kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
   Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kitaplar anne babayı suçluyor
Kitaplar anne babayı suçluyor
Sihirli Mozart çocuklarla buluşuyor!
Annelere dört nefis albüm
Nerede Ne Var?

Kitaplar anne babayı suçluyor

Bizim evde "hayır" sözcüğünün hiçbir anlamı yok, bir kulaktan girip diğerinden çıkıyor! Hatta ebeveyn tarafından söylendiğinde, çocuk "hayır"ı duyduğu an bir saniyeliğine taş keser numarası yapıp sonra bunu söyleyen kişinin gözlerinin içine dik dik bakıyor, ardından da "hayır"a neden olan işlerini büyük bir kararlılıkla, hatta biraz öncekinden daha emin tavırlarla sürdürüyor. "Hayır" sözcüğünü farklı farklı tonlamalarda söylemeniz de bir işe yaramıyor, isterseniz uzaklardaki bir dağın arkasında biri varmış gibi bağırın, yine de bir şey değişmiyor. Bu noktaya nasıl geldik bilemiyorum...

OKUMAM DA İŞE YARAMADI
Çocuk eğitimiyle ilgili bazı kitaplar ebeveyni suçlar haldeler. Ebeveynler eğitimsiz diye bas bas bağırıyorlar, bu yüzden de çocuklarımıza gerekli eğitimi veremiyormuşuz. Tuğla kalınlığında okul kitapları bitirdim ben, üstelik psikoloji eğitimi aldım. Yetmedi, yüksek lisans yaptım. Hem de iletişim alanında, dolayısıyla işin en basit yanını, yani doğru iletişim kurmayı biliyor olmam lazım değil mi? Ayrıca da dünyanın çocuklarla ilgili yazılmış neredeyse bütün kitaplarını ve de çocuklar için yazılmış olanları da okudum. Ama işte, "hayır" dediğimde beni dinleyen yok. Başka ne diyor bazı kitaplar? Ebeveynler çocuklarını çok şımartıyor. Yani ne oluyor? Hepimiz çocuğa endeksliyoruz kendimizi, hayatımızın onun etrafında dönmesine izin veriyoruz. Ve denildiğine göre çok büyük bir hata yapıyoruz. İyi ama; ben hayatımdaki bu küçük insanın varlığından hakikaten çok mutluyum ve de tabii ki hayatımı ona göre şekillendiriyorum. Eğer böyle yapmasam asıl o zaman hayatımda aksamalar olacaktır, öyle değil mi? Kitaplar böyle emir verir gibi bizi suçlayıp maalesef çarenin ne olduğunu asla söylemiyorlar. Yalnızca şu ilkel önerilerle yetiniyorlar; fazla oyuncak almayın, her dediğini yapmayın. Ama olay şu ki; sanki bir şablondan bahsediyor bu tip kitaplar. Çocukların hepsinin ayrı birer derya olduklarını ve asla bir şablonla ifade edilemeyeceğini hesaba katmayan bir tavır bu.

KIZIMLA BAŞA ÇIKAMIYORUM
Başka ne diyorlar? Diyelim çocuğunuz bir şey için tutturuyor. Mesela bizimkisi ısrarla benim kolye ve yüzüklerimi istiyor. Ben ne yaptım? Nuh nebiden kalma boncukları falan bir kutuya doldurup bizimkine verdim; böylelikle onun da kendisini özel hissetmek için bir nedeni oldu. Şimdi doğruya doğru, en akıllıca işi yaptım, güya kendi değerli mal varlığımı kurtardım. Yani öyle sanıyordum. Bizimkisi kendi özel kutusundakilerle bir süre oynadı ve sıra benim kutuya geldi yine. Ne oldu yani? Döndük dolaştık, aynı noktadayız. Ve cidden "istiyorum!" diyerek kimi zaman tutturmakta. Kitaplar bize ne diyor? Olaya uzaktan bakın. Yani, görece değil, sahici bir kavram olarak uzaktan bakmak, araya yarım metre koyarak olayı dışarıdan inceliyor(muş) gibi yapmak. Bir deneyin bakalım ne olacak? Ben denedim, hiçbir şey olmuyor. Başka ne diyorlar? "Bu isteğinin mantıklı olmadığını söyleyin." Aman Tanrım, bu ne güzel öneri, yüzyıllardır herkes bu tümceyi duymayı bekliyordu. Yemekten önce gazoz mu içmek istiyor, kendini yerden yere mi atıyor? Şöyle deyiverin; "Ama önce yemeğini yemelisin. Yemek senin için faydalı vitaminler içeriyor. Gazozu ancak yemekten sonra içebilirsin." Yani ne diyeyim, her kitabı okuyorum ama çoğunlukla da okuduklarıma fıkra kitabı muamelesi yapıyorum. Yatmadan önce biraz neşelenmek, gülmek, gülmekten yorgun düşüp de hemen uykuya dalmak için ideal oluyorlar.
DİĞER YAŞAMA DAİR HABERLERİ
 Soğukta kalan sokak hayvanlarına destek
 Yolunu şaşıran balina müzelik oldu
 Karımı boşanmaya ikna edin doktor çünkü ben eşcinselim
 Sosyetenin beş yıldızlı hamam sefası
 Kışla baş edebilirsiniz
 Hastanelere oyun odaları açılıyor
 Keçeyi yeniden tanımlıyorlar
 Kirpiklerinizdeki mucize
 Stil saat
 Stil
 Rüyalar Oteli'nde Siyah Beyaz bir film
 Satır Arasında Kalanlar
 Callas hakkında her şey
 Sazdan caza Ajda
 Müziğin 'ağır' işçileri geliyor
 Keşmir karda kışta hayatta kalmaya çalışıyor
 Tophaneli sirtaki kralı belgesel oldu
 Angelina Jolie'nin dudaklarının sırrı
 Çocuklar alışveriş merkezlerine bayılıyor
    Cumartesi Yazarlar
    Güncel
  » Yaşama Dair
    Sinema
    Gurme
PROF. DR. ERDEM YEŞİLADA
Ginseng'in yan etkileri, zararları
Geçen hafta gerçek...
PROF. DR. BENGİ SEMERCİ
Çocuklara hayır demek gerçekten zor
"Ah, ben ona hiç...
İsrail ve Filistin: Acının uzaktan akrabaları
İsrail ve Filistin: Acının uzaktan akrabaları
Spielberg'in Münih filmi, hüzünlü bir hikaye anlatsa da taraflara...
Günde 7 milyon kişi dışarda yiyor
Endüstriyel mutfaklarda pişen yemekler ile...
Rakının mezesi sohbettir
Ünlü oyuncu Selda Alkor, özel günlerinde rakı içmeyi sevdiğini...
Çin astrolojisinde 2006 köpek yılı
Mülk ve hakların sağlam bir koruyucusu olan köpek, bu yıla güvenlik ve düzen...
İki ters bir düz örün keyfiniz yerine gelsin
Örgü trendi tüm dünyada giderek yayılıyor. Uzmanlar bu uğraşın psikolojik...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.