Bolu Tüneli'nin iki ucu nihayet birleştiriliyor...
Temeli 14 yıl önce atılan, Bolu Tüneli'nin iki ucu Erdoğan'ın katıldığı bir törenle birleştirilecek. 1 milyar dolarlık projenin 2006 yılı ortasında bitmesi bekleniyor.
Yapımına 1992'de başlanan, 16 bakan eskiten, yaklaşık 1 milyar dolarlık maliyetiyle en pahalı karayolu projelerinden biri olarak gösterilen 'Bolu Dağı Tüneli ve Geçişi Projesi'nde tünelin iki ucu, bugün Başbakan Erdoğan'ın katılacağı bir törenle birbirine bağlanacak. 2006 yılının ortasında hizmete verilmesi planlanan 1 milyar dolarlık projenin, Ankara- İstanbul arası seyahatleri 3.5 saate indireceği hesaplanıyor. Bolu Dağı Geçişi, Türkiye'nin karayolu ağının ana arteri İstanbul-Ankara Otoyolu'nun en önemli bölümünü oluşturan 116 kilometre uzunluğundaki Gümüşova-Gerede Otoyolu kapsamında ilk kez gündeme geldi. Gümüşova-Gerede Otoyolu, 1987 yılında Bolu Dağı Geçişi dışarda tutularak, İtalyan Astaldi'ye ihale edildi. Aynı yıl, Safa Giray'ın Bayındırlık Bakanlığı yaptığı dönemde, Bolu Dağı Geçişi Projesi'ni hazırlama işi, Astaldi firmasına verildi. 1990 yılında ek bir sözleşmeyle inşaat işlerini de Astaldi üstlendi. Böylece, daha sonraki yıllarda tartışmalara yol açacak bir uygulamaya imza atılarak, 'projeyi hazırlayana işi de yapma hakkı' tanınmış oldu. 14 yıl önce temeli atılan Bolu Dağı Geçiş Projesi, 25.5 kilometre otoyol, 1.6 kilometre bağlantı yolu olmak üzere toplam 27.1 kilometre uzunluğa sahip. İki tüplü, üçer şeritli tünelin, Ankara yönündeki tüpü 2 bin 788 kilometre, İstanbul yönündeki tüpü ise 2 bin 954 kilometre uzunluğunda. Tünellerde kazı çalışmalarının başlandığı 16 Nisan 1993 tarihinde günde yaklaşık 6 metre ilerleme sağlanırken, daha sonraki yıllarda kil zeminde günde 80 santimetre hızla ilerlenebildi. Tünelde, her 500 metrede bir acil geçiş bulunuyor. Bu geçişlerde yangında yüksek ısıya 90 dakika dayanacak özel olarak üretilmiş kapılar kullanılacak. Tüneller, birinci derece deprem bölgesinde bulunuyor. Karayolları Genel Müdürlüğü yetkilileri, tünellerin sismik bütün önlemler alınarak inşa edildiğini kaydediyor. Tünellerin, 17 Ağustos ve 12 Kasım depremleri ile iki sele maruz kaldığını anımsatan yetkililer, depremin tünellerin beton kaplaması tamamlanmış bölümlerinde hiçbir zarar vermediğini belirtti. 12 Kasım depreminin henüz kaplaması tamamlanmamış Ankara tarafında göçük oluşturduğunu anlatan yetkililer, "Hasar gören kısım, sigortadan alınan tazminatla onarıldı. Göçen kısım devre dışı bırakıldı ve yeni bir giriş oluşturuldu" dedi.