  |
|
'Amaç, reklam olmamalı'
Gazeteciliğin en önde gelen sorunlarından biri, "kamu yararına haber ve eleştiri" ile "şahıs ve şirket yararına reklam ve övgü" arasındaki farkın iyiden iyiye kaybolması.
Bazı köşe yazarları, gazete yönetiminden izin almadan bedava seyahat ve ağırlanmayı kabul ederek davet edenlerin faaliyetini övme yarışında. Basında giderek yayılan bir "gönüllü reklam yazarlığı" eğilimi var.
Sabah, bu "yozlaşmayı" önlemek amacıyla "reklam amaçlı gezi ve ağırlama" davetlerine bazı sert kısıtlamalar getirdi.
Fatih Altaylı tarafından hafta içinde editör ve servis şeflerine aktarılan yeni ilkeler, yürürlüğe konmuş durumda. Altaylı'ya, "Uygulama nasıl olacak?" diye sordum, yanıtladı:
"Bu tür bir davet geldiği zaman, davetin yapıldığı bölümün şefi bu davet konusunun haber değeri olup olmadığını gözden geçirecek. O yönde karar verirse, daveti yazıyla Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı'na bildirecek. Görüşü paylaşılırsa seyahate onay verilecek. Ancak uçak bileti ve otel masrafları gazete tarafından karşılanacak. Uçak, davet sahibi tarafından kiralanmışsa, yani bilet yoksa uçak masrafı ödenmeyebilir." Uygulama editör ve muhabirler dışında köşe yazarlarını da kapsıyor mu? "Evet. Köşe yazarları bu tür davetlere gazeteye haber vermeden ve gazeteden talepte bulunmadan katılıyor. Bu konudaki prensiplerimizi kendilerine aktarıyoruz. Gazete yönetiminin bilgisi dışında bu tür gezilere katılarak, burada kendilerine yönelik tanıtımları haber değerine bakmaksızın sütunlarına taşıyan yazarların yazıları gazetede yayınlanmayacak. Ancak 'life style', yani 'hayat tarzı' yazarlarımız var. Bunlar, elbette ki yazılarını sürdürecekler. Ancak burada konu ettikleri otel, restoran ya da ürünler için ödeme yapacaklar. Hediye ve ikram kabul edemeyecekler." Asıl işi firmalara danışmanlık yapmak olan yazarlarla da "yolları ayırdıklarını" belirten Altaylı, "Temel prensibimiz gazetecinin asıl gelirinin gazetecilikten olması. Çalışanlarımızın borsada yatırım yapmasına da sınırlamalar getireceğiz. Umarım basına etkisi olur" diyor.
|
