kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    İşte İnsan
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Savas Ay @ SABAH
Tel:
0212 354 40 22
Fax:
0212 274 83 81
 

Hızlandırılmış 'Gelinim Olur musun' söyleşileri

Haber sayfalarına yazdım ama yer yetmedi, hızım kesilmedi. İzninizle bu köşeye de alıyor ve devam ettiriyorum söyleşileri. Bakınız "Gelinim Olur musun" evinde başka başka neler, ne konuşmalar oldu. Haa bu arada bu eve icabında polisi bile sokmayan, hiçbir kameranın girmesine izin vermeyen Sinevizyon ekibi ve kaptanları Levent Altınay'a teşekkür ediyorum.
Semra Hanım: Ben sizin annenizi, bir zamanlar Vatan caddesinde Neriman Hanım vardı, ondan dinlerdim. Çok sevdiğim, saygı duyduğum bir hanımdır. Sizi de o zamanlardan severim.
Savaş Ay: Söz savunmanın diyelim. Sinem sen de gel böyle... Ben senin o güzel yüzünü ağlarken görmeye dayanamıyorum. Annem de, arkadaşlarım da öyle.
Sinem: Napalım, başa gelen çekiliyor.
* Başa gelen Semra Hanım mı?
Evet.
* Nasıl Ata ile aranız?
Ata ile konuşmuyoruz. Semra teyze istemiyor.
* Sen günde kaç saat kadar ağlıyorsun?
Valla çok ağlıyorum. Ama dün ağlamadım.
* Sence medyatik olmak için mi böyle yapıyor, yoksa gerçek duyguları böyle?
Annelik duyguları, onun da kişiliği.
* Deli Semra denir mi hiç koca hanımefendiye?
Benim aklımda kalmış o oyunun ismi. Söylerken ağzımı kapattım. Ben defalarca özür diledim yine de.

Beynimiz
uymuyor
* Semra Hanım o da bir ana baba kuzusu...
Tabii ki ana babası var. Yanlış anlaşılmasın. Üstünlük sevdasında değilim. Ama beynimiz uymuyor. Yapımız uymuyor. Benden çok çok çok yüksek seviyede olabilir. Ben bunu kabul ediyorum. Ama denk değiliz.
* Bu kadar sözü işitip de sen hâlâ orta yerinden nasıl çat diye çatlamıyorsun kızım?
Çatladım ben artık. Burada ne yapabilirsiniz ki? Karşınızda bir büyüğünüz var. Cevap verince daha çok bağıran bir büyük. O yüzden ne yapabilirim yani?
* Ailen ne düşünüyor, ekranlarda gördükçe?
Annem çok üzülüyor...
* Semra Hanım insanlar hata yaparak doğruyu bulmazlar mı?
Bulurlar ama bazı insanlar da benim gibi olur.
* Bulunduğunuz durumdan son derece memnunsunuz yani..
Tabii ki. Mükemmel bir kişiliğim olduğunu gördü herkes.
* Öyle mi? Herkesin sevdiği bir insan olmak çok da mükemmel bir şey olmayabilir...
Ben mükemmel olsun diye demiyorum. İnsanlığımı insanca sergilemek için diyorum. Ve kesinlikle sevileceğime eminim.

Evladım
canımdan kıymetli
* Söz savunmanın diyelim. Sinem sen de gel böyle... Ben senin o güzel yüzünü ağlarken görmeye dayanamıyorum.
Napalım, başa gelen çekiliyor.
* Peki nasıl oldu?
Bilmiyorum ki birdenbire oldu. Yine başa döndük.
* Sen anne olsaydın, senin evladın bir izdivaç yapacak olsaydı, durumu bu kadar ince eleyip sık dokuyan bir anne olur muydun?
Bu kadar ince eleyip sık dokumazdım ama yine de incelerdim.
(Semra Hanım Sinem'e doğru dönerek) Anne olduğun zaman bunu öğreneceksin çocuğum. Evlat canından kıymetli. Onun geleceği senin geleceğin. Nasıl ince eleyip sık dokumayacaksın. Ben hiç kırmadım. Kesinlikle kırmadım. Gerçekleri daha sunmadım da. Dışarıyı bekliyorum. Ben burada gördüklerimi söyledim.
* Oğlunuzla belki bir izdivaç söz konusu olmayacak ama neticede Sinem bir başka yuva kuracak. Bütün bu söyledikleriniz insanların hafızasına kazınıyor...
O zaman bunun bilincinde olsunlar. Kızlarımız buraya çok bilinçli gelmiş. Kurulu saat gibi maşallah. Biz de hücuuuum, oğlumuzu evlendirmeye diye geldik. Madem böyle olduğunu biliyorlar, bu kadar eğitimli gelmişler, niçin tavırlarını bu şekilde ayarlamıyorlar.
* Siz oğlunuzu evlendirmek için neden böyle bir hücum borusu çaldınız ki?
Her zaman söyledim. Ben çok zengin bir aile değilim. Tek başına 3 çocuk okutan, büyüten bir anneyim. Hele hele bir söz yüzüğünü anneye tenezzül etmeden takabilen evlat, artık hiçbir şey görünmüyor, el görünüyor yarı yarıya. Evlenmek istiyorum deyince burada da bir ev bir araba... Sakın yanlış anlamaşılmasın, her şey demek değildir, ama bir nebze de olsa..
* Oğlunuza bu kadar dikkat ediyorsanız bu kadar özen gösteriyorsanız, ona uygun gelin bulunacak platform sadece bu platform mudur?
Hayır. Çocuğum bu yarışmaya başvurmuş, istemiş. Ben öbür oğlumun sünnetini yaptım, geldim ve dedi ki; 'Anne böyle bir yere başvurdum. Ne dersin?' Hiç umursamadım. Aaa telefon gelince, hadi gidelim dedim.
* 23 yaşında bir delikanlının, ki 21 için Fatih'in İstanbul'u fethettiği yaş derler, kendi yüreği, kendi inisiyatifi, kendi parmağı, seçip yüzük takma imkânı yok mudur?
Vardır. Ama biz Avrupa milletleri arasına gireceğiz diye bir Avrupalı gibi bazı konularımızda törelerimizi unutmamız imkânsızdır.
* Töremizde var mıdır, tamamen kişiliği annesinin kişiliği altında ezilmiş...
Maalesef o benim oğlum. Ona layık gelin istiyorum. Suçsa suç deyin. Aileme layık gelin istiyorum.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Analar ve çocuklar üzerine!..   / 10-12-2004
 Altın madalyalı şampiyondan platin çivili ayaklara   / 09-12-2004
 Diyarbakır Valisi'nden S.O.S. gibi mesajlar   / 08-12-2004
 Alo Savaş Abi, biz Emniyet mensubuyuz   / 07-12-2004
 Fuhuştan yetiştirme yurduna, sonra yine fuhuşa   / 06-12-2004
 Ereğli'de bir kadının çiğnenen onuru üzerine   / 05-12-2004
 Kezzaplanan yaşamlar ve yakalanamayan polis koca   / 04-12-2004
 Engellileri engelleyen zihniyeti nasıl engellemeli?..   / 03-12-2004
 'Ateş dansçıları'ndan mektup var!..   / 02-12-2004
 Korkunç fetvacı Şıh Ömer ayakkabı tamircisiymiş...   / 01-12-2004
REHA MUHTAR
Patates, yumurta ve kahve..
Aslında ne başkalarından...
MANSUR FORUTAN
Avukatlarımız görüşsün!
Geçen yıldı galiba, BBC'de bir...
MEHMET BARLAS
Tarihin "en büyükler"i arasına kimler girer?
fazla...
MAHMUT ÖVÜR
Milletvekilleri ne iş yapar?
İstanbul'un sahibi var...
NEBİL ÖZGENTÜRK
Sevgim gizli kalsın!
"Sevgim gizli kalsın" diye başlayıp...
REFİK DURBAŞ
Öğretmenin niteliği...
Bugün öğretmenlik mesleğini...
SAVAŞ AY
Hızlandırılmış 'Gelinim Olur musun' söyleşileri
Haber...
HINCAL ULUÇ
Hey gidi Mülkiye-Harbiye günleri hey!..
Şengün telefonda...
EMRE AKÖZ
Kimin için yazıyoruz?
Haber gerçekten can sıkıcı:...
Zirve tırmanışı
Zirve tırmanışı
Beşiktaş, donmuş zeminde Kayseri'den galibiyeti söke söke aldı.
Beşiktaş eline hakim olamıyor
Beşiktaş eline hakim olamıyor
Beşiktaş'ın bu sezon aleyhine verilen 8 penaltıdan 5'i, siyah-beyazlı...
Fransa'nın Türkiye tavrı yumuşuyor
Dışişleri Bakanı Barnier müzakerelerin 2005 sonunda başlayabileceğini...
Haftaya bu saatler herkese hayırlı olsun
Erdoğan Brüksel'de iki gün süren AB maratonunu işte bu sözlerle...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv | Ana Sayfa
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Üretim ve Tasarım   Merkez Bilgi Grubu