kapat
   
SABAH Gazetesi
 
   Son Dakika
  » Yazarlar
   Günün İçinden
   Ekonomi
   Gündem
   Siyaset
   Dünya
   Spor
   Hava Durumu
   Sarı Sayfalar
   Ana Sayfa
   Dosyalar
   Teknoloji
   Emlak
   Otomobil
   Detaylı Arama
   Arşiv
   Etkinlikler
   Günaydın
   Televizyon
   Astroloji
   Magazin
   Sağlık
   Cuma
   Cumartesi
   Pazar Sabah
   İşte İnsan
   Sinema
   20. YILA ÖZEL
   Turizm Rehberi
   Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Turgay Noyan @ SABAH
 

Okyanuslar ve denizciler

Bugün Türkiye'de hemen hemen tüm amatör denizcilerimizin bu uğraşa yönelmesinde Sadun Boro'nun büyük katkısı vardır. Sadun Boro sadece yelkenliyle dünya turu yapan ilk Türk denizcisi olmakla yetinmemiş bu yolculuğun notlarını seyahati boyunca Hürriyet gazetesinde yayınlamış daha sonra da 'Pupa Yelken' adlı kitabında toplayarak insanımızın faydalanması için yayınlamıştır. 'Pupa Yelken' bu özelliğiyle Türk amatör denizciliğinin bir numaralı yayınıdır. Ve geçtiğimiz yıllarda Osman Atasoy'un "Uzaklar" ve Hülya Leigh'nin Okyanusta bir Türk Kızı" adlı kitapları yayınlanıncaya kadar da bu tür başka bir eser de yazılmamıştır. Ben ilk yelkenlimi Boro seyahate çıkmadan önce almıştım. Ama onun notları ve kitabı bana denizleri daha bir başka sevdirdi. Bugün Rahmi Koç, Aglim- Hatta Sür, Hakan Öge, Ekrem İnözü, Ayça- Levent Kirişçioğlu ve Nilgün Ali Gündüz adlı Türk denizcileri yelkenle dünya turu yapıyorlar. Ayrıca Yeşim- Tonguç Tokol çifti de Eralp Akkoyunlu'nun Yosun adlı teknesini Pasifik Okyanusu'ndan Türkiye'ye getiriyor. Bu isimlerin hangisiyle konuşursanız konuşun mutlaka Sadun Boro ve Pupa Yelken'den ne kadar etkilendiklerini söyleyeceklerdir. Okyanuslar ve denizciler... Belki daha uzak olduğu için bana Pasifik Okyanusu inanılmaz derecede etkileyici ve gizemli geliyor, düşünmeden edemiyorum; Haydi bizim denizlerimizi biliyoruz, ama dünyanın yaklaşık üçte birini kaplayan bu ummanda çok yakın zamanlara kadar ilkel şartlarla denize çıkan insanların ataları bu işi nasıl yaparlardı. Keşifleri kimler gerçekleştirdi? Bu ay yayın hayatına başlayan dünyanın en önemli dergilerinden GEO'yu okurken tüm bu sorularımı cevaplayacak ilginç bir yazıyla karşılaştım.

BİLGİLERİ ÇOK
"İnsanoğlunun denizle imtihanı" başlıklı araştırma yazısında yaklaşık 3.500 yıl önce Polinezyalılar'ın atalarının ilk kez denize açıldıkları anlatılıyor. Biz denizciler için ilginç olan nokta ise taş devri imkanlarıyla denize açılan bu insanların mükemmel düzeyde denizcilik bilgisine sahip olmaları. sİşte size dergide çizimlerle anlatılan denizcilik tekniklerinden birkaç enteresan örnek: Bulutların şeklinden ilerde bir ada ya da kara parçası olup olmadığının tespiti: Yükselen karakteristik hava akımları adalar üzerinde karakteristik bulutlar oluşturur. Bunlar ya sivri ucu adayı işaret eden üçgen ya da devasa kaşlara benzeyen oluşumlar şeklindedir. Dalga şekillerinden civardaki ada olup olmadığının tespiti: Solugan dalgalar bir adaya çarptıklarında yarım daire biçiminde geriye yansırlar. Böylece üst üste geçen dalgalar oluşur. Denizde geniş baklava desenleri bunun net belirtisidir. Yönlerini nasıl tayin ediyorlardı? Polinezyalı denizciler geceleri belirli saatlerde gökyüzünde beliren takımyıldızlar sayesinde yollarını bulurdu. Bir örnek; Kaptan gemisini Akrep takımyıldızındaki Antares'i sol pruvada, Güneytacı takımyıldızını ise yelken direğinin sağ çarmıhında olacak şekilde tutuyor. Rota güneydoğu!..

ON İKİ GÖVDE VAR
Polinezyalılar o zamanlarda da atamaran kullanıyorlarmış. İnsanoğlu'nun Pasifik Okyanusu'na yerleşmesi ise binlerce yıl sürmüş ve üç hamlede gerçekleşmiş. Homo Sapiens 60 bin yıl önce Asya'dan Avustralya ve Yeni Gine'ye ilerlemiş. Öncü Papualar, Bismark Takımadaları'na kadar ulaşmışlar. Sonra Tayvan'dan çıkan Lapitalar Tonga'ya gelmiş. Bunlar bugünkü Polinezyalılar'ın ataları. Polinezyalılar'ın bugün bile kullandıkları ve birbirine bağlı olarak "katamarandaki gibi 2 değil" 12 gövdeden oluşabilen "Lakatoi"ler 200 deniz mili uzaklıktaki bölgelere yelkenle mal taşıyorlarmış. 21 yüzyıl ve bir yerlerde insanlar yelkenle ticaret yapabiliyorlar. Doğrusu oraları görmek, onlarla birlikte yelken basmak isterdim. Şimdilik elimizden gelen dergiyi okuduktan sonra gözleri kapayıp tüm bunları hayal etmek. O bile keyifli...

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Boatshow'a beklerim   / 18-12-2005
 Gelişime ayak uydurmak   / 04-12-2005
 Dar alanda kısa tartışmalar   / 27-11-2005
 Yelken ve teknoloji   / 20-11-2005
 Van'a bir yelkenli gidiyor   / 13-11-2005
 Okyanuslar ve denizciler   / 06-11-2005
 Yarışanlar değil, ülkemiz kazanıyor   / 30-10-2005
 Deniz subayının izinde   / 23-10-2005
 Çam sakızı kaptan armağanı   / 16-10-2005
 İsteyince oluyormuş   / 09-10-2005
    Pazar Sabah Yazarlar
    Güncel
  » Hobi
    Röportaj
    Gurme
    İyi Yaşa
GÜNTAY ŞİMŞEK
Üsküdar ve havada yasak aşk
Kısa süre önce İstanbul...
TURGAY NOYAN
Denizlerde alt-üst kimlik tartışması
Fethiyeli Aglim...
Bangladeş yetimhaneleri-ne Türk modeli
Bangladeş yetimhaneleri-ne Türk modeli
Türk ve Bangladeşli gençler, kendi sivil toplum kuruluşları...
Terapistim yok koçum var
Terapistim yok koçum var
Son yılların gözde mesleği "koçluk" giderek yayılıyor. Elmas Genç ise...
Oğlumun intiharına saygı duyuyorum
Gazeteci Zülfikar Doğan, Almanya'da trenin altına atlayarak intihar...
Ölümünden beni sorumlu tuttular
Gazeteci Zülfikar Doğan'ın Güneş Gazetesi yazarı eşi Duransel Doğan:...
820 Ali işte, 134 Zeynep sokakta
İstanbul'da 19 bin çocuk kayıt yaptırdığı halde okula devam edemiyor.
Oğlanlar okula kızlar işe
İstanbul'da okula gitmeyen çocukların önemli bir kısmı zorunlu göçle...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.