Sağ eller havaya ekmeğim buraya

Demek ki hayat böyle bir şeymiş; insan bir gün lezbiyen bara giderken; ertesi gün ekmek makinesinin başında "Ya tutmazsaaaa, ya tutmazsaaa" nağmeleriyle dikiliverirmiş. Ve kim ne derse desin, Bağdat Caddesi ahalisi bir alemmiş. Test ettim, onayladım ki ev işlerinde onlardan iyisini bu memleket görmedi! En son çıkan buharlı ütüden tutun da, çamaşırları 'ennn beyaz' yapan deterjana, buzdolabının en az elektrik yakanına kadar, eve ait bilmedikleri şey yok ki! Kadını, erkeği, yaşlısı, genci fevkaledenin fevkinde takipteler hani. Bu gözlerin marketteki bütün beyaz peynir çeşitlerini alıp, test eden ve en iyisini arkadaşlarına mesaj çeken ablaları görmüşlüğü var, anlayın artık! Eh hayatımın 24 yılını Anadolu Yakası'nda yaşadığımı göz önüne alırsanız; ben de fena sayılmam tabii. Ancak ne demişler; ev işi nankördür. Üç yıl değil bir ay muhabbetinden geri kalsanız; caddede demode kalırsınız. Siz kıymadan köfte yerken, onlar soya kıymasını tek tutarlar. Anti-aging diye buzdolaplarını narla doldururlar. İlle de sütün light'ını alırlar. Evlerinde ruh hallerine göre beş çeşit tütsü bulundururlar. Hava temizleme makinesini bile sanırım sadece onlar alırlar.

EN SON CADDE TRENDİ...
Neyse, geçen gün annemi ziyarete gittim. Ne göreyim? Fena halde demodeyim!!! Şimdilerin son cadde trendi evde ekmek pişirmekmiş! Ayy nasıl da mis gibiymiş, hem light'mış. Ha, light demişken; Kadıköylügiller'de light olsun da ne olursa olsun durumu vardır bilginize. Ablaların kalçaları hiç light değildir ama kader utansın, niyetleri light işte! "Amaan ne gerek var bas bas paraları Migros'a, at ekmeğini torbaya anneee, senin de işin gücün yok mu?" çekince, bizimki alındı tabii. Yok efendim komşuları yapıyormuş, yeni teknikler geliştirmişler. 7 Tahıllısı varmış pek sağlıklıymış. Ekmeğinizi elletmeyinmiş.

SEDA SAYAN TAVSİYESİ
"Ne yedisi anne yaa" derken, baktım sevgilim de Feneryolu'ndaki ablasını ziyarete gitmiş, ev ekmeği yemiş de bayılmış mı. Korkarım iş başa düştü kızım Ayşe! Erkeğin kalbine giden yol midesiyse, midesi de şu an ev ekmeğiyle şenlendiyse, hizmette kusur etmeyeceğiz elbet! Koştum Carrefour'a kaptım Sinbo'mu. Sinbo; en favori ekmek makinesi. Neden? Seda Sayan programında tanıtmış da ondan! "Seda boşuna tavsiye etmez" güvencesiyle, caddeli kadınlar atlamışlar Sinbo'ya. Önümde Sinbo, elimde tarifler, tezgahta unum, şekerim, tuzum, mayam... "Ayşe Ana Unlu Mamüllerine hoşgeldiniz!" Tabii bu kadar havaya girmeme gerek yok ama idare ediverin artık! Yapacağım tek şey malzemeleri sırasıyla kaba koymak. Sonra da doğru programı seçip işi Sinbo'ya bırakmak. Öyle kolay ki. Üç saat sonra kim tutar ekmeğimi! Şimdi size evimin dört bir yanına yayılan ekmek kokusunu mu çiziktireyim, yoksa baldan tatlı köy ekmeğimin lezzetini mi? Henüz sizin de ekmek makinanız yoksa, Kadıköy'lü kadınlardan geri kalmayın derim. Üstelik reçel de yapıyor, pizza hamuru da... Bu arada işin sırrı Söke Un'un ekmek karışımlarında!!! Bu kıyağımı da unutmayın ama.