kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Dünya Kupası
   Son Dakika
   News in English
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Kültür Sanat
   Turizm Rehberi
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Prof. Dr. Bengi Semerci @ SABAH
 
Yanlış gazete haberleri aileleri etkiliyor
İlaçlar ve zararları
Soru - Cevap

Yanlış gazete haberleri aileleri etkiliyor

Günlerdir yine aynı şeyler oluyor. Eskiden kızardım, şimdi üzülüyorum. Üzülmemin nedeni bilgisizlik. Bir de tabii yeterince anlatamamış olmanın getirdiği sıkıntı. Neler mi oluyor? Olan şu: İnsanlar sorunları nedeniyle çocuk getiriyorlar. Yıllardır öğrendiklerimi, onlara eklediğim bilgileri, emeğimi katıyorum, ailenin ve çocuğun sorununun çözümü için gerekli her şeyi onlarla paylaşıyorum. Ve eğer gerekiyorsa, gerekli olan ilacı yazıyorum. Nasıl kullanılması gerektiğini anlatıyorum. Buraya değin bir sorun yok. Sonra bir telefon geliyor anneden, "Bengi Hanım, bizim komşu bu ilaç çok ağır dedi, ne yapsak?" Ya da "Biz ilacı alırken eczanede çalışan adam bu doz bu çocuğa fazla dedi, bir tane mi versek?"

TUHAF TEDAVİLER
Bazen daha kötüsü oluyor. Bir doktorun, bir uzmanın hatta bir akademisyenin ilaçların yararı, kullanımı ya da dozu hakkında yanlış şeyler söylediğini, sonra da bilimsel geçerliliği olmayan, tedavi edici olduğunu iddia ettikleri yöntemlerle tedaviyi geciktirdiklerini görüyoruz. Hadi bunlar bir iki kişiye ulaşıyor, diğer aileleri etkilemez, diğer çocuklar için yanlış şeyler yapılmaz diyorsunuz, aynı insanları televizyonda konuşurken duyuyor, kahroluyorsunuz. Ama en fazla insana ulaşan ve belki de en kötü etkiyi yapan gazeteler oluyor. Bir gün tercüme edilmiş, ne olduğu belli olmayan, ilaçların kötü olduğunu anlatan yazılar, diğer gün manşetten verilen, aileleri ürküten, çocukları aşısız, tedavisiz bırakan haberler... Son olarak da hemen her gazetede anne olduğu ve gazetede yazabildiği için diğer annelerden daha iyi bildiğini düşünen ve "boş verin uzmanlara, onlar söylüyor ama yapmazsanız bir şey olmaz" diyenler... Tüm bu yanlışların, düşüncesizliklerin bedelini eğitimsiz ve tedavisiz kalan çocuklar ödüyor, ödeyecekler. Bir kısmının olumsuz etkisini sonraları toplum ödeyecek. Ama gerçek sorumlular ne olacak? Şu anda elimden gelen sadece bunları yazmak. Gerçekten ilaçlar zararlı mı? Ve önerilere boş verip el yordamıyla mı çocuk yetiştirmeliyiz? Hadi birlikte bakalım...

ÇOCUKLAR HASTALANDIĞINDA
Bazen sadece ateşi çıkar, öksürür. Bir yanınız basit soğuk algınlığı der, bir yanınız endişelen i r . Uykusuz geceler, düşmeyen bir ateş, çaresizliğinizi arttırır. Doktora gidersiniz. Kan tahlili, film ne derse yaptırırsınız. Tek istediğiniz tanının konulup ilacının verilmesidir. Hatta çoğu kez doktora gelmeden, evdeki ateş düşürücüyü kullanmışsınızdır. Bilirsiniz ki ateş tehlikelidir. Bilirsiniz ki düşürülmelidir. Elinizde varsa, doğru olmasa da, daha önce iyi gelmiş olan antibiyotiğe bile başlar çoğunuz. İlaç çaredir, ilaç çözümdür. Bütün çocuklar benzer hastalıklarla büyür. Geçtiği an her şey unutulur, tekrarladığında yeniden yaşanır.

RUH SAĞLIĞI ÖNEMLİ
Ama bazı hastalıklar vardır ki, onları çocuklara yakıştıramayız. Kimi zaman bir kalp hastalığı, kimi zaman daha amansızı, bazen bir sakatlık, bazen kalıcı, bazen de onu bizden alacak olan. Yine de elimizden geleni yaparız. İlaçtı, ameliyattı, doktordu esirgemeyiz. Zordur anne baba olmak... Nedense çocuklara ruhsal hastalıklar yakıştırılmaz. Aslında büyüklerin kendileri için uzun süre akıllarına getirmedikleri, çevreden söylendiğinde hakaret gibi algıladıkları, saklamaya çalıştıkları ruhsal sorunların çocuklarda olacağını düşünmelerini beklemek, belki de gereksiz bir umuttur. Ama ruhsal hastalıklar vardır ve hemen hepsi, hatta daha fazlası çocuklarımızda da görülmektedir. Bununla kalmayıp tedavi edilmezse erişkin dönemde sürmekte ve tüm yaşamı etkileyen zorluklara neden olmaktadır. İnsanın sağlıklı olması demek, bedenen, ruhen ve sosyal olarak tam iyilik halinde olmasıdır. Bu çocuklar için de, erişkinler için de geçerlidir. Belki çocuğumuzun ruh sağlıyla ilgili bir sorunu olmasını engelleyemeyiz ama, depresyonunu, otistik bulgularını, dikkat sorununu görüp zamanında yardım alabiliriz. Çok farklı değildir aslında, nasıl karnı ağrıdığında, öksürdüğünde, burnu aktığında doktora götürürüz, yine aynı şeyi yapmamız gerekir. Nasıl çocuk doktoru ilaç, istirahat önerdiğinde uygularız, psikiyatristinin ilacını, eğitim önerisini de uygulamamız gerekir.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Sevginizi sınav başarısına bağlamayın   / 03-06-2006
 Yaşına göre hediye alın   / 27-05-2006
 Mutsuz mu depresyonda mı?   / 20-05-2006
 Okul değil, öğretmen seçin   / 13-05-2006
 Birlikte büyütelim   / 06-05-2006
 Aileler artık ruh sağlığı konusunda daha bilinçli   / 29-04-2006
 Yedikleri çocuğun gelişimini etkiler   / 22-04-2006
 Yanlış gazete haberleri aileleri etkiliyor   / 15-04-2006
 Evlatlık olduğunu saklamak doğru değil   / 08-04-2006
 Prematüre bebek kabusunuz olmasın   / 01-04-2006
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
ALİ POYRAZOĞLU
Helal olsun sizlere
Bu yıl İstanbul Tiyatro Festivali...
PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA
Zayıflama zamanı - 4
Dünya Sağlık Örgütü (WHO)...
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
'Bu çocuk iştahsız'
Meslek hayatım boyunca annelerden en...
Cinsellik denen okyanustan ilginç bir damla
Cinsellik denen okyanustan ilginç bir damla
Transamerica bir başyapıt olmayabilir. Filmin çeşitli klişelere...
Yürüyen Şato, Japon usulü bir Alis Harikalar Diyarında
Yürüyen Şato, Japon usulü bir Alis Harikalar Diyarında
Japon sinemasının artık dünya çapında bir sanatçı, hatta bir dâhi...
Türk mutfağının çağdaş yüzü
Tarihi fermanlar, padişah tuğraları ve Levent'e bakan aydınlık...
'Geri kalmış domates yok, ama insan var'
Amerika'da yaşayan, hazırladığı film müzikleri dünyanın önemli...
Ortadireğe limuzinli, helikopterli düğün
Tuncay Seyranlıoğlu adlı girişimci, Alibeyköy'de içinde kuyumcu, kuaför ve kafe...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.