Ve Bakan "Şah" dedi
Futbol Federasyonu seçimlerinde çok tuhaf bir satranç oynanıyor. Bilindiği gibi klasik satranç iki kişiyle oynanır. Ancak şu günlerde Türk futbolunun satrancı 7-8 kişilik. Spordan Sorumlu Devlet Bakanımız Sayın Mehmet Ali Şahin CNN Türk'te çok cesur; cesur olduğu kadar da keskin açıklamalar yaptı. İlk hedef Haluk Ulusoy idi. Hakkında Başbakanlık Teftiş Kurulu'nun önemli dosyalar hazırladığı Ulusoy'un başkanlığa aday olmasını doğru bulmadığını söylüyor, sonra da Kulüpler Birliği'ne yükleniyordu. Kulüpler Birliği'nin bir tek kişiyi, yani eski Başkan Haluk Ulusoy'u desteklemesini anti-demokratik bir karar olarak niteliyordu. Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı ve Ankaraspor Onursal Başkanı Melih Gökçek, "Başbakan Tayyip Erdoğan, Ulusoy'un başkan olmasını istiyor" derken, Başbakan'a yakınlığıyla bilinen Levent Bıçakcı Federasyonu'nun ikinci adamı Hasan Doğan, "Ben artık yokum; kenardayım" mesajını veriyordu. Bütün bu olaylarda Fenerbahçe kulübü ve Aziz Yıldırım tribünlerde oturup, olanı biteni seyredip, hiçbir şeye karışmazken, Galatasaray Başkanı Özhan Canaydın ise herkesle görüşüp olayların içinde bulunuyordu. Ne de olsa Kulüpler Birliği Başkanı idi.
FUTBOLUMUZ KAOS İÇİNDE Türk futbolundaki tüm dengeler, Bakan Mehmet Ali Şahin'in uzun yıllar tartışılacak son hamlesiyle değişiverdi. Ulusoy ve Kulüpler Birliği'ne "Şah" dedi. Tıpkı satrançta yılların dünya şampiyonu Gary Kasparov gibi. Öyle bir hamle ki rakip ne yaparsa yapsın, ne karar verirse versin yıpranacak ve kaybedecek. Şimdi, Ulusoy geri çekilse millet "Bakan'dan ve dosyalardan korktu, seçime girmedi" diyecek. Seçime girse aynı millet "Helal olsun Ulusoy'a. Bakan'a rağmen adaylıktan kaçmadı" diye konuşacak. Ama Bakan'a ve dosyalara rağmen aday olmak hele hele başkan olmak, uzun vadede ne getirir ne götürür bunu deneyimli bir Türk vatandaşı çok iyi bilir. Ulusoy'un kararı ne olursa olsun yine kendisi üzülüp, kendisi zarar görecek. Bu tabloyu bundan bir hafta önceki Taban Birlikleri toplantısında Türk futbolunun duayenlerine söylemiştim. Ama sözlerime itibar etmediler.
YARIM AĞIZLA SÖYLÜYORUM Aynı ikilem Kulüpler Birliği için de söz konusu. Başka bir adayı destekleseler "Bakan'dan fırçayı yediler, karar değiştirdiler" denecek. Kararlarında ısrar etseler, Bakan'a kafa tutan anti-demokratik bir grup olarak anılacaklar. Parçalansalar bu sefer de spor kamuoyu onları "Bakan'dan korkanlar ve Bakan'a posta koyanlar" diye kamplara bölecek. Sonuçta nereden bakarsanız bakın Türk futbolu daha seçim öncesi büyük bir kaosun içine girdi. Çok sevip saydığım ve uzun yıllar başkanlığımı yapmış olan Şenes Erzik'e aylardır "Aday ol; göreve talip ol" diye yazı üstüne yazı yazıyorum. Ama tablo eskisinden çok farklı. Türk futbolunu seven insan, şu an için Erzik'in göreve gelmesini ister. Ben hem Türk futbolunu hem de Erzik'i çok seviyorum. Ve onu seven bir insan, bu tabloda göreve gelmesinin uzun vadede Erzik'e de büyük zararlar getireceğini bilir. Bugünden sonra "Sevgili Erzik göreve derken" yarım ağız söylüyorum. Çünkü biliyorum ki aday da olsa, üzülse de çok sıkıntılı günler onu bekliyor.
|