'Ağar beni vatansever, modern muhafazakâr duruşum için istedi'

1) Demokrasi kartını hataları, koz çıkarları için mazeret olarak kullananlar ile korku ideolojisini güden itiraz siyasetçileri arasında sıkışmış bir siyasi ortam görüyorum. Türkiye'nin reel sorunlar gündemimize bile giremiyor.
2) Bu noktada kadınlarımızın ön planda olması sevindirici.
3) Aile içi şiddet toplumun kanayan yarası. Çalışan kadınlarımızın çocukları için kreş sıkıntısı ve doğum izinleri ciddiyetle ele alınması gereken konular. Özellikle kırsal kesimdeki kadınlarımızın bilinçli anneliğe yönelik eğitimi, gelecek nesillerin sağlıklı yetişmesi açısından hassasiyetle üzerinden durulması gereken bir alan. Yurt çapında kadın girişimcilerin desteklemesi de toplumun her seviyesinde verimliliği artıracaktır.
4) Eğitimimden dolayı öncelikli alanlarım dış politika ve gençlik olacak. Medya sektörünün en büyük iki grubunda dış ilişkiler direktörlüğü yaptığım için işim gereği pek çok proje hazırladım ve üst düzey kontaklar kurdum. Yurtdışında önemli bir temsil ve imaj sorunu yaşadığımızı görüyorum. Gerek Meclis Dış İlişkiler Komisyonu bünyesinde, gerek uluslararası platformlarda bir vitrin olarak değil, eğitimli ve donanımlı Türk gençliğinin aydınlık çehresi olarak lobi çalışmalarıma devam edeceğim.
5) Mehmet Ağar ile tanışmam seneler öncesine dayanıyor. TV'deki programlarımda birçok kez konuğum olmuş ve Türkiye gündemini birebir tartışma fırsatımız olmuştu. Yaklaşık bir sene önce beni aradığında "Seni sadece Harvard mezunu olduğun için veya medyanın tanıdığı bir yüz olduğun için değil vatansever, modern, muhafazakâr duruşun için istiyorum," demişti.O konuşmayı hiç unutamam. Mehmet Bey nokta atışı yapar. Adaylarını bizzat kendi arar, bulur, gönülden sahip çıkar ve kıymet verir. Ve hiç pişman olmaz...
6) Demokrat Parti, kararsızlar ve sağduyulu seçmenlerin oylarıyla büyük çıkış yapacak.
7) Sağduyulu, yapıcı,uzlaşmacı sivil siyaset ve üçüncü yol için çıkış, Demokrat Parti'dir.

Gökkuşaklı demokrasi
Farklı renkleri beraber ve ahenkle yansıtan bir gökkuşağı. Gökkuşağı sadece zenginliğini değil bir fiil varoluşunu her rengi yan yana ve ahenkle yansıtmasına borçludur. Tıpkı demokrasilerin varoluşlarını toplumlarının her kesimini eşit ve uyumlu bir şekilde temsiline borçlu olduğu gibi...