kapat
   
SABAH Gazetesi
 
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Televizyondan kazanıp borçlarımı ödeyeceğim
Televizyondan kazanıp borçlarımı ödeyeceğim
Konservatuvar dizisi çekiyorum
Sıcaktan kaçtım ödül kaptırdım

Televizyondan kazanıp borçlarımı ödeyeceğim

"En büyük hayalim" dediği kendi tiyatrosunu geçtiğimiz ay açan ve bu yüzden 2.5 trilyonluk bir borca giren usta tiyatrocu Müjdat Gezen televizyon projelerine ağırlık verdi: Hiçbir zaman televizyonu aşağılayıp tiyatroyu yüceltmek gibi bir tavrım olmadı!.

Geçtiğimiz günlerde elindeki bütün birikimi yatırarak, kendi tiyatrosunu açan ünlü tiyatro sanatçısı Müjdat Gezen, tam 2.5 trilyonluk borcun da içine girdi. Tiyatro binasının borçlarını ödemek için TV işlerine ağırlık vereceğini söyleyen usta oyuncu, çekimlerine önümüzdeki ay başlanacak 'Okul' isimli bir konservatuvar dizisinde başrol oynayacak. Kendi tiyatrosundaki ilk oyunu 'Bir Tuhaf Aile'yi de 17 Kasım'dan beri sahneleyen Müjdat Gezen'le yaşadığı ekonomik krizi ve yeni projeleri üzerine konuştuk.

* Sizin ustalığınızda pek çok tiyatrocunun kendi tiyatrosu varken, tiyatro kurmak konusunda geç kaldığınızı düşündünüz mü?
Aslında kendi tiyatro kumpanyalarım oldu ama kendi binam ilk defa oldu. 63 yılından bu yana 9 kere tiyatro kurmuşum. Ama birçoğunun adı Müjdat Gezen Tiyatrosu olmadı. Miyatro, Halk Oyuncuları, İstanbul Tiyatrosu Altı Oyuncuları, Çaba Tiyatro gibi isimleri oldu. Fakat hem seyirciden hem de beni sevenlerden baskı geldi. "Sen bu ismi niye saklıyorsun?" dediler.

AYDA 38 MİLYAR ÖDÜYORUM

* Bütün birikiminizi bu tiyatroya harcadığınız, her şeyinizi sattığınız doğru mu?
Evet, 2.5 trilyon lira borçlandım, bir kısmını bitirdim. Bankaya her ay 38 milyar lira borç ödüyorum. Tiyatromuz full gittiği zaman bile, geliriyle gideri birbirini karşılamıyor. Bu işi zaten kâr etmek için yapmıyorum. Ama çok mutluyum, çünkü o binada benim kadromun yarısı oynuyor. O salonu bu yaştan sonra kendim için yapmadım; onlar orada kendileri için gelip oynayacaklar, mesleğimizi sürdürecekler.

* Bu kadar borcun altına girmek sizi korkutmuyor mu?
Tiyatro binasının borcunu ödemek için televizyon işlerine ağırlık vereceğim. Televizyondan kazandığım parayla da borçlarımı rahatlıkla ödeyebilirim.

* Tiyatro hayalinizi gerçekleştirmek için bedel ödediğinizi söyleyebilir miyiz?
Hayır! Televizyona hayatım boyunca hep sıcak baktım. Televizyonu aşağılayıp, tiyatroyu yüceltmek gibi bir tavrım olmadı. Biz bu oyunculuk mesleğini birileri bizi seyretsin diye yapıyoruz. Aklıma yatan bir proje olduğu zaman televizyon dizilerinde de oynuyorum. Oradan kazandığım parayı, götürüp tiyatroma yatırıyorum.

* Bir röportajınızda, Müjdat Gezen Tiyatrosu ile 'Türk tiyatrosu yeniden doğacak' demişsiniz? Türk tiyatrosunun öldüğünü mü düşünüyorsunuz?
Evet benim sahneleyeceğim oyunlar, geleneksel Türk tiyatrosu kalıbından alınma oyunlar... Mesela yeni oyunumuz 'Tuhaf Bir Aile' öyle bir oyun. Daha sonra oynanacak olan 'Adalet Pantalonun Kemeridir' de öyle. Öldüğünü düşünmüyorum ama geleneksel Türk tiyatrosu adına pek bir şey yapmıyoruz. Amerikan, İngiliz ya da Fransız yapımları, uyarlamaları oynanıyor.

* Sizin tiyatronuz neleri değiştirecek, yapılmamış neler yapacak?
Ona seyirci karar verecek. Mesela 'Bir Tuhaf Aile'de denenmemiş çok şey var. Mesela bir gelin kız var; çeyiz sandığının içinde yaşıyor, bir kahve sahnesi var; kahve fincanının içinde oynuyor aktörler. Oyunun müziklerini dünya birinciliği kazanmış bir sanatçımız Meltem Taşkıran yaptı. Oyunun içinde efektler var, kapı açılmaları, kapı kapanmaları, gıcırtılar için orada bulunan bir ritim orkstrası ve bir efekt grubu var.

* 'Bir Tuhaf Aile' nasıl bir oyun?
Daha önce Yunanistan'da oynanmıştı, eşimle seyretmeye gitmiştik, bizi çok güldürmüştü. Basit bir aşk hikayesini anlatıyor gibi görünüyor ama aslında bir tımarhanede geçiyor olay. Orada hastalar bir oyunun provasını yapıyorlar, o tımarhane Türkiye, içindeki hafif deliler de bizleriz. Politik göndermeler var. Ben de orada başhekim rolündeyim. Geleneksel Türk tiyatrosundan her şeyi bulacak izleyenler. Kavuklusu da var, pişekarı da. Oyunun dekorları bile gölge perdelerinden hareketle yapıldı.

* Oyuncu kadronuzda popüler kültürden insanlar var mı?
Popüler kültürden kadromda kimse yok, hepsi ya konservatuvar mezunu ya bundan önce birlikte çalıştığım ustalar ya da bizim okulun mezunları. Niye popüler kültürden insanları da oynatıyorlar diye bir eleştirim yok. İlla eğitimli olacak diye de bir iddiam yok ama olursa tercihimdir.

* İlk oyununuz, insanları çekmek için neden böyle bir yola başvurmadınız?
Geldiği kadar gelsin. Tiyatro zevki almak isteyenler gelsin. Popüler kişilerin tiyatronun seyredilmesine yardımcı olacağına inanıyorum ama benim yüzlerce öğrencim varken böyle bir şey yaparsam, hem kendine hem onlara ayıp olur.

* Devlet özel tiyatrolara verdiği ödenek desteğini kesti. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Bu hükümetin sanatı sevmediğini zaten biliyoruz. Tiyatronun, balenin, operanın günah olduğuna bile inananlar olduğunu düşünüyorum. Ayrıca tiyatro insanları biraz uyarır, ikaz eder. Onlar böyle bir şey istemiyor. Hiç gerici bir tiyatro duydunuz mu, dini motifler işleyen?

260 ÖĞRENCİ OKUTUYORUM

* Toplumsal bilinci çok yüksek bir sanatçısınız. Müjdat Gezen Sanat Merkezi'nin dışında bir de sanat emektarlarının kaldığı bir huzureviniz var...
6 sene önce açıldı bu huzurevi. Orada kalıyor dostlar, iyi gidiyor, bir şikayetleri yok. Yaşlanan sanatçılara ömürlerinin sonuna kadar doktor, ilaç, yemek sağlanıyor. Çarşafları yıkanıyor, bakımları yapılıyor. Orada mutlular. Onlar mutlu olunca ben de mutlu oluyorum.

* Bu kadar duyarlı bir insan olarak politikayı düşünüyor musunuz?
En son seçimlerden önce bana 3 ayrı partiden teklif yapıldı. Ben politika yaparsam, mesleğimi yapamam. Çünkü politikacıları eleştiriyorum. O zaman kendi liderimi, kendi politikacı arkadaşlarımı eleştiremem. 46 yıllık mesleğime ihanet etmiş olabilirim. Ama ben zaten istersem sahnede politikacı oluyorum.

* Çingene rollerinin üzerinize yapıştığını düşündüğünüz oldu mu?
Darbükatör Baryam'da öyle bir durum olacağını hissettiğim an bıraktım. Ama komedyenlikte bu tehlike hep vardır. 'Turist Ömer' Sadri Alışık gibi, 'Cilalı İbo' Feridun Karakaya gibi. Aslında böyle bir lüksüm de yok. Bu işi para kazanmak için yapıyorum. 260 tane insanı bedava okutuyorum her yıl. Evime de bakıyorum. Ben hiçbir zaman tek tip oyunculuğa sarılmadım. Aktörlük anlayışımda rolü alıp sırtlamak vardır, rolün sırtına binip gitmek yoktur!
DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Televizyondan kazanıp borçlarımı ödeyeceğim
 'Bir Demet Tiyatro' ile kahkahaya hazırlanın
 Camiler ayak kokuyor barlarda herkes kesişiyor
 Emrah 2.5 milyon $'a spor kompleksi aldı
 Demirkubuz hocalık yapacak
 Boston Globe'dan 'İklimler'e övgü
 Ev koleksiyonunda dev markalar Nişantaşı'nda
 Kablosuz kolaylık
 Taze nar suyu için
 Pratik kahve molası
 Halk ne diyor?
RAHŞAN GÜLŞAN
Sonu Michael gibi mi olacak?
Tarkan, büyük bir medeniyet...
ÖZAY ŞENDİR
İhanet ödülü!
Bulgar kız arkadaşından ayrılıp evine...
ŞENGÜL BALIKSIRTI
Pınar'lık gerçekler
Pınar Altuğ geçtiğimiz hafta bir...
SEDA KAYA GÜLER
Sabah programlarının işlevi ne olmalı?
Sarı kurdele...
AYŞE TÜTER
Topalak
Kıyma, bulgur, yumurta, soğan, karbonat ve tuzu...
Okul baskısı yapacağınıza beslenme eğitimi verin
Okul baskısı yapacağınıza beslenme eğitimi verin
Çocuklar artık okuluna servisle gidiyor, fast food kültürüyle...
Panik atak diyabeti tetikliyor
Panik atak diyabeti tetikliyor
Modern toplumun en yaygın psikolojik rahatsızlıklarından biri olan...
Yeni bir rekor peşindeler...
Yeni bir rekor peşindeler...
Başkanlığını Mine Narin'in yaptığı, kurucu üyeleri arasında Ayşen...
Kuzu kurda emanetmiş!
Kuzu kurda emanetmiş!
Hülya Koçyiğit'in torunu Neslişah Alkoçlar, reşit olur olmaz İstanbul...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.