|
|
Sarp'ı o kadar beğendim ki 'Evli misin?' diye sormadım
Sinema sanatçısı Nur Sürer ile '16 Haziran Örgütü'nün lideri olduğu gerekçesiyle 13 yıldır yargılanan ve geçtiğimiz ocak ayında müebbet hapse mahkûm olan Sarp Kuray, evlerinin kapısını ilk kez GÜNAYDIN'a açtı "Cezaevi yolu görünürse, mahkûm aileleri gibi gerekeni yaparım" diyen Sürer, bir dönemler 'skandal yaratan' ilişkisini ise içtenlikle özetledi: Sarp'ı o kadar beğenmiştim ki "Evli misin?" diye sormayı unuttum!.
Adı Sarp Kuray... Ankara eski valilerinden Enver Kuray'ın oğlu... Yassıada Mahkemeleri Başsavcısı Altay Ömer Egesel'in yeğeni... Ordudan ihraçla neticelenen 69 Subay Bildirisi'nin mimarlarından biri... Deniz Gezmiş, Mahir Çayan, Hüseyin İnan gibi 68 kuşağı öğrenci hareketi liderlerinin dava arkadaşı... Ve sonra, yasa dışı Partizan Yolu örgütünün lideri... Ve eylemler, ve cezaevleri, ve Avrupa'daki sürgün günleriyle akıp giden bir hayat öyküsünün sıra dışı aktörü... Türkiye'ye dönüşün ardından batık Türkinvest'in Yönetim Kurulu Üyesi... Eski eşi Ayşe Emel Mesçi'nin televizyonlarda öfkeli bağrışlarla Türk halkına anlattığı bir boşanma öyküsünü takiben, bugün oyuncu Nur Sürer'in eşi... Nur Sürer'in, 13 yıllık yargılama süresince önce beraat eden, sonra 12 yıl ve 12 yıl 6 ay hüküm giyen ve Yargıtay'ın ikinci bozma kararının ardından müebbet hapse mahkum edilen eşi...
* Öykünüz hayli karışık... Hayatınızda, illegal yaşamdan önce-illegal yaşamdan sonra, sürgünden önce-sürgünden sonra şeklinde adlandırabileceğimiz dönemler var... Fakat gelin, biz röportajımıza Türkiye'ye girdiğiniz 1993 yılından itibaren başlayalım. Ülkeye dönüşünüzün ardından iki şekilde medyada yer aldınız. Birincisi, Türkinvest'in patronu Nasrullah Ayan'la dostluğunuza ilişkin haberlerdi. İkincisi, eşinizden gürültülü patırtılı bir şekilde boşanmanız ve Nur Sürer'le evlenmeniz... Neydi bu ilişkilerin denklemi? Nasrullah ile başlayalım: Nasrullah, geçmişte örgütümüze hizmet etmiş genç bir arkadaştı, bana da çok yardımı olmuştu... Zor günlerimde delikanlı davranmıştı... Ve ödeşme vakti gelmişti... Bakın, Türkiye'ye dönmeden önce, Nasrullah ile artık örgüt hukukumuz kalmamıştı. Buna rağmen, Türkiye'ye dönmek istediğimi ve yardıma ihtiyacım olduğunu söylediğimde, aradan yıllar geçmiş olmasına rağmen atladı ve yanıma geldi. Dedim ki, "Şimdi örgüt hukukunu yırtalım ve yeni bir nizam yapalım. Bu yeni nizamda, benim bazı ihtiyaçlarım var. Bunları karşılarsan, yardımlarını karşılıksız bırakmam..." O, o gün bana verdiği bütün sözleri yerine getirdi. Onun başı sıkıştığı zaman da, jest yapma sırası bana gelmişti.
KİRAMIZI DÜZGÜN ÖDEYEMEDİK!
* Öyle bir jest yaptınız ki, uğruna kurşunların karşısında durdunuz! Evet... Vurulduğum gün, ofisin alt katında bir takım adamlar vardı ve o adamlar, Nasrullah'ı vurmak üzere üst kata çıkıyordu. Eğer bu kişileri göğüslediysem, demek ki görevimi yerine getirmişim.
* Kurşunlar size isabet etti ve bu olayın ardından 'mafya' söylentileri kesilmedi! Nur Hanım, peki bu 'mafya' söylentilerine siz nasıl tepki veriyorsunuz? Nur Sürer: Arada bir kocama, "Mafya olsaydın da, evimizin kirasını doğru düzgün ödeyebilseydik" diyorum. Bir ara ekonomik olarak o kadar kötü duruma düştük ki! O nedenle, bu 'mafya' sözlerine acayip sinirleniyorum. Onun için Sarp'a, 'Bu yazılanlara karşı dava aç' diyorum.
* Peki bugün, uğruna vurulduğunuz Ayan'ı nasıl değerlendiriyorsunuz? Şımarık bulduğum tarafları var!.. Parayla oynayan adamlar, biraz şımarıyor tabii ki!.. Benim tanıdığım o genç Nasrullah'ta, devrimci ruh ağır basıyordu. Ben de o yönünü seviyordum. İşadamı damarından ise pek hoşlanmıyorum. Ancak daha önce yaptığı hizmetleri de reddetmiyorum.
SANKİ MUTLU BİR YUVA VARDI!
* Gelelim Nur Sürer ile evliliğinize... Önce Ayşe Emel Mesçi ile evlendiniz. Ardından bu evlilik kanuni olarak bitmeden Nur Sürer'le beraber oldunuz... Ve tüm bunlar, medyada hayli patırtı kopardı. Bunlar imajınızı yaralamış mıdır? Kuray: Tabii çirkinlik olmuştur. Bitmiş bir ilişkiydi bu... Bunun, yaygara edercesine ve yanlış bir şekilde gündeme taşınması bizi olumsuz etkilemiştir. Sanki mutlu bir yuva var da yıkılıyor gibi bir imaj yarattılar!.. Benim Ayşe Emel Hanım ile 1983 yılından beri ilişkim olmamıştır. Fransa'da ayrı evlerde oturduğumuz bilinir. Ne var ki, Avrupa'ya çıkış sürecinde sorumluluğum olduğunu düşündüğüm için, Avrupa'da bulunduğu süre içinde oyunu bozmamışımdır!..
* Nur Sürer'e soracağım; Sarp Kuray'ın evli olduğunu bilseydiniz, beraber olur muydunuz? Sürer: Sarp'la, Halil Ergün'ün seçim kampanyasında tanıştım. Onu o kadar beğendim ki, zaman içinde onunla birlikte olmak istedim. Doğrusu, evli olup olmadığını sormayı da unuttum. O da ilgili davrandığı için, "Herhalde bekâr adam" diye düşündüm. Birlikte olduk... Ve skandal oldu... Bakın, o dönemde, beni bile sinema içinde varolduğum çizginin dışında göstermeye çalıştılar. 27 yıldır sinemanın içindeyim... Hiçbir zaman, bu anlamda gündeme gelmemiştim. Ben, sadece çalıştığı sürece konuşabilen bir insanım. Aslında çalışırken bile röportaj vermeyi pek sevmiyorum. Bu anlamda çok üzüldüm... Böyle gündeme gelmek istemezdim. Tabii bu zor dönem, bana bir şey yazmadı. Gelgelelim Sarp'ın kişiliğine dair olumsuz bir takım kanaatlere yol açtı. Sarp'ı, bu sözlerle zayıflatmaya çalıştılar. Oysa ben tam tersini beklerdim. Uzun süre bir ev paylaşılmış, iki çocuk var. "Daha sorumlu davranılmalı" diye düşünürdüm...
İREM BARUTÇU - Haber Merkezi
|