|
 |
 |
 |
 |
|
Evlilik dışı çocuklar kahraman gibi oldu
Geçen hafta Kaya Çilingiroğlu-Feraye Tanyolaç ikilisinin çocukları dünyaya geldi; gündem belirlendi. Evlenmeden çocuk doğurmak ne kadar doğru? Kaya'yla Feraye evlenecekler mi? Yoksa böyle 'modern modern' geçinecekler mi derken CHP'li kadın milletvekili Canan Arıtman ortamı geriverdi. Dedi ki; "Evlenmeden çocuk dünyaya getirenlerin cezalandırılması gerekir!" Bu açıklamaya kimi "İmza mutluluk değildir, tartışacak başka mesele mi kalmadı" diye şiddetle karşı geldi, kimi Arıtman'a hak verdi. Ve bu haftaki sohbet konumuz belirlendi. İyi pazarlar.
* AYŞE: CHP'li milletvekili Canan Arıtman "Evlenmeden çocuk dünyaya getirenler kötü örnektir ve mutlaka cezalandırılmalıdır" diyor.
HINCAL: Sayın milletvekili konuya dikkat çekmek için biraz abartılı konuşmuş olabilir. Böyle konuşmaları ben eleştirmem. Yani abartı eğer konuya dikkat çekmek içinse eleştirmem. Ana fikirde yerden göğe haklı.
PİÇ LAFI HÂLÂ HAKARET
* Evlenmeden çocuk yapılmamalı kısmında yani... Ben tabii aile müessesesine fevkalade saygı duyan biriyim; bir. İki; çocukların aile içinde doğmasına inanan biriyim. Evlilik dışı doğan çocukların adı, benim çocukluğumda piçti. Ve piç bir hakaret sözcüğüydü. Şimdi piç lafı hâlâ hakaret olarak var ama buna karşı medyatik bir tavır yok!
* Acaba insanların evlilik ve çocuk konusundaki görüşleri mi değişti, hayat mı değişti? Bir nevi hoşgörü oluştu. Hayat da değişiyor ama hayatın değişmesi, hâlâ evlilik dışı çocuğu bana doğru göstermiyor. Ben hâlâ kabul etmiyorum. Medyamız evlilik dışı çocukların reklamını o kadar çok yapmaya başladı ki; onlar adeta  kahraman olmaya başladılar.
* Ne kadar çok görülürse insanlar o kadar alışıyor ve normal geliyor. Belki de beş sene sonra çoğunluk böyle çocuk sahibi olacak kim bilir? Kaya'nın evlilik dışı çocuğu bütün gazetelerde tam sayfa! Bu şu demek; ey ahali canınız ne zaman istiyorsa çocuk yapın... Bu da iyi bir şey değil!
* Bu sözleri Türk toplumunun gelenek göreneklerine dayanarak mı söylüyorsunuz, yoksa cidden bu durumun çocukta yaratacağı zorlukları mı düşünüyorsunuz? Çocuk için de zordur ayrıca... Türkiye'nin toplumsal yapısını fena halde değiştirmeye başlar. Aile müessesesi önemini kaybeder.
AİLEYİ KORUMAK GEREK
* Valla modern şehir hayatında, aile müessesesi önemini kaybetmeye başladı bile. Bireysel yaşam çok daha önemli çalışan kadın- erkek için. Kimse kök salmak istemiyor. 'Çocuğumu kendim doğurur bakarım' diyor. Bunun adı da modernlik! Evet! Medya bunu böyle sunduğu için işte! CHP'li milletvekilinin çıkışını da bu yüzden yerinde buluyorum. Aile en küçük sosyolojik birimdir. Toplumlaşmak, sosyalleşmek, her şey aile ile başlar. Aile müessesesi korunması gereken bir müessesedir. Evlilik dışı doğan çocukların bu kadar reklamının yapılması, bu müesseseyi şiddetle tahrip ediyor.
* Belki çoğu insan beş sene sonra Kaya ve Feraye gibi evlenmeye gerek duymayacak... Oraya gitmesine birilerinin karşı çıkması lazım! Ben de milletvekilini bu yüzden destekliyorum.
* Şimdi Arıtman böyle konuşunca; evlenmeden çocuk doğuran kadınlara fikirlerini sormuşlar. Mustafa Denizli'nin eski sevgilisi ve küçük kızının annesi Çiğdem  Kayalı "İmza mutluluk mu demek" diye soruyor. Yani evlenince kimin mutluluğu garanti, hangi çocuğun mutlu olacağı garanti ki? "Yürümeyen evlilik daha mı iyi?" diyor. Çiğdem'in yaptığı çok ucuz demagoji! Çiğdem'dir Mustafa Denizli'yi baştan çıkaran, onun gıpta edilecek aile düzenini allak bullak eden... İçlerinde yaşıyordum, biliyorum. Sonunda Mustafa Denizli'nin kariyerini de mahveden bir kadındır!
JÜLİYET BAĞRINA BASTI
* Yapmayın! Evet! Çiğdem'in kızının sağlıklı büyümesinin sebebi Çiğdem değil; Mustafa Denizli'nin eski karısı Jüliyet'tir. Jüliyet, Lal'i kendi çocuğu gibi bağrına basınca; kendi ailesinin içine kabul edince Lal bir sıkıntı çekmedi. Jüliyet isteseydi Lal'in hayatı allak bullak olabilirdi.
* İşte burada insanın sinirleri zıplıyor. Çocukların ne suçu var? Çocuğu ilişkilerine alet eden kadınlardan hakikaten nefret ediyorum! Türkiye'de Jüliyet'in yaptığını yapan kaç tane anne var?
* Çok azdır herhalde... Yuvasını yıkan kadının çocuğunu bağrına basan kaç kadın var? Büyük bir insanlık örneğidir Jüliyet'in yaptığı. Onun gibi bir kadın tanımadım...
* Konuya örnek olarak; Erol Simavi-Gönül Yazar, İbrahim Tatlıses- Perihan Savaş var... Erol Simavi ile Gönül Yazar'ın kızı Yasemin mutlu mu?
* Bilmem! Kız ne felaketler yaşıyor ben biliyorum. Yasemin perişan oldu!
* Bir de "Baba kabul etsin yeter, nikaha gerek yok" diyenler var... Soyadı; benim anam belli, babam belli demek. Soyadı belli değilse babası belli değil demek. Aileyi reddeden toplum dünyada yok. Çin'de de aile aile, Patagonya'da da!
AYŞE&HINCAL
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
