Ve son
8 gündür yazıyoruz. Artık nokta koyma zamanı. Ama şu kadarını söyleyelim: Yazdıklarımız, gördüklerimizin ve bize anlatılanların KDV'si bile değil.
Diyarbakır "yorgun mu yorgun." Anarşi, terör, huzursuzluk "herkesi canından bezdirmiş." Ulucami'nin önünde bir Diyarbakırlı'nın bize söylediği gibi: -Burası eskiden Güneydoğu'nun Paris'iydi... Ama gözü kör olasıca terör bitirdi, tüketti.
Geçmişte PKK'ya destek verenler bile şimdi farklı konuşuyorlar. PKK'yı eleştiriyorlar. Ama yine de "korkudan isimlerinin yazılmasını istemiyorlar."
Ve son bir gözlem daha... Biriyle konuşuyoruz "sürekli sağa sola bakıyor." Sonra başkasıyla konuşuyoruz "gözü kapıda." Her yerde "böyle görüntüler." Herkes "birbirinden şüphe ediyor." Herkes "izlendiği, telefonunun dinlendiği" kuşkusu içinde.
"Bölgede" söz verdik. Kış basmadan Hakkari' ye de, Mardin' e de, Muş' a da, Siirt' e de gideceğiz. Sözümüz söz "Diyarbakır'a da yeniden..."
|