|
|
Hayatımda her şeye sıfırdan başlayabilirim
'O Şimdi Mahkum' filmiyle geçtiğimiz yıl Altın Portakal kazanan genç oyuncu Fadik Sevin Atasoy: "Ailem beni dört yaşında sahneye attı ve hem kendimi keşfetmemi hem de keşfedilmemi sağladı. Çocukluğum dev bir tiyatro sahnesiydi".
Geçtiğimiz haftalarda sezon finali yapan 'Sev Kardeşim' adlı TV dizisinde kalabalık bir ailenin 'Erkek Fatma' kızını canlandıran Fadik Sevin Atasoy, "Her an her şeye sıfırdan başlayabilirim. Mesleğim için Kuala Lumpur'da yeni bir şey varsa oraya da giderim" dedi. Tiyatrocu bir ailenin kızı olarak dört yaşında sahneye çıkıp bir daha da inmeyen, geçtiğimiz yıl ilk filmi 'O Şimdi Mahkum' ile 42. Antalya Film Festivali'nden 'En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu' ödülü kazanan genç oyuncu, "Dizi oyunculuğu beni tatmin etmiyor, ben sinemayı seviyorum" şeklinde konuştu.
'SAĞLAM BASIYORUM' Harpers Bazaar dergisinin temmuz sayısına röportaj veren 31 yaşındaki Atasoy; oyunculuk geçmişini ve yeni projelerini anlattı.
* Hiçbir zaman ne köşedekilerle ne de yukarıda oturanlarla ilgilendim. Kalabalıklar içinden, sanki sessiz ve uzun bir ormanda yürüyormuş gibi geçmek, özgürlüğe doğru oynamak ve oynadıkça da özgürleşmeyi çok seviyorum.
* Kulislerde büyüdüm, turnelerde süründüm. Çocukluğum; gölgelerin ışığa, renklerin tozlara karıştığı, acısıyla kahkahasıyla dev bir tiyatro sahnesiydi. Ailemin bana yaptığı en büyük iyilik; beni aşağıda oturtup, onları alkışlamak mahkumiyetine mecbur etmemeleriydi. Daha dört yaşımda beni sahneye atarak, kendimi keşfetmemi ve keşfedilmemi sağladılar.
'NAKIŞ GİBİ İŞLEDİLER'
* Bilkent Üniversitesi'nde aldığım eğitim bana üzerinde sağlam ve ahenkli adımlarla yürüyebileceğim bir temel oldu. Oyunculuğun disiplini, ahlâkı, nüansları ve sevdası Cüneyt Gökçer ve Çetin Tekindor gibi hocalardan nakış nakış bize işlendi.
* Altın Portakal aldıktan sonra ayaklarım yere hala sağlam basıyor. Aldığım ödül fark edilmemi sağladı, fark edilmek de adımlarımı hızlandırdı. Zaten mesele ödül değil; oraya giden yolda neler biriktirdiğin, ne hikayeler eklediğin ya da senden nelerin gitmesine izin verdiğindir... Mesele hedef değil yoldur, yolculuktur...
'HER YERE GİDERİM'
* Kendimi hiçbir coğrafyaya tam anlamıyla ait hissetmedim. Nerede oynuyorsam benim vatanım orası olmuştur. Ama Türkiye'ye de hep şükran dolu oldum. Asya ile Avrupa'yı harmanlamayı ve sabır sanatını burada öğrendim.
* Her an her şeye yeniden başlayabilirim. Mesleğim için Kuala Lumpur'da yeni bir şey varsa oraya da gidebilirim. Şu an benim için önemli olan, önceliğim ve hevesim; İstanbul! Evrensel sinema yapma arzum, ancak ve ancak burada Türk yönetmenlerle hikayelerimizi anlatacağımız filmlerde oynayarak gerçekleşecektir.
'UFUKTA İKİ FİLM VAR'
* Geçenlerde Cannes Film Festivali'ndeydim... İtiraf ediyorum; kırmızı halı üzerinde yürürken flaşlar seni öyle pompalıyor ki; oluşturulan bu sanal ortam insanı baştan çıkarıyor.
* Ufukta iki sinema filmi var. Birincisi; Alican Yaraş'ın yazıp yöneteceği 'Düşen Adam' olacak. Erkan Petekkaya ve ben oynayacağız ama tarihi henüz kesinleşmedi. İkincisi ise Euroimage'dan gelecek cevapla netleşecek. Bir de sinemayla ilgili bir dergide oyunculuk sanatı üzerine eleştiri yazıları yazma projem var. Buna ihtiyaç duyuyorum.
|