|
Fanatik taraftarların işine gelmez!
Konuya ilişkin ikinci teorik tartışma noktası, havuzda biriken gelirlerin nasıl dağıtılacağında düğümlenir. Altaylı gibi takımdaşlığı ön planda tutanlar (bizim gazetede de çok sayıda var) reytingi, seyirci sayısını ölçü alırlar. Dünya uygulaması ise, çoğunlukla farklıdır. Yayıncı kuruluş tarafından dağıtılan havuz gelirlerinin bir bölümü (İngiltere'de yarısı. Fransa ve Amerika'da daha fazlası) ligde yer alan tüm takımlara eşit dağıtılır. Geri kalan miktar ise, başarı sıralaması ve yayın reytingine endeksli paylaştırılır. Bu, tüm takımların önüne havuç koymaktır. Sonuçta en başarılı takım herkesten fazla kazanır. Türkiye'de örneğin Malatyaspor şampiyon olduğunda o yıl başarı primlerinin de etkisiyle Galatasaray'dan daha fazla kazanacağını bilmeli...
|
