|
 |
 |
 |
 |
|
Kuran'da recm cezası bulunmuyor
Yeni tefsire göre Kuran'da zina yapan kadın ve erkeklerin taşlanarak öldürülmesi olan recm cezasıyla ilgili hüküm yok. Tefsirde "Recm mutlaka ve değişmez olarak uygulanacak değildir" ifadesine yer veriliyor.
Tefsirde 'aralarında nikâh bağı bulunmayan kişilerin cinsel ilişkide bulunması' olarak adlandırılan zina yapan kadın ve erkeğin taşlanarak öldürülmesi olan 'recm' konusuna da açıklık getiriliyor. Yeni tefsirde 'recm cezası mutlaka ve değişmez olarak uygulanacak değildir' denilerek, Kuran'da recm ile ilgili hüküm bulunmadığının altı çiziliyor. Recmin, İslam'dan önce de uygulandığı ve bu yüzden de ilk İslam topluluğunun tanıdığı, yadırgamadığı, caydırıcı bulduğu bir ceza çeşidi olduğu ifade edilerek, "Bu suretle Hz. Peygamber çok az da olsa bu cezanın uygulanmasına izin vermiştir. Sonuç olarak evlilerin zina suçlarının da cezası bekarlarınki gibi yüz sopadır. Recm ise kamu düzeni ve suçların önlenmesi ilkelerinin gereğine göre uygulanıp, uygulanmaması, usulüne göre ümmetin alacağı karara bırakılmış, ta'zir nevinden cezadır" deniliyor. Zina ile ilgili düzenlemenin Kuran'da Nur Suresi'ndeki ikinci ayette "Zina eden kadın ile zina eden erkeğin her birine yüz sopa vurun. Allah'a ve ahiret gününe inanıyorsanız, Allah'ın dinine uygulama konusunda o ikisine karşı merhamet duygusuna yenilmeyin. Müminlerden bir grup da onlara uygulanan cezaya tanık olsun" şeklinde yer aldığı belirtilen tefsirde şu açıklama yapılıyor:
CEZA YÜZ SOPA!!!
"İslam'a göre zina, aralarında nikâh bağı bulunmayan kadın ve erkeğin birbirleriyle cinsel ilişkide bulunmasıdır. Bunun para karşılığı yapılıyor olup olmaması zina kavramını değiştirmez. İslamdan önce cariyeler ve bazı hür kadınlar evlerine flamalar asarak bu işi ücret karşılığında yaparlardı ve onların yaptığına 'biğa' denirdi. İslam'dan zina için uygulanan hukuki işlerliği olan bir objektif ceza yoktu. İslam'dan sonra zina bütün çeşitleriyle yasaklandı, kınandı ve yapanlar için cezalar konuldu." Tefsirde recm cezasının Kuran'da yer almadığını kanıtlamak için şu örnek veriliyor: Zina cezalarının daha hafif olanları Kuran'ı Kerim'de yer aldığı halde recm cezasına yer verilmemiştir. Nisa Suresi'nin 25. ayetinde 'mümin cariyeler ile ilgili olarak, 'evlendikten sonra fuhuş yaparlarsa onlara, hür kadınların cezasının yarısı gerekir' ifadesi hür ve evli kadınların zina cezalarının da 100 sopa olduğuna işaret etmektedir. Çünkü yüz sopanın yarısı uygulanabilir fakat recm (ölüm) cezasının yarısından söz edilemez.
DOĞUM KONTROLÜ
Doğum kontrolünün yasak olmadığı vurgulanan tefsirde 'yasak olan gebe kalmamak, değil, çocuk öldürmektir' denilerek, doğum kontrolünde tıbbi önlemlerin alınabileceği vurgulanıyor. Ancak hamileliğin hangi aşamasında olursa olsun kürtajın ya da çocuk düşürmenin yasak olduğunun altı çiziliyor. Bu yasak ancak anne sağlığı tehlikede ise bozulabiliyor. En'am Suresi'ndeki 'fakirlik korkusu ile çocuklarınızı öldürmeyin' ve 'haklı bir sebep olmadıkça Allah'ın yarattığı cana kıymayın' cümlelerin hamileliğin hangi safhasında olursa olsun kürtajın yasak olduğunu gösterdiği ifade ediliyor. Günümüzde de bir anne ve babanın çocuğunu öldürmesinin tüm dünyada suç sayıldığı vurgulanan yorumda bu ve benzeri ayetlerin doğum kontrolü ve nüfus planlaması gibi meseleler dolayısıyla güncelliğini koruduğuna dikkat çekiliyor. 'Çocuklarınızı öldürmeyin' sözünün günümüzde yaygın olarak kullanılan ve ciddi tartışmalara neden olan kürtaj konusuyla da yakından ilgili olduğu vurgulanan tefsirde, "Günümüz alimlerinin büyük çoğunluğu hangi safhada olursa olsun çocuk düşürme ve aldırmanın haram olduğu görüşündedirler" deniliyor.
KONTROL YÖNTEMLERİ
Tefsirde Peygamber'in doğum kontrolü yöntemi olarak yalnızca 'dışarıya boşalmayı' uygulamasına izin verdiğini gösterir hadislerin söz konusu olduğu belirtiliyor. Bazı mezheplerin buna da karşı çıktığı ifade edilen tefsirde doğum kontrol yöntemleri ile ilgili şu önerilerde bulunuyor: "Azil (meniyi rahimin dışına akıtmak) haram değil, mubahtır (dince yapılması yasak olmayan). Azlin mubah olması, gebe kalmamak için -zararlı olmamak kaydıyla- daha başka tıbbi önlemlere başvurmanın da caiz olduğunu gösterir. Çünkü Kuran'da gebe kalmamak değil, çocuk öldürmek yasaklanmıştır.
BİRLİKTE NAMAZ KILINABİLİR
Namazın 5 vakit olduğu vurgulanan tefsirde kadın ve erkeğin nasıl namaz kılacaklarına ve namaz sırasında nasıl sıralanacaklarına ilişkin Kuran'da ayet bulunmadığı vurgulanıyor. Profesörler bu konuya Peygamber dönemindeki uygulamaları örnek göstererek açıklama yapıyor. Buna göre kadınların da erkeklerle birlikte birbirini görecek şekilde namaz kılacağını söyleyen tefsirin yazarlarından Prof. Dr. Sadrettin Gümüş, şöyle konuşuyor: "Hz. Peygamber döneminde kadınlar camide belli bir örtü, perde ya da benzeri şeylerin arkasında değillerdi, erkeklerle birbirlerini görerek namaz kılarlardı. Karışık biçimde saf tutmazlardı. Caminin belli bir bölümünde ama perdeler arkasında ya da başka bir odada bulunmazlardı. Bayram, Cuma, cenaze namazlarına da erkeklerle katılan kadınlar, erkeklerin arkasında ya da belli bir yerde saf tutarlar. Kadınlar için ayrı bir bölüm inşaa etmek, onların perde arkasına koymak doğru değildir. Maalesef günümüzde bu yapılıyor. Sultançiftliği'nde bir camiye gittiğimde gördüğüm manzara kadınlar için küçük bir yer ayrılması oldu. Müezzin ile kavga ettik, kadınları mescitte böyle ayıramayacağını söyledim."
Vacip nedir,farz nedir?
İslam'daki mezheplerden yalnızca Hanefi olanlarda 'farz' ve 'vacip'i ayrı anlamlarda kullanır. Hanefilikte vacip; yapılması gereken ama farz kadar kesin ve bağlayıcı olmayan bir durumdur. Diğer mezheplerde ise vacip ve farz aynı anlamda kullanılır.
|
|
|
|
|
|
|
|
|
|
