kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Prof. Dr. Bengi Semerci @ SABAH
 

Şebnem Ferah konseri

Bugün elime bir fırsat geçti ve sıkıcı bir psikiyatri yazısı yerine eğlenceli, kısa, çabuk okunan bir köşe yazısı yazmaya çalışacağım. Bir gazeteci olmadığım için ne kadar becerebilirim bilmiyorum ama deneyeceğim. Oğlum bir Şebnem Ferah hayranı. Aslında onu ilk kez altı yıl önce ben keşfetmiştim. Arabada artık kısa cümleler kuruyorum albümünü dinlerken, "yine bu kaset mi?" diye itiraz ederdi. O zaman çocuktu. Ama şimdi ben yaşlı, o da ergen olunca işler değişti. Tüm albümleri, fotorafları, röportajları takipte. Bu arada benim eski kayıtlarıma da el koyuldu. Tüm konserlerine gidiliyor. Park Orman'daki 'Can Kırıkları' isimli yeni albümün gala konserine birlikte gittik. Yaş ortalaması sanırım yirmi civarındaydı. Benim gibi birkaç anne baba ve otuzlarına gelmiş gençler de vardı. Oldukça kalabalık bir konserdi. Pırıl pırıl, heyecanlı ve umutlu gençleri gülümseyerek izlemek, yaşlanmanın belirtilerinden biri olsa gerek. Bu görüntüyü bozan tek şey hemen hepsinin elindeki bira kutuları ve sigaralardı.

ANLAŞILIR SÖZLER
Bağımlılığın getireceği riski yaşlılardan daha iyi bilecek kapasiteleri olan gençlerin bu kadar erken yaşlarda ilk adımı atmış olması üzücüydü. Düşündüm de biz büyükler müzikten korkacağımıza, bunlardan korkmalıydık ve bunların müzikle hiç ilgisi yoktu. Orda sanat müziği konseri de olsa, aynı şeyler satılacaktı. Yoğun kalabalık, orkestranın sahneye çıkmasıyla çoştu. Ve Şebnem Ferah sahneye çıktı. Gülen, sevimli bir yüz, rüzgarla dalgalanan saçlar ve güçlü bir ses. Ama asıl önemlisi bir roman güzelliğinde olan anlaşılır ve güzel Türkçe kullanılan şarkı sözleriydi. Ayrıca bir rock konserinde ailelerin olacağını sandığı konuşmalar yoktu. Şebnem Ferah şarkı aralarında gençlerle yaptığı konuşmalarda da, düzgün ve güzel bir Türkçe kullandı.

DİRENÇLİ ŞARKILAR
Şarkılar umut doluydu, başkaldırı ve güçlüklere direnç doluydu. Gençler elleri havada eşlik ediyorlardı:"Önümde ağır bir kapı, ardında okyanus var, ben zaten suda doğmuşum kapıyı açmam gerek. İşte o an biri gelip tutuyor kulağımdan, gözü anahtar deliğinde "bak" diyor sadece burdan. "Bırak" diyorum. O küçücük resmi yetmez bize bu küçük esinti, nerde törpülendin böyle. "Olmaz" diyor, tutup ayak bileğimi şimdi. Önümde ağır bir kapı, ardında okyanus var, bir de bileğimden biri çekiyor, benimse kapıyı açmam gerek. "Bak" diyorum koca dünyaya, derhal buradan çıkmam gerek. Bari çekme bileğimden, benim herşeyi görüp, öğrenmem gerek. Bir ileri, bir geri adım bu kapının ardı demek. Sonunda boğulmak olsa da, benim o sularda yüzmem gerek."

TEŞEKKÜRLER ŞEBNEM
Bir de aileler dinlese. Onların genç olduklarını, yüzmelerini engellemek yerine, yüzmeyi öğretip inanmamız gerektiğini, korumanın yolunun kapının ardına çıkarmamak olmadığını bir anlasalar. Kendi törpülenmişliklerinin korkularından sıyrılsalar. Buna inanmaları için, doğruyu öğrettiklerinden, çocuklarıyla paylaştıklarından emin olmaları gerekiyor. Kulağım müzikte çevreyi inceliyorum. Önümüzde türbanlı bir genç kız grubu var. Onların yanında kulaklarında küpeleri ve sevgilileriyle bir grup genç. Bir yanımızda boşluklarda okul ve sorunları irdeleyen öğrenci grubu. Hepsinin elleri havada, ezbere şarkı söylüyorlar. İçimden 'aferin ve teşekkürler Şebnem' diyorum. Günlük konuşmalarında 300 kelime bozuk Türkçe kullanan gençlere bu güzel sözleri ezberlettiğin ve alkolle, uyuşturucuyla, şiddetle birleştirenlerin aksine müzik ve umutla bir araya getirdiğin için!

BİZ DE KAZANABİLİRİZ
Ve bizler, politikacılar, aileler, uzmanlar bu harika geleceği anlamsız çatışmalarımız ve yanlış öğretilerimizle kötüleyip, parçalayacağımıza, ülkemiz ve iyi gelecek ortak paydasında birleştirebiliriz. Müziğin koşulsuz bir araya getirdiği bu gençleri, akıllı davranabilir ve doğru amaçlar sunarsak biz de kazanabiliriz. Diğer yanımızda 13-15 yaşlarında iki kızına sarılmış, dans ederek şarkı söyleyen bir baba var. Eleştirmek yerine, anlayıp paylaşmayı seçmiş bir baba. Kızlarıyla birlikte söylüyor: "Sevgilim ve dostum; babam, oğlum.. Arkadaşım, aşkım; herşeyimdin sen.." Taşkınlık yok, çünkü sahnede gençleri taşkınlıkla değil, müzikle çoşturan bir grup var. Rock müzikten, metal müzikten hiç dinlemeden korkan anne babalara inat söylüyorlar: "Her kalp büyük bir dünya ve bir kalp kırıldığında, hayata dair ne varsa üzerinde o dünyanın başlar yok olmaya, denizler kurur, toprak küser, denge kalmaz o dünya da..." Oysa biz büyükler, kalpler kırıyoruz, yaşamları kurutmak ve küstürmek pahasına. Gençler gelecek, onlar umut. Onları anlamak ve güvenmek gerek ki geleceğe umutla bakalım. Yaşamımızın bir anlamı olsun. Konser bitti, umutlar devam ediyor..

TEŞEKKÜRLER OĞLUM
Teşekkürler Şebnem Ferah, güzel sözler ve harika üç saat için. Ve teşekkürler oğlum, çok özel olduğunu bildiğim bu zevki annenle paylaştığın için. İmza alamadın ama duygu ve zevklerine beni ortak ettin. Konser bitti, gençlerin hepsinin eşlik ettiği şarkı devam ediyor: "Bari çekme bileğimden, benim herşeyi görüp, öğrenmem gerek, herşeyi görüp, öğrenmem gerek, herşeyi görüp, öğrenmem gerek. Sonunda boğulmak olsa da, benim o sularda yüzmem gerek, yüzmem gerek, yüzmem gerek."

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Zeka (IQ) testleri ve bilimsel ırkçılık   / 01-08-2005
 Özgür müyüz?   / 30-07-2005
 Diyet Çılgınlığı   / 28-07-2005
 Mesleği kim seçecek?   / 25-07-2005
 Film dünyası ve psikiyatri   / 23-07-2005
 Aile Dayağı   / 21-07-2005
 Geç Yaşta Anne Baba Olmak   / 18-07-2005
 Kimlik bunalımı ve kimlik karmaşası   / 16-07-2005
 Kimlik duygusu   / 14-07-2005
 Hermafrodit çocuklar ve cinsel kimlikleri   / 11-07-2005
RAHŞAN GÜLŞAN
Issız ada... Ben ve tabii ki...
Dün gece sabah saat...
HAKAN & UTKU
Sıcak Hava Abuklamaları
* En sıcak günümüz böyle...
AYŞE TÜTER
Kayısı bohçası
Yumurtaların sarı ve beyazını ayırın.
Prof. Dr. BENGİ SEMERCİ
Şebnem Ferah konseri
Bugün elime bir fırsat geçti ve...
Basit bir göz muayenesiyle her hastalık teşhis edilebilir
Basit bir göz muayenesiyle her hastalık teşhis edilebilir
Göz kontrolünü küçümsemeyin: Sıradan bir göz muayenesiyle;...
Kuralını bozmadı
Kuralını bozmadı
Bodrum Marina'daki bir kebapçının açılışı için Bodrum'a gelen...
Yeni yaşına üzgün girdi!
Yeni yaşına üzgün girdi!
Ünlü modacı Cemil İpekçi'nin dün akşam Bodrum'da doğum günü...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.