|
|
|
|
|
Erdoğan'dan nevruz mesajı
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, Nevruz Bayramı dolayısıyla ülkenin dört bir yanında ateşler yakılacağını, tüm kardeş ülkelerde meşaleler tutuşturulacağını belirterek, ''Bizim arzumuz, birliğimize, kardeşliğimize kasteden nefret tohumlarının bu yakılan ateşlerde yok olup gitmesidir, defolmasıdır'' dedi.
Başbakan Erdoğan, Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından TRT Arı Stüdyosu'nda düzenlenen Nevruz Bayramı kutlama programına katıldı. Erdoğan, stüdyo önünde düzenlenen etkinlikte bir konuşma yaptı.
Konuşmasında bugünün bütün milletçe el ele, gönül gönüle kutlanacağını belirten Erdoğan, şöyle devam etti:
''Birbirimize her zamankinden daha farklı bir şekilde sarılacak, daha sıkı kenetleneceğiz. Bütün unsurlarımızın, farklılıklarımızın bu toprağın, bu vatanın asli unsuru olduğunu bilerek, bağrımıza basacağız. Bugün Allah'ın türlü zenginliklerle donattığı tabiata bakıp, insanlık için örnek almanın yıldönümünü kutluyoruz.
Tabiat nasıl farklılıklarıyla, çeşitlilikleriyle, zenginlik arz ediyorsa, bereketleniyorsa bizler de aynı bu şekilde çeşitliliklerimizden, farklılıklarımızdan taviz vermeden güçlü bir birliktelik olacağını bilmeliyiz.''Erdoğan, konuşmasında şair Nazım Hikmet'in bir şiirini de anımsatarak, ''Nazım Hikmet'in bir şiirinde ifade ettiği gibi, 'Yaşamak bir ağaç gibi tek ve hür ve bir orman gibi kardeşçesine.' Bir ağaç gibi benliğimize sahip çıkıp, bir orman gibi kardeşçesine yaşamayı öğrendiğimiz vakit bütün kalbimle inanıyorum ki millet olarak hiçbir erozyona uğramayacak, hiçbir yangına teslim olmayacağız'' dedi.
Erdoğan, 3 gün önce Çanakkale Zaferi'nin yıldönümünün kutlandığını anımsatarak, her yıl ''tabiatın yeniden dirilişi'' manasına gelen Nevruz'un da aynı günlerde kutlandığını kaydetti. Erdoğan, şunları kaydetti:
''Aynı günlerde milletimizin yeniden dirilişini, varoluşunu temsil eden Çanakkale Zaferi'ni de kutluyoruz. O gün bu topraklar yeni bir ruh kazandı. Yeni bir dinamizm kazanmış ülkemizin dört bir yanından gelen şehitlerimizin kanlarıyla sadece bir toprak olmaktan çıkarak, bir vatan haline dönüşmüştür. Aynı ruh ile bu birliktelik içinde vatanımıza, bu ülkeye sonsuza dek sahip çıkacağız. Vatanımızın, ülkemizin, bayrağımızın, istiklalimizin ortak olduğunu asla unutmayacağız. Bütün bunların dışında istikbalimizin de ortak olduğunu aklımızından hiçbir zaman çıkarmayacağız.''
Türkiye Cumhuriyeti'ne sahip olmanın, bu devletin vatandaşı olmanın onurunu, şerefini 73 milyon Türk vatandaşı ile birlikte yürekten paylaştıklarını belirten Erdoğan, Artvin'den Çanakkale'ye, Hakkari'den Muğla'ya, Sinop'tan Mersin'e kadar heyecanların, kalplerin bir olduğunu kaydetti. Erdoğan, ''Bu, Orta Asya'dan Balkanlara, Çin Seddi'nden Bosna'ya kadar uzanan geniş coğrafyadaki milletlerin ortak ruhudur. Sevinçlerimiz, üzüntülerimiz, dertlerimiz birdir. Bu ülke 73 milyon insanımızın yurt edindiği koruyucu bir çatıdır. Bu topraklara düşen her yağmur damlasının bereketinden kardeşçe, dostça, adilce yararlanırız'' şeklinde konuştu.
Bir kişinin yüzünü güldüren olayın milyonların yüzünü güldüreceğini ifade eden Erdoğan, bir kişinin canını yakan acıların da, milyonların canını yakacağını söyledi. Erdoğan, şunları kaydetti:
''Bu yüzden sevinçlerimize gölge düşmemesi, bayramlarımızın yasa dönüşmemesi için hep birlikte mücadele edeceğiz. Bizim millet oluşumuzun temelinde siyasi birlikteliğimiz gibi vicdani ve kalbi birlikteliğimiz vardır. Birbirimizin gönlünü yaralamadıkça, ulvi birlikteliği bozmaya kimsenin gücü yetmeyecektir.Nevruz Bayramı dolayısıyla ülkemizin dört bir yanında ateşler yakılacak.
Kazakistan'da, Kırgızistan'da, Türkmenistan'da, Azerbaycan'da, Tataristan'da ve diğer tüm kardeş ülkelerde de meşaleler tutuşturulacak. Bölgemizdeki dost ve kardeş halklarla ortak olarak bu bayramı kutlayacağız. Bizim arzumuz, birliğimize, kardeşliğimize kasteden nefret tohumlarının bu yakılan ateşlerde yok olup gitmesidir, defolmasıdır. Kin ve nefret yayan nifak tohumlarının yerini sevgi, kardeşlik ve barış tohumları alsın. Bizim husumete vaktimiz yok. Yeni gün manasına gelen Nevruz'un adına yakışır şekilde yeni sözler söyleyelim.''
|