kapat
Üye OlÜye Girişi
Bugünkü SABAH Gazetesi
  |  Benim şehrim | 29 Temmuz 2007, Pazar
Son Dakika
ARAYIN
Google
Google Arama
atv
Kanal 1
ABC
ERGUN BABAHAN

İşbaşına

Büyük resim için tıklayın
Türkiye önündeki beş yılı görür hale geldi. Gerek yerli, gerek yabancı piyasalar siyasi istikrarın güçlü bir şekilde süreceği varsayımıyla hareket edeceği için dünya piyasalarında büyük bir felaket meydana gelmediği sürece Türkiye düzenli büyümesini sürdürebilecek.
Önümüzdeki beş yıllık dilimde yüzde 7'lik bir büyüme oranı tutturulması Türkiye'yi bambaşka boyutlara taşıyacaktır.
Böyle bir tablo yılların birikmiş sorunlarının kökten biçimde çözülmesi için kolay bulunmayacak bir fırsattır.
İktidarın özellikle ilk altı ayı hedeflere odaklanmış biçimde götürmesi gerekir.
Ekonomide atılacak cesur adımlara sosyal politikaların hızla eklenmesi gerekir.
Burada atılacak ilk adım artık kanayan bir yara haline gelen adalet reformudur.
Bir toplumu demokratik yapan özelliklerden biri hukukun evrensel ilkelerine saygı, hak arama yollarının açık tutulması, kanun önünde eşitlik, hak ve özgürlüklerin korunması, idarenin hukuka bağlılığının sağlanmasıdır.
AK Parti'nin seçim beyannamesi "Adalet ve yargı" reformu başlığı bölümünde böyle diyor.
Ancak Türkiye'de hemen herkes yargının yavaşlığından, kararların istikrarsızlığından, mekanizmanın kötülüğünden şikayetçi.
Bu önümüzdeki beş yılın öncelikli hedeflerinden biri yargının tam bağımsızlığı ve tarafsızlığını sağlamak olmalıdır.
Enerjinin boşa harcanmaması, ülkenin temel sorunlarının çözümüne odaklanılması gereken bir dönemdeyiz.
Güneydoğu ve Kürt sorunu da bu kapsam da ele alınmalı, bölge siyasetçilerinin de katkılarıyla şiddet sorunların dile getirilmesinde bir araç olmaktan kesinlikle çıkarılmalıdır.
Sorunları görüp çözüm yolları üretmek ve bu yolda muhalefeti de ikna etmek iktidara düşen bir görevdir.
İktidarda beş yıllık tecrübesi bulunan AK Parti, yeni döneme güçlü bir kabine oluşturacak kadrolarla giriyor.
Sorumluluğu çok daha fazla.
Bu dönemi gereksiz polemikler, gerginlik yaratacak açıklamalarla değil, gerçekçi, kucaklayıcı, çözüm üretici siyaset üreterek tamamlamak herkesin menfaatine olacaktır.