|
|
|
|
|
|
Resimler canlanacak gibi
10 yıl önce bir festivalde tanışan ve son dört yıldır da çalışmalarını birlikte sürdüren ikili, birlikte çalışma nedenlerini sanata bakışlarının aynı olmasıyla açıklıyor. İkisinin de tuvali bir kaldırım ya da yol kenarı. Zaman zaman da bir kilisenin duvarı ya da kubbesi. Kiliselerde çalıştıklarında, ünlü ressamların tablolarını tebeşirle çizen ikili; sokaklardayken hayal güçlerini tamamen serbest bırakıyor.
YAĞMURLA SİLİNİYOR Çoğu zaman büyük şirketlerden teklif alarak resim çizdiklerini söyleyen Stader, şimdiye dek 200 civarı resim yaptığını söylüyor. Sanatçıların en çok canını sıkan şey ise, resimlerini bekleyen hazin son. Çünkü tüm bu resimler yağmur yağar yağmaz siliniyor. Dolayısıyla, yaptıkları her resmi fotoğrafını çekerek ölümsüzleştiriyorlar. İkili, kullandıkları pastel tebeşirleri çoğu kez kendileri üretiyor. Bunun nedeni çok fazla sayıda tebeşir kullanmaları. Örneğin 26 metrekarelik bir alana yapılacak resim için 22 ile 50 arasında tebeşir kullanıyorlar. Resimlerin birçoğunun üç boyutlu olması da işlerini zorlaştırıyor. Yaptıkları üç boyutlu resimler o kadar başarılı ki, kaldırımdaki resimlerin canlı olduğunu düşünmek işten bile değil.
20 YIL ÖNCE DOĞDU Tebeşir sanatı, bundan 20 yıl önce İtalya'da ortaya çıktı. Bugünse sadece Avrupa'da 200 tebeşir sanatçısı bulunuyor. En büyük ilgiyi doğduğu ülkede görürken; Fransa, Almanya ve İngiltere'de de bu sanat hızla gelişiyor. Gün geçtikçe daha da popülerleşen bu sanat dalında, Stader'le Müller'in yine de ayrı bir yeri var. Çünkü Stader, 1985'te Nümberg'de yaptığı 'Endzeit' adlı eserle Guinness Rekorlar Kitabı'na girmeyi başardı. İki sanatçı da şu an 'Usta Madonnara' olarak anılıyor.
|
|
|
|
|
|
|
|
|