avrupa bu çocukların farkında ama Türkiye onlar kadar açıkgöz sayılmaz. Örnek mi? Beşiktaş'ın 12 yaşındaki oyuncusu Muhammed'in, ancak Barcelona beş kez izleyince dünya starı olduğunu anladık. Sonra da o çocuğu öyle bir noktaya getirdik ki hocaları şu an onu sahalara döndürmek için terapi yapıyor. Şunu söylemek istiyorum. Biz çocuklarımızı sevdiğimizi sanarak inanılmaz şımartıyoruz. Onları daha olmadan gökyüzüne çıkarıyoruz. Sonra da burun üzerine çakılınca 'Seni şımarık çocuk,' diyoruz. Çok azları kendi kaderlerini kendileri tayin ediyor. Nihat Kahveci ve Tuncay Şanlı'nın yaptığı gibi. Türkiye'de bu yolda yürüyen tek futbolcu var. Sadece Arda Turan. Öteki çocuklar tehlikenin kucağında oturuyor. Kimse de elini o çocuklara uzatmıyor. Başta Türk medyası. O çocuklar düşünce ilk tekmeyi medya vuracak..."