kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   News in English
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
  » Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Oyunculuk yapmak tıpkı regl olmak gibi
Oyunculuk yapmak tıpkı regl olmak gibi
'Acele etmeyin büyüyorum'

Oyunculuk yapmak tıpkı regl olmak gibi

Ekşi Sözlük gibi anonim ve asabi bir ortamda bile Fikret Kuşkan için tek bir kötü yorum yok. Aksine onun için hep saygı yüklü cümleler dolu. "Bunun yanıtı hayat hikayemde" diyen Fikret Kuşkan, geçen ay Esquare dergisine kendisine ve oyunculuğuna ilişkin ilginç açıklamalarda bulundu. İşte Kuşkan'ın ağzından hayat hikayesi....

* Bana gösterilen sevgi ve saygının yanıtı, sanırım hayat hikayemde gizli. Herkes kadar sancılı bir çocukluk geçirsem de; ahlak ya da etik diyelim, benim bütün bedenime yayılmış olan bir şeydi. Benim duruşum beni yarattı. Belki taviz vermeyen, yuvarlak kelimeler kullanmayan bir adam olduğum için. Belki de hayata dürüstçe ve elimden geldiğince kaldığım yerden -kaç defa kafam patlarsa patlasın kaldığım yerden- devam ettiğim ve direndiğim içindir. Bence samimi buldular.

'SENİN MAYAN BAL'
*
Yaptığım her şey çok samimiydi. Belki tohumdan ileri geliyor, ben de düşündüm çok. Çünkü çok dürüst ve temiz bir ailede büyüdüm ben. Babamın ve annemin genleri çok sağlamdı o anlamda. Annem bana 'senin mayan, özün bal' derdi. 'Birilerininki gibi yoğurt değil. O yüzden korkma. Ne yaparsan yap kötü yapmayacaksın, ben bunu biliyorum' demişti. Sanırım ben de öyle yaptım. Mesela çöpçü olsaydım da işimi çok iyi yapan bir çöpçü olurdum. Sokakları pırıl pırıl yapmak için uğraşır didinirdim. İşte belki de bu yüzden seviliyorum.

* Neden hala bunalımlarla uğraşıyorum? Oyunculuğun temelinde yatan bir sıkıntı bu... Hamilelik dönemi duygusu, doğurganlık hissiyatı... Kadınlardaki regl durumu... Oyuncuların kadın erkek fark etmeksizin yaşadıkları içsel travma. Şu anda oynamakta olduğum bir karakter, hazırlanmakta olduğum bir başka karakter var. Onların bende izleri ve travmaları var. İçimde akıyorlar. Zaman zaman 'stop' düğmesine bassanız bile o gizliden gizliye doğal akışını sürdürüyor.

* İşini yapıp ortadan kaybolmayı seçen bir adamım ben. Çocukken de böyleydim. İşimi yaparım, sonra ortadan bir iki sene kaybolurum, kafama esince çıkıp bir şeyler yaparım, sonra yine çekip giderim. Mağarada yaşayan, ancak çok acıktığında çıkıp bir koyun kapıp yine mağaraya çekilen vahşi bir adama benzetiyorum kendimi ben.

'CESETLERİ TOPLAMALIYIZ'
*
Bir oyuncunun duruşuyla, hayat hikayesiyle, dünya görüşüyle de konuştuğunu öğrendim. Ben de bilmiyordum; zaman içinde yaşayarak öğrendim bunu. Çizgimden taviz vermeden, duruşumu bozmadan, arkamda hiç ceset bırakmadan yaşayarak... Bir arkadaşım demişti bunu bana: Arkanda ceset bırakma. O cesetler toplandığı zaman daha rahat uyunabiliyor gerçekten. Cesetleri ellerimizle gömmemiz, öpüp okşamamız, pamuklara yatırmamız gerekiyor. İşte o zaman çok huzurlu, dingin olabiliyorsunuz.

* Hayatın önemli gerçeklerini sokakta öğrendim ben. 20 yaşlarında bir abi gelmişti yanıma; 'Napıyon len?' dedi. 'Fındık fıstık satıyorum' dedim. Bir tane geçirdi bana, ben bir yana tezgah bir yana... Nerede durmam gerektiğini, nerede durulmayacağını işte orada öğrendim.

'KİNSKİ'YE HAYRANIM'
*
10 yıl sonrasını şimdiden görebiliyorum. Nasıl 20 yıl öncesinden bugünü görebildiysem... Eski tanıdıklarım bana 20 yaşında ne yapacağımı söylediysem onların hepsini yaptığımı söylüyor. 20 yıldır kendimi takip ediyor, tartıyorum. Öğretmen öğrenci gözüyle bakıyorum. Her yaptığım çalışmada da kendimi puanlıyorum. Performansım hep aynı olmuyor. Mesela '9' filminde kendime 100 üzerinden 75 vermiştim. 'Babam ve Oğlum' 85, 'Mustafa Hakkında Herşey' 80.

* En büyük oyuncular bile dışarıdan bir göze, yönetmenin onu yönlendirmesine ihtiyaç duyar. Oyuncu yükseltebilir, oyuncu düşebilir. Yönetmen balanstır, onu dengelemek zorundadır. Hayatımda en sevdiğim aktörlerden biri de Klaus Kinski'dir. Onun pençesinden yönetmen almak istediklerini alır. Benim de sinemadaki performansım yönetmenimle ilgili bir şey.

* 30 yaşında şunu keşfettim ben; bir oyuncu değil de bir bilim adamı olsaydım daha mutlu olabilirdim. Bu işi yaptığım için bu hayatı yaşıyorum. Sevdiğim için değil! Yoksa ben de tekneme binip kafama göre belgeseller çekmek isterdim. Bilim adamı olmak isterdim küçüklüğümden beri. Yoksa yaptığım hiçbir şey hata değil. Ama tiyatroyla tanışınca öbürü zor geldi belki de...
DİĞER GÜNAYDIN HABERLERİ
 Deprem korkusu yüzünden prefabriğe merak saldı
 Şengül BALIKSIRTI: Benim şöhretli bir insan olmam lazım!
 Ekrandaki ün sahneye yaradı
 Yerli Bonnie&Clyde'ın hayatı dizi oluyor
 ABD polisi 21 ay peşlerinden koşmuştu
 Halk ne diyor?
 Gamze Özçelik sunucu oluyor
 Sevgilisini patroniçe yaptı...
 İşadamı şarkıcı oldu karısı küplere bindi
 Khasfest 2006'da Hande Yener ve Benny Bennasi The Biz Rüzgarı
 Ünlü besteci Dimitri Şostakoviç CRR'de anılacak
 Ünlü DJ Tom Novy Türkiye'ye geliyor
 Cam ile tuval bu sergide birleşiyor
 Caz-fusion üçlüsü 'Atmosfer' Babylon'da
 Cumhuriyet paraları görücüye çıkıyor
 Aldatılan aldatılana!
 'Sanatsal Üretim' Pera Müzesi'nde tartışılıyor
 Titi'nin solmayan çiçekleri Galeri G-art'ta
 Azizname bugün CKM'de sahnede
 Dansçı ve koreograf Mark Tompkins'in performansı İstanbul'da
 Üstün yeteneklerin renkli dünyaları
 Elif Turan&Önder Focan Trio Nardis'te
 Önemli Telefonlar
 Asya Mutfağı'nın kokuları Boğaz'dan yükseliyor
 Berna Laçin ve Cihan Ünal 'Dönmedolap'ta
 Hafta sonu caz geceleri
 Mustafa Kemal'i seven üç kadının yaşamı
 Babylon'da Nil konseri
 'Bir Delinin Hatıra Defteri' 10'uncu yılında sahnede
 Anne ve çocuklara tenis turnuvası
 Dünya mutfaklarından özel seçmeler
 Kalamar ve ahtapot severlere
 Bu şarkı kaybettiğimiz cinsel kimliğimizin dışa vurumudur
 Yabancı hayranı daha fazla!
 İki aşk arası kafa izni alanlar artıyor
 Yeni Çıkanlar
 En çok dinlenen albümler (Yerli)
 En çok dinlenen albümler (Yabancı)
 POPSAV 2005'in en iyilerini ödüllendiriyor
 Gündüz kılıbık gece eli silahlı kabadayı
 Filmlerini yapmadılar kredi desteğini yaktılar
 Prensesler Osmanlı desenlerini seviyor
 Çinilerin dilini Nakkaş'ta çözün
 Özel tasarım vazolar
 Buzları bile parçalıyor
 Bu kampanya kaçmaz
 Hülyalı reklamlar yakında başlıyor
 Katlanır kulplu tencereler
 Annelere renkli nevresimler
 Arzum'da kampanya var
 Takımını seç hediyeni al!
 İçimde ona karşı hiç sevgi kalmadı
 Şiir Köşesi
 Naomi Campbell:Ben kişilik sahibi bir kadınım
 Eva Longoria sahneyi podyuma çevirdi
RAHŞAN GÜLŞAN
Lastik yüzlü Riccon'dan dünyada dört tane var
Riccon,...
HAKAN & UTKU
Bir işaret yetmez!
Türk televizyoncu-luğunda 'işaretli...
SEDA KAYA GÜLER
Bu otomobili hemen istiyorum
Bu yazının ana fikri şu;...
AYŞE TÜTER
Lezzet Güneşi
Çamfıstıklı hindi
Etleri derin...
Şehir efsaneleri doğru mu?
Şehir efsaneleri doğru mu?
Doğum kontrol haplarının cinsel isteği azalttığı, yumurtalıkta kist...
Akupunkturdan sonra çok kilo aldım
Akupunkturdan sonra çok kilo aldım
Ben, 17 yaşında, 1.68 cm. boyunda, 70 kg ağırlığındayım. Çok fazla...
Dadılıktan kurtuldu!
Dadılıktan kurtuldu!
İrem Tuncalı, eşi Emre Muratoğlu'nu Mori'deki ortağı Ari Duek...
Modacı da 'pişti' olursa!
Modacı da 'pişti' olursa!
Kadınların korkulu rüyası olan 'bir örnek giyinmek' artık...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.