|
|
|
|
|
|
Terör kurbanları için saygı duruşu
Londra'daki terör saldırılarında yaşamını yitirenler için Türkiye de dahil olmak üzere AB üyesi ülkelerde 2 dakika süreyle saygı duruşu yapıldı.
AB üyesi ve aday ülkeler ile eş zamanlı olarak Türkiye'de saat 14'de gerçekleştirilen saygı duruşunda, Başbakanlık Merkez Bina'da 2 dakika süreyle siren çalındı.Başbakan Recep Tayyip Erdoğan da katıldığı ASO Meslek Komiteleri 2. Toplantısı'nda, saat 14.00'de, beraberindekilerle saygı duruşunda bulundu.
"LİDERİN KİMLİĞİNİN SAPTANDIĞI DÜŞÜNÜLÜYOR"
İngiliz polisinin, başkent Londra'da geçen hafta düzenlenen bombalı saldırıların şüphelilerinin liderinin kimliğini saptadığını düşündüğü bildirildi.
Times gazetesinin güvenlik servislerine yakın kaynaklara dayandırdığı haberinde, diğer 4 şüpheli gibi Pakistan asıllı İngiliz olan, ancak adı açıklanmayan bu kişinin, İngiltere'ye bir ay önce deniz yoluyla giriş yaptığı ve saldırılardan bir gün önce de ülkeden ayrıldığı belirtildi.
Güvenlik servisleri kaynakları, bu kişinin, ABD'deki El Kaide şebekesi militanlarıyla da temasta olduğunu düşündükleri belirtildi. Londra'da üç metro istasyonu ve bir otobüste düzenlenen saldırılarda 52 kişi ölmüştü.
SKY TV: "Dördüncü bombacı Jamaika doğumlu'
İngiltere'de bir hafta önce meydana gelen bombalı saldırıların ardından operasyonlarını sürdüren polis, bu kez de intihar eylemine giriştikleri öne sürülen 4 zanlının buluştukları Luton Havaalanı'na 20 mil uzaklıktaki Aylesbury kentinde bir eve baskın düzenledi.
Polis tarafından yapılan baskının ardından ev kordon altına alınırken, patlayıcı uzmanları evde arama başlattı. Sabah başlayan aramanın akşama kadar sürebileceği, konuyla ilgili açıklamanın ise ancak çalışmalar tamamlandıktan sonra yapılabileceği belirtiliyor.
İngiliz haber kanalı SKY TV'nin polis kaynaklarına dayandırdığı bir haberde, kimliği hakkında halen varsayımlar yapılan dördüncü intihar eylemcisinin Jamaika doğumlu İngiliz vatandaşı Lindsey Germail olduğu iddiası da ortaya atıldı.
MÜSLÜMANLARA SALDIRILAR ARTTI
Öte yandan , İngiltere'nin başkenti Londra'da geçen hafta düzenlenen bombalı saldırılardan sonra itidal çağrılarına rağmen, Müslümanlara yönelik 100'den fazla saldırı düzenlendi ve bir Pakistanlı göçmen öldürüldü.
Londra'daki saldırılardan Pakistan asıllı 4 İngiliz sorumlu tutulurken, Müslümanlara yönelik tepkinin artacağı endişesiyle polis Müslümanları koruma önlemlerini artırsa da Müslümanlara ve camilere yönelik saldırılarda artış oldu.
Nottingham kentinde pazar günü Pakistan asıllı bir kişinin dövülerek öldürüldüğü bildirildi. Kent'te Birleşik Arap Emirlikleri'nden (BAE) 18 yaşında bir öğrencinin çenesi, saldırılarla ilgili çıkan tartışma sırasında başka bir gencin attığı şişeyle kırıldı.
Londra dışındaki Camden kasabasında bir camiye birkaç kez bombalı saldırı düzenleneceği tehdidi yapılırken, yine Londra dışındaki Hackney kasabasında iki Müslümanın evi taşlandı. Ayrıca camilerin ve bazı binaların duvarlarına Müslümanlara hakaretler içeren yazılar yazıldı.
El Kaide üyesi olmakla suçlandığı için bir ABD cezaevinde iki yıl yatan Muazzam Begg, birçok Müslümanın özellikle Pakistan kökenlilerin İngiltere'yi terk etmeyi düşündüğünü belirterek, ''İngiltere'deki Müslümanlar saldırıların ardından büyük bir tepki olacağı düşüncesindeler'' dedi.
Bombalı saldırıları yaptıkları öne sürülen 4 gencin evlerinin bulunduğu Leeds kentinde yaşayan Pakistan asıllı Müslümanlardan birçoğu açık açık bu gençlerin ''kötü yola düştüğünü'' söylüyor. Adını açıklamak istemeyen 27 yaşındaki bir kadın, bombacıların ailelerinin iyi insanlar olduğunu belirterek, ''Çocuklarımızın geleceği konusunda kaygılanıyoruz, insanların onları kullanabileceğinden endişe ediyoruz'' dedi.
İngiltere Başbakanı Tony Blair, saldırılardan sonra Müslümanlara yönelik saldırılar düzenlenebileceği endişesiyle yaptığı açıklamada, ''İslam dininin yanlış ve sapkın yorumundan esinlenen kişilerin düzenlediği eylemlerden bütün Müslümanların sorumlu tutulmaması'' çağrısında bulunmuştu.
Blair ile dün görüşen İşçi Partisi milletvekillerinden Şahid Melik, İngiltere'deki Müslüman cemaatinin, saldırıları sadece kınamakla yetinmeyerek, radikallerin Müslüman gençleri kendi saflarına katmasına karşı mücadele etmesi gerektiğini söyledi.
Londra Belediye Başkanı Ken Livingstone, saldırılarla ilgili olarak Müslümanların yargılanamayacağını söyleyerek, ''İnsanlık tarihindeki birçok ilerlemenin kaynağı ve barışçı işbirliğinden yana insanların inandığı dünyanın en büyük dinlerinden birini bir avuç fanatik yüzünden yargılayamazsınız''' demişti.
Londra'da üç metro istasyonu ve bir otobüste düzenlenen saldırılarda 52 kişi ölmüştü.
CHARLES: "GERÇEK MÜSLÜMANLAR KINAMALI"
İngiltere Prensi Charles, ''gerçek Müslümanların Londra'daki saldırıları kınaması gerektiğini'' söyledi. Charles, Daily Mirror gazetesinde yayınlanan yorumunda, ''bu tür saldırıların İslam'ın çarpıtılmış biçimi'' olduğunu belirterek, ''Bu vahşeti kınamak ve kendi içlerindeki nefret ve kötülüğü öğütleyenlerin kökünü kazımak her gerçek Müslüman'ın görevidir. Müslümanlar bunu inançları gereği değil, hepimizin yasaları korumak ve yasalara riayet etme yükümlülüğümüz nedeniyle yapacak'' dedi.
Charles, İslam'ın terörizmin nedeni olmadığını ve birçok Müslüman'ın vahşetleri kınadığını da belirtti. Bu arada, saldırılardan sorumlu tutulan 4 şüphelinin yaşadığı Leeds kentinde bomba imalathanesi olduğundan şüphelenilen bir evde yapılan aramada tehlikeli madde bulunmadı.
West Yorkshire polisi, evde bulunan şüpheli malzemenin tehlikeli olmadığını ve bölgede ikamet edenler için tehlike yaratmadığını, kentteki Hyde Park bölgesinde bulunan evin civarındaki 150 evde yaşayanların evlerine dönmesine izin verildiğini açıkladı.
Polis ve askeri uzmanların, saldırıyı düzenlemekle suçlanan kişilerin Leeds'den geldiğini belirledikten sonra baskın düzenlediği evlerden biri olan bu evdeki incelemesinin iki gün sürdüğü kaydedildi. Londra'daki saldırılarda 52 kişi ölmüştü.
|
|
|
|
|
|
|
|
|