Merkez Bankası'nın enflasyon verilerinde mevsimselliğin etkisini öngörememesi tartışma konusu oldu.
Merkez Bankası'nın, kısa vadeli faizlerin seyrini tayin ettiği enflasyon verileri tartışma konusu olmaya devam ediyor. Para Politikası Kurulu'nun, Nisan ayında faiz indirim kararı vermesinin ardından enflasyonun artışa geçtiğinin görülmesi, Mayıs ayında faizler sabit tutulurken enflasyondaki şok artışın devam etmesi, "Bir yerde hata mı yapılıyor, eksiklik mi var?" sorularını yoğunlaştırdı. Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz ise bu yöndeki eleştiriler karşısında, "Arkadaşlarıma güveniyorum. Güçlü bir araştırma ekibimiz var. Süreyya Bey'e (Serdengeçti)
hangi veriler sunulmuşsa şu anda bana da aynısı iletiliyor. O anda elimizdeki verilere göre karar alıyoruz" açıklamasını yapıyor. Merkez Bankası yetkilileri, eski Başkan Yardımcısı Fatih Özatay döneminde geliştirilen ekonometrik modelin gözden geçirilmesi gerektiğini savunuyorlar. Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) yeni endeksinin çok dinamik olduğuna dikkati çeken banka yetkilileri şunları söylüyor:
SORUN YENİ ENDEKS Mİ? "TÜİK'in yeni endeksinin mazisi 2 yıllık. 2 yıl seri, mevsimsellikten kaynaklanan etkileri anında görmeye ve kısa sürede tepki vermeye müsait değil aslında. Örneğin mayıs ayında işlenmemiş gıda ürünleri beklenenden öte etkiler veriyor. Bu noktaya daha fazla odaklanmak gerekiyor. Faiz artırım kararı alınırken enflasyon beklentilerindeki değişim de dikkate alındı. 9, 12, 15 ve 18 aylık perspektif ile anketlerden çıkan sonuçlar da analize katıldı. Bu karar, enflasyon üzerinde etkisini hemen, talepteki etkisini ise bir süre sonra ortaya koyacak. Kurun maliyetlere etkisi de önemli. Bugün gelinen noktadaki yeni fiyat düzeyi, sadece Türkiye'ye özgü düzeltme hareketi değil. Orta vadeli görünüm halen olumlu."
