|
"Stratejik muallaklık" mı dediniz?
Başbakan Tayyip Erdoğan'ın bir haftadır neredeyse her gün ABD'ye çattığının farkında mısınız?
Erdoğan, Kurban Bayramı'nın üçüncü günü, ABD'nin atadığı koordinatörü eleştirdi. Dışişleri Bakanı Abdullah Gül, "iyi polis" rolünde PKK koordinatörünün varlığını açıklarken, "kötü polis" rolündeki başbakan defalarca Amerika'nın PKK konusunda bir şey yapmadığını söyledi. Salı günkü grup konuşmasında Kerkük'le ilgili sert bir çıkış yaptı. Bir televizyon kanalına verdiği mülakatta ABD'nin Irak büyükelçisi Zalmay Halilzad'ı eleştirdi. Sınır ötesi operasyon imasında bulundu.
Dün de "Güya ABD stratejik ortağımız. Onların her canı yandığında bir seferber olacağız, bizim canımız yandığında onlar neden seferber olmuyor?" dedi.
Başbakan'ın son günlerde ABD'ye yüklenmesinin ardında ne var?
Öncelikle Türkiye' nin Irak politikasının adını koyalım. Ankara' nın Irak meselesinde ABD ve bölge devletleri nezdinde izlediği politikanın adı, "Stratejik Muallaklık." Gül, Erdoğan ve TSK komuta kademesi arasında koordineli bir şekilde yürütülen bu politika, önümüzdeki ay Dışişleri Bakanı ve Genelkurmay Başkanı' nın Washington gezilerinde vereceği mesajlara da damgasını vuracak.
Türkiye, PKK ve Kerkük bağlamında Irak'taki gelişmelerden memnun değil, Washington'da Irak satrancının yeniden şekillendiği bu dönemde haklı olarak "masada olmak" istiyor. Ancak Amerikan yönetimi, fazla kendi derdine düşmüş durumda. Kısa vadeli ve kör politikalar, iç çekişmeler, Irak'taki Bizans oyunlarından başlarını kaldırıp Türkiye'nin derdini dinleyecek aklı selim bir mevki kalmadı Washington'da.
Bu durumda Ankara'nın yapabileceği en mantıklı şey, arkadaşça yaklaşımlarla oturamadığı masaya korkutarak oturmak. Bu yüzden bilinçli olarak kartlarını açık etmiyor, "Kerkük'te istediğimiz olmazsa ne yapacağımız belli olmaz" havası veriyor. Ankara, PKK meselesinde sınır ötesi operasyon yapmayacağı veya Kerkük'ün Kürt yönetimine geçmesi durumunda müdahale etmeyeceğinin garantisini vermiyor. "Stratejik muallaklık" doktrini çerçevesinde Irak hükümeti ve Washington'a Türkiye'nin ne yapacağını tam kestiremiyor.
Bu yüzden de Amerikalılar, Türkiye'nin PKK ya da Kerkük konusunda tüm riskleri göğüsleyip tank tüfekle radikal bir adım atmasını önlemek istiyorlarsa, Türkiye'yi siyasi olarak "tatmin etmek" zorunda olduklarını biliyorlar.
Stratejik muallaklık, yapan tarafın gerçekten o tehdidi yerine getirecek cesareti varsa son derece etkin bir doktrin. Aksi takdir "vızıldama"nın diplomatçası olur.
Irak bağlamında Türkiye'nin orta vadede askeri müdahaleye girişmesi ihtimal dahilinde. Bu, Irak'ta kartların yeniden karıldığı bir dönemde Amerikalıların ciddiye alması gereken bir risk.
Bu yüzden de ABD Savunma Bakanı Robert Gates dün Amerikan ordusunun kısa sürede Irak'tan çekilmesi durumunda kaos çıkacağını ve Türkiye'nin Irak'a müdahale edebileceğini söyledi.
|
