kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
Tel:
NULL
Fax:
NULL
 

Lenin'den AK Parti'ye dersler

Dünyada devrimler dönemi kapandı. Artık rejimlerin şiddetli ayaklanmalar yoluyla değiştirilmesi söz konusu değil.
Ancak bu siyasetçilerin ve siyaset bilimcilerin geçmişin devrimlerinden ders almasına engel değil.
Bir ülkede iktidarın zor yoluyla el değiştirilmesi kriz dönemlerinde gerçekleşir.
Türkiye, şimdi ciddi bir kriz dönemine giriyor gibi görünüyor.
Bakın, Lenin "Sol Komünizm" adlı broşüründe, kriz dönemlerine ilişkin nasıl bir yorumda bulunuyor:
"Devrimin temel yasası, bütün devrimler tarafından ve özellikle 20. yüzyıldaki üç Rus devrimi tarafından doğrulanan devrimin temel yasası şudur: Devrim olabilmesi için, sömürülen ve ezilen yığınların, eskiden olduğu gibi yaşamanın olanaksız olduğu bilincine varması yetmez.
Devrimin olması için, sömürücülerin eskiden olduğu gibi yaşayamaz ve hükümeti yürütemez durumuna düşmeleri gerekir.
Ancak 'aşağıdakilerin' eski tarzda yaşamak istemedikleri ve 'yukarıdakilerin' de eski tarzda yaşayamadıkları durumdadır ki, ancak bu durumdadır ki, devrim başarıya ulaşabilir.
Bu gerçeği başka şekilde şöyle ifade edebiliriz; Sömürüleni de, sömüreni de etkileyen ulusal bir bunalım olmadan devrim olanaksızdır.
Böylece bir devrim olabilmesi için, yönetici sınıfların en geri yığınlarını bile siyasal hayata sürükleyen, hükümeti zayıf düşüren ve devrimcilerin onu devirmesini mümkün kılan bir hükümet bunalımından geçmekte olması gerekir."
Kelimelerle biraz oynayarak günümüze kolaylıkla uyarlanabilecek bir metin aslında bu.
Devrimleri hükümet değişikliği biçiminde yorumlayarak benzer sonuca ulaşabiliriz.
Peki Türkiye'de bugün Lenin'in tarif ettiği koşullar var mı?
Öncelikle geniş halk yığınlarına bakalım. 2001 krizinin ardından gelen istikrar dönemi, enflasyondaki hızlı düşüşe rağmen geniş halk yığınlarının durumlarından memnun olduklarını iddia edemeyiz.
Dövizdeki hızlı artışın maliyet olarak halka geri döneceği, devam eden krizin işyeri kapanmaları sonucu işsizlik ve ücret düşüşlerine yol açacağını hesaplarsak bu mutsuzluğun artabileceğini söyleyebiliriz.
AK Parti en büyük gücü olan halk desteğini umduğundan çok hızlı bir süreçte yitirebilir. Tarımsal kesimde bu desteğin eridiği net bir gerçek. Benzer bir gelişme kentlere de sıçrayabilir.
İktidarın en büyük iddiası, büyük patronların istikrar sayesinde müthiş kârlar elde etmiş olmasıydı. AK Parti buna rağmen büyük patronların niye arkasında durmadığını bir türlü anlayamıyordu.
Piyasalardaki bu altüst oluşun sermaye kesiminin de hükümete yönelik olumsuz düşüncelerini artırması kaçınılmaz bir gerçek olarak önümüzde duruyor.
Burada devreye girmesi asıl gerekli güç, öncü kuvvet.
Türkiye'de AK Parti'nin düşünsel yapısını Cumhuriyet'e tehlike gören güçler bu rolü çoktan üstlenmiş durumda.
Bu nedenle, kısa sürede aşılamayacak bir kriz, AK Parti açısından tam da Lenin'in öngördüğü sonucu doğurabilir. Onun için iktidarın en öncelikli görevi, piyasalara güven verecek bir önlemler paketi açıklamak olmalı. Merkez Bankası'nın faiz yükseltmesinin tek başına bu sonucu elde etmeyeceğini görmeleri gerekir. (Çiller'in 24 Nisan kararlarına bir göz atmak yararlı olabilir.)
Başbakan'ın bugünlerde biraz da Lenin okumasında fayda var.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Fenerbahçe ve Hıncal Uluç   / 23-06-2006
 Nükleer enerji emre amade   / 22-06-2006
 Hâkimler mi yurtsever yoksa bombacılar mı!   / 21-06-2006
 Postmodern bir dönem çabaları   / 20-06-2006
 Tuhaf ilişkiler   / 18-06-2006
 Bebelere kıymayın efendiler   / 16-06-2006
 Kan konuşmaz   / 15-06-2006
 "Burada Tanrı Yoktur" galiba hoşgörü de   / 14-06-2006
 Diyarbakır'dan PKK'ya mesaj   / 13-06-2006
 Mehmet Ali Erbil kurban mı, fail mi?   / 12-06-2006
YILMAZ ÖZDİL
Don...
Gündemden fırsat...
ERGUN BABAHAN
Lenin'den AK Parti'ye dersler
Dünyada devrimler dönemi...
MEHMET BARLAS
Acaba yine bir dış parmak düğmeye mi bastı?
Şair bir...
UMUR TALU
Hey sen!
Büyük kızım arkadaşıyla çoktan ön taraflara...
FATİH ALTAYLI
Muhalefetin zaafları
Türkiye'de durum giderek...
ERDAL ŞAFAK
Doktorların seçim günü
Sivil toplum...
Fransızlar göçmenleri evde saklıyor
Polis, okullara gidip eğitim yılı biter bitmez ülkelerine...
'Türkiye üye olsa bile statüsü başka olacak'
"Türkiye'ye adı üyelik de olsa ayrı bir statü verilecek" Bu...
Alman Usulü
Alman Usulü
Favori gösterilmeyen Almanya, turnuva takımı olduğunu gösterdi.
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Pazar Sabah | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu