kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Son Dakika
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Turizm Rehberi
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Kazım Koyuncu
Karadenizli korkuyor!..
Çernobil çocukları Küba'da iyileşiyor

Kanser denizi

Yazarımız Abdurrahman Yıldırım bölgedeki korkuyu yazdı: Kanser olur diye kimse çocuk yapmıyor.

Çernobil'den mi, başka nedenden mi bilemem ama Karadeniz Bölgesi'nde kanser patlaması var. Geçmişte yaşlanmaya paralel ortaya çıkan bu hastalık artık gençlere, hatta ufacık bebelere kadar indi.

KAN VE TİROİD KANSERİ
Benim de 11 yaşındaki yeğenim kanser kurbanı... Yumuşak doku kanserinden bir yıl önce öldü... Bir başka yakınım tiroid kanseri... Kan ve tiroid kanseri çok yaygın. Çiftler, kanser olur diye çocuk bile yapmaktan korkuyor...


Karadenizli korkuyor!..

Karadenizli'nin artık iki korkusu var... Özellikle kentli insanlar, kanser olacak diye çocuk yapmaktan korkuyor. En basit hastalıklarda bile doktora gitmekten çekinenler var. Ya doktor "Kansersin" derse....

Nedeni kanser, yaşı sadece 33 ve kendisi de çok sevilen bir yöresel müzik sanatçı olunca Kazım Koyuncu'nun ölümü, hem İstanbul'da hem Karadeniz'de 10 binlerce kişiyi harekete geçirdi. Olay medya aracılığıyla Türkiye'nin gündemine taşınırken, aynı zamanda Çernobil nedeniyle Karadeniz'de kanser patlaması yaşandığı iddialarına yeni bir ivme kattı. İddialar yeniden ve daha güçlü biçimde gündeme gelmeye başladı. Tartışma diyemiyoruz çünkü devletin, araştırma kuruluşlarının, sağlık kuruluşlarının ellerinde herhangi bir istatistiki veri yok. Sadece bu bölgedeki hastanelerde karserden ölenlerin sayısında büyük bir artış var. Bunun nereden kaynaklandığı konusu belki tartışılabilir ama bu bölgede kanser patlaması olduğu gerçeğini değiştirmez.

EN ÖNEMLİ SORUN
Çünkü hemen her ailede kanser olayı görülmeye başladı. Geçmişte yaşlanmaya paralel ortaya çıkan bu hastalık artık gençlere ve hatta çocuklara kadar indi.

* İşte Kazım Koyuncu daha Türkiye'deki ortalama ömrün yarısına gelmeden gitti.

* Volkan Konak'ın yakın zamanda yedi akrabası bu hastalıktan ölmüş.

* Benim de 11 yaşındaki yeğenim kanserden gitti. 11 yaşındaki bir çocuk yumuşak doku kanserinden bir yıl önce öldü. Bir başka yakınım troid kanseri. Genç yaşta kanserden ölen başka tanıdıklarım var. Bölgede kan kanseri, troid kanseri daha yaygın. Sık sık gittiğim bu bölgede, medyaya yeterince taşınmamış olsa da, artık kanser hastalığının toplumun en önemli sorunu haline gelmeye başaldığını görüyorum. Kimse açık açık konuşmayı, tartışmayı, kuşkusunu ve korkusunu dile getirmeyi istemiyor. Kendisine yakıştırmaktan kaçınıyor. Adını anmaktan çekiniyor.

İKİ KORKU
Çünkü Karadeniz insanı korkuyor.

* Karadeniz'de artık insanlar özellikle de kentli insanlar çocuk yapmaktan korkuyor. Doğacak çocuğunun kanser hastası olacağından korkuyor. Böyle bir olasılık karşısında nüfus planlamasına gidiyor.

* Karadeniz'de insanlar artık rahatsızlıklarında doktora gitmekten de korkuyorlar. Şu veya bu rahatsızlığının altından kanser haslatığının çıkmasından çekiniyorlar. Etraflarında bu tür örneklere raslıyorlar. Dış çektirmeye gidenin kanının durdurulamaması sonucunda kan kanseri olduğunu öğrenmesi gibi. Kardeşimin çocuğunun hastalığı sırasında İstanbul'daki hastanenin çocuk onkoloji servisinde tedavi görenlerin yaklaşık yarısının Karadeniz Bölgesi'nden geldiğini, dörtte birinin Doğu ve Güneydoğu'lu, geriye kalan son çeyreğin de diğer bölgelerdeki çocukların oluşturduğunu öğrendim. Doktorlar bu oranların zaman zaman değişmekle birlikte yaklaşık olarak korunduğunu belirtiyorlardı. Karadeniz'deki artışı Çernobil'e bağlıyorlardı.

DURUM TESPİTİ GEREKLİ
Denilebilir ki, kanser zaten kalp hastalıklarıyla en çok ölüm nedenlerinden biri. Ancak kanser gibi ağır hastalıklarda tedavinin büyük kentlerde yapıldığını biliyoruz. Bazen ölümlerin bu hastanelerde olduğunu da. Dolayısıyla gerçek durumun belirlenmesi için, hem ölüm istatistiklerinin büyük kent hastanelerinden başlayarak yapılmasında hem de Karadeniz'de kapsamlı bir kanser taramasının gerçekleştirilmesi artık zorunlu. Çünkü sadece çayda radyasyonu tartıştık. Fındığı, süt ürünlerini, meyve ve sebzeyi tartışmadık. Bu ürünleri sadece bu bölgede yaşayanların değil, başka insanların da yediğini konuşmadık. Bu bölgede yaşayan insanların Çernobil'den gelen radyasyonun yağmurla suya ve toprağa karıştığını, insanların üzerine yağdığını tartışmadık.

EKONOMİYE DE YANSIR
Olayı belirleme ve önlem almada çok geç kalındığı doğru. Ama bu geç kalmanın etkisiyle olayı görmezden gelmeye çalışmak çok daha büyük hata olur. Bu bölgeyi kaderine terketmek olur.

* Kanser seslerinin yükseldiği bir bölgede kimse yaşamak istemez. Göç eder. Bu diğer bölgelerin de sorunu haline gelir.

* Turist olarak bu bölgeye kimse gitmek istemez. Halbuki bu bölgenin geçimi tarıma bağlı olduğu kadar turizme de bağlı.

* Bu bögeden yetişen meyve ve sebzeyi kimse tüketmek istemez. Yani tarımı da bu işten zarar görür.

FAZLA GECİKMEDEN
Eğer bu bölge kanser üretiyorsa eninde sonunda ekonomisi de kanserleşir.
Sorunun çözümünde yol alınamazsa bu bölgede siyaset iki kutuplu olmaya doğru gidebilir. Bir kutupta kaderine razı olmuş şeriatçı çizgide yoğunlaşanlar, diğer kutupta ise kaderlerine başkaldıranlar yer alır. Türkiye siyasetinde bazı dengeler değişir. Yangın olmayan yerden duman çıkmaz. Doğu Karadeniz'den büyük bir duman yükseliyor. Artık gizleme yerine ateşin boyutlarını ve kimin yaktığını belirleme ve önlem alma zamanıdır. Daha fazla gecikmeden.

1 2 3 4 5
 
DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Yurttan 'seller' korosu
 MTV'den seslenecek
 Mahkemedeki kritik yarışta iki güç çekişecek
 Yargıtay'ın kararı AB'ye uydu
 Başbakanlık'ta koruma alarmı
 Çiçek'ten 'can pazarı' tepkisi
 Kadın bombacı aranıyor
 Barolar da uyardı: Kaygı verici
ERDAL ŞAFAK
Kökünü kurutmak
AK Parti'nin aylık dergisi Türkiye...
ALİ KIRCA
Eski günlerin günlüğü...
Nihat Erim, 19 Temmuz 1980...
ÖMER LÜTFİ METE
Cadillac cihangirleri
Bundan 36 yıl önce ABD Büyükelçisi...
UMUR TALU
Anıtım ol benim!
Dünyanın yedi ikliminden binlerce mimar...
Şansölye Türkler'e sarıldı...
Erken seçim için hazırlıklarını sürdüren Almanya Başbakanı Schröder,...
Zirvenin rövanşı olimpiyat
AB'nin bütçe krizinin tarafları Blair ve Chirac, bu kez 2012...
Çıldırtan sessizlik
Çıldırtan sessizlik
G.Saray'ın yabancı transferinde hareket yok. Takım tek yabancıyla...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Künye | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu