Dört yıl önce kapanmaya hazırlanan şirketi babasını ikna edip devralan Kerim Müderrisoğlu ve ortakları, kadın tüketiciyle büyümeyi hedefliyor.
Kozmetik denince kimsenin aklına yerli bir marka gelmez. Hele hele parfüm gibi ürünlerin Türkiye'de üretileceğine kimse inanmaz. Hatta çoğumuza göre Türk firmaları kolonyadan öteye gidemez. Sayıları az olsa da 1980'lerde girdiği kozmetik pazarında 450 bin adet parfüm satarak rekor kıran Rebul gibi markalar da var. Yaşı 40'ın üstünde olanların unutmadığı Lavanta Kolonyası ve Silver Line parfümü Rebul'ü bir dönem zirveye taşımıştı. Sonra işler değişti, ithalat patladı. 20. yüzyılla birlikte marka da ömrünü tamamlamış görünüyordu. 2000'de kapısına kilit vurulan Rebul'ün atölyelerinden 2004'ün başlarında yeniden güzel kokular duyulmaya başlandı. Bu asırlık firmayı hayata döndüren ise 25 yaşında bir genç. Adı Kerim Müderrisoğlu. 1938'den bu yana Rebul'ün sahibi olan Müderrisoğlu Ailesi'nin üçüncü kuşaktan tek eczacı üyesi. Müderrisoğlu, Rebul'ü kız ister gibi babasından resmen istemiş... İkna edince de bulduğu üç ortakla işe koyulmuş. Klasik ürünlerin yanına limon kolonyası, gençlere yönelik parfümler koyan ortaklar, dört yılda sıkıntıları geride bıraktı. 2004'ü 3.5 milyon adet parfüm ve kolonya satışı ile kapatmaya hazırlanan Müderrisoğlu ile eski Rebul'ü ve yeni hedefleri konuştuk:
* Rebul, bir kesim tarafından bilinmesine rağmen piyasada tutunamadı. Sebebi neydi? Artık ticari konjonktür değişti. Eskiden satıcının hakim olduğu bir pazar vardı. Üstelik çok sayıda üretici ve rekabet yoktu. Günümüzde ise tüketicinin hakim olduğu bir pazar sözkonusu. Buna krizler de eklenince ciddi bir borçla karşı karşıya kalındı.
* Peki, ne oldu da firmayı yeniden canlandırma kararı aldınız? Ailem, şirketi 2000 yılında kapatma noktasına geldi. 19 yaşından beri marka ile haşırneşirim. Ailenin tek eczacı üyesiyim. Aile işini devam ettirmek istedim ve markayı şirketin sahibi Mehmet Müderrisoğlu'ndan, yani babamdan resmen istedim. Yüklü borca rağmen şirketi vermesi için ikna ettim. 2001'de dört arkadaşımla şirketi devraldık. Repro Kozmetik adında bir şirket kurduk. Yeniden yapılanma çalışmasıyla sıkıntıların çoğunu geride bıraktık.
* Ortaklarınız kimler? Nüket Franko, Kamil Korel Bingöl ve Murat Kunaçav. Büyük ortak yine Müderrisoğlu Ailesi. Ancak Kamil Korel Bingöl hepimizden daha tecrübeli olduğu için şirketi yönetim kurulu başkanlığını o yapıyor. Ben başkan yardımcısıyım.
* Hedefiniz nedir? Yeniden eski güzel günlere döneceğinizi umuyor musunuz? Rebul'un eski parlak günlerine dönmek değil hedefimiz. Çünkü eskiden 2 firma ile rekabet ediliyordu. Şimdi uluslararası firmalar ve yerel üreticilerle de rekabet ediyoruz. 2 bin firma arasında pazarda yer almak o kadar kolay değil. Amacımız, yerli ürünlerin kaliteli olduğunu gösterebilmek, aynı zamanda uygun fiyata kaliteli ürün satın alınabileceğini kanıtlamak. Şu anda hedefimizi yüzde 25 aşmış durumdayız. Bu yılı 3.5 milyon adetlik satışlarla bitireceğiz. 2000 yılında satışlar neredeyse sıfırlanmıştı.
MARKETLERDE OLACAĞIZ * Ne gibi yenilikler yaptınız? Markayı gençleştirmek istiyoruz. Bunun için kasım başında Rebul Colors adında yeni bir ürün piyasaya çıkardık. Bu ürünün özelliği, erkek tüketicilerin yanında ilk defa kadınlara da yönelik bir ürün olması. Pazardan raf kapmak kadar yeni paylar yakalayabileceğimiz ürünler yaratmayı hedefliyoruz. Şu anda, parfümeri, eczane ve marketlerde 4 bin noktaya ulaştık. 2005'te ise 8 bin noktada tüketiciye ulaşmayı hedefliyoruz. Marketler bizim için çok önemli. Bu alanı iyi kullanacağız.
neşirim. Ailenin tek eczacı üyesiyim. Aile işini devam ettirmek istedim ve markayı şirketin sahibi Mehmet Müderrisoğlu'ndan, yani babamdan resmen istedim. Yüklü borca rağmen şirketi vermesi için ikna ettim. 2001'de dört arkadaşımla şirketi devraldık. Repro Kozmetik adında bir şirket kurduk. Yeniden yapılanma çalışmasıyla sıkıntıların çoğunu geride bıraktık.
