Versace Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Santo Versace, ''İstanbul'un içinde büyük bir enerji var. Moda yaratmak için enerji burada mevcut'' dedi.
Versace, Uluslararası Perakende Konferansı'nın ''Marka olmak, Versace Olmak'' konulu oturumunda yaptığı konuşmada, Versece'nin öyküsünü anlattı. Gianni Versace'nin daima terzilikle uğraştığını, annesinin de desteğiyle mesleğini geliştirdiğini belirten Versace, zamanla seyahatlere çıkarak tecrübe edindiğini, moda devleriyle ilişkiye girdiğini kaydetti.
Bir süre sonra Versace'nin özel bir
koleksiyon hazırlamaya başladığını anlatan Santo Versace, Versace'nin 1972 yılında Milano'ya gittiğini ve bir daha dönmediğini söyledi.
Gianni Versace'nin tasarım ile kendi yolunu seçtiğini, işini geliştirmeye başladığını anlatan Santo Versace, Versace'nin 1976 yılında stilistlik üzerine kurulan ilk firma olduğunu söyledi.
Santo Versace, 1978 yılında erkek modası üzerinde çalışmaya başladıklarını, 1980'lerin sonunda ise satış mağazalarının ortaya çıktığını anlattı.
Gianni Versace'nin güzel şeyler yaptığını dile getiren Versace, ianni ile birçok starın tanışmak istediğini, Gianni'nin yarattığı giysiler sayesinde bu kişilerin yıldız olduklarını, Gianni'nin iletişimde mükemmel bir insan olduğunu kaydetti.
Gianni'nin geçen asra izini bıraktığını belirten Versace, 'Gianni'nin doğması İtalyan rönesansı gibidir. Bunu aşkla yaptı. Ancak böyle başarılı olunur'' diye konuştu. HER ŞEY YARATICILIKTAN GEÇİYOR
Her şeyin yaratıcılıktan geçtiğini, tüccarların da yaratıcı olması gerektiğini anlatan Versace, başkalarından önce keşfetmenin önemine değindi.
Ayrıca moda da eğitimin de önemli olduğuna işaret eden Versace, şöyle devam etti: ''Devamlı öğrenmek gerekir. Yenilik çok önemlidir. Bu işi yapmak için çok büyük tutku gerekir. Çok enerjiye sahip olmak gerekir. İstanbul'a 1983 yılında gelmiştik çok güzel günler geçirdik. Son olarak 1997 yılında geldim. İstanbul'un içinde büyük bir enerji var. Moda yaratmak için enerji burada mevcut.''
Türkiye'nin İtalya ile çok yakın ilişkileri bulunduğunu belirten Versace, ''İtalya ve Türkiye kardeş iki ülke. Türkiye'yi kendi evim gibi hissediyorum. İtalya'da güneydeki insanlar hor görülüyor. Köylü gibi görüyorlar. Ben bununla övünüyorum. Akdenizli olmayı tercih ediyorum'' diye konuştu.
İtalya'nın modadaki başarısının İtalyan kültürüne bağlı olduğunu dile getiren Versace, İtalyanların el sanatları konusunda da başarılı olduklarını anlattı.
TÜRKİYE İTALYA'NIN 10-15 YIL ÖNCEKİ HALİ GİBİ
Türkiye'nin İtalya'nın 10-15 yıl önceki hali gibi gördüğünü dile getiren Versace, Türklerin İtalyanların kötü alışkanlıklarını örnek almadan, inceleyerek yol alması gerektiğini belirtti.
Türkiye'de büyük bir enerji ve kapasite gördüğünü ifade eden Versace, ''İtalya'nın yanına kolaylıkla varacaktır. İtalya'nın ardından Türkiye geliyor. İtalya seviyesine gelecektir'' dedi.
Türkiye'yi dost bir ülke olarak gördüklerini belirten Versace, Avrupa'da kendilerinden başka ülkelerin de Türkiye'yi AB içinde görmek istediğini söyledi. İstanbul'un bir Avrupa şehri olduğunu, büyük bir enerjisi bulunduğunu ifade eden Versace, İtalya'da ve Roma'da bu enerjiyi göremediğini, bu genç nüfusun Avrupa için çok faydalı olacağını anlattı. Versace, Avrupa'nın Türkiye'nin enerjisine ihtiyaç duyduğunu dile getirdi. SORULAR
Versace, konuşmasının ardından gazetecilerin sorularını da yanıtladı. Versace, Türkiye'nin enteresan, ilginç bir pazar olduğunu daha fazlasını da yapabileceğini söyledi.
Türkiye'ye yatırım yapıp yapmayacaklarının sorulması üzerine Versace, ''Gianni Versace'nin ölümün ardından açılan mağazamız daha sonra kapandı. Böyle bir yatırım yapmayı düşünüyoruz, bunu Türk çalışanlarıyla yapmayı istiyoruz'' dedi. Versace, Türkiye'deki en şaşırdığı durumun, ülkenin genç nüfusu olduğunu söyledi.
Versace, ''Türkiye'nin bu enerjisini nasıl kullanması gerekir?'' şeklindeki soruyu ise ''Önce işi tutkuyla yapmak gerekir. Yaratıcılık,eğitim, yenilik, organizasyon, ve işi sevmek çok önemli'' dedi.Versace, Türk stilistlerin Türk kültürünü yansıtarak kökleriyle dünyaya açılması gerektiğini, gerisinin geleceğini belirtti. Versace, Türkiye'nin en iyisini yaptığını ve buna devam edeceğini dile getirdi.
PERAKENDE GÜNEŞİ ÖDÜLLERİ
Etkinlik kapsamında Perakende Güneşi Ödülleri de sahiplerini buldu. Maksimum Özel Ödülü, Migros CRM Uygulamalarından dolayı Kına Demirel'e verildi. En Başarılı Profesyonel Yönetici Ödülü'nü Tepe Home Genel Müdürü Hanifi Arabacı ve Olivium Genel Müdürü Orhan Murat İzci, Perakendeye katkı ödülünü Boyner Holding Yöneticisi Serdar Sunay, Yaşam Boyu Başarı Ödülü'nü de Mustafa Taviloğlu aldı.