 |  |
 |
|
Gelibolu.. Karmakarışık duygular..
 Gelibolu dönüşü, Hisar'da Sunay Akın'dan Gelibolu öyküleri dinlemek hoş bir sürpriz oldu.. (Sunay 10 Eylül Cuma gecesi gene Hisar'da. Bu defa sürpriz olmasın kimseye.)
Piri Reis..
Dünya tarihinin en büyük denizcilerinden.. Amerika'nın haritasını daha Amerika keşfedilmemişken, gerçeğe yakın çizen Kaptan.. Peki nasıl çizmiş, kendi de gitmediği halde.. Ayrıntılar Sunay'da.. Benden özet..
Kristof Kolomb'un ünlü keşif seferinin, kendi eliyle tutulmuş seyir defterinde ilginç satırlar var.. Altın hırsı ile denize açılmış tayfalar, fırtınalar, açlık, susuzluk, hastalıklar baş gösterince isyan eder hale geliyorlar.. Kolomb kontrolü elinden kaçırmak üzere iken, bir tayfa "Üç gün sonra kara görünecek" diye bağırıyor..
Tam üç gün sonra kara görünüyor.. Kolomb, gemisini ve de kendisini kurtaran, Amerika'nın keşfini sağlayan tayfanın adını yazmıyor, seyahatin her türlü ayrıntısını seyir defterine yazarken..
Sebebini de şöyle açıklıyor.. "Bu tayfa bizim dinimizden değildi. Aşağılık bir ırktandı.. Bu yüzden yazmıyorum adını.."
Avrupalılar o zaman Türkler'den nefret ediyorlar. Bizans da düşmüş.. Barbarlar..
Sunay "Bu tayfa büyük olasılıkla Türk'tü.. Peki tam üç gün sonra karanın görüneceğini nasıl biliyordu?.. Çünkü daha evvel gitmişti. Başkası mümkün mü?.." diyor..
Türk korsanlarının Cebelitarık'tan büyük denize açıldıkları, Amerika sahillerini vurdukları efsaneden öte.. Piri Reis bu Türk kaptanlarının çizdikleri haritaları da toplamış büyük olasılıkla ve bu dünyaca ünlü haritaları çizmiş işte..
Sonra da kellesini vurmuşlar.. Padişaha jurnalleyip, düşmanları..
Hayatı roman, hayatı film olacak adam.. Hadi biz yazamıyoruz.. Ismarlasak Dan Brown'a, bir Piri Reis Haritası yazar ki, Da Vinci Şifresi'ni sallar, hem kendisinin en büyük eseri olur, hem biz Gelibolu'yu Çanakkale Savaşları kadar, hatta ötesinde dünyaya tanıtır, sadece Anzaklar'ın değil, tüm dünyanın, denizcilerin ve deniz meraklılarının hac yeri yaparız..
Piri öyle muhteşem bir adam.. Meğer Gelibolulu imiş.. Kurduğu tersane, Osmanlı'nın ilk.. Orada.. Yanı başındaki kalenin burcu kalmış geride.. Burayı Piri Reis müzesi yapmış belediye.. Harika..
İçeri girdim heyecanla..
Hayır.. Piri Reis müzesi, Gelibolu Belediyesi'nin gücünü aşar.. Kültür Bakanlığı el koymalı bu işe....
Piri Reis adına dünyanın en büyük deniz müzelerinden birini kurmalıyız Gelibolu'ya..
"Para var, proje yok" diyor Kültür Bakanı Erkan Mumcu.. İşte proje..
Piri Reis ve Gelibolu'yu dünyaya tanıtmak.. Piri Reis müzesi, dünyada eşi benzeri olmadık bir zenginlik ve görkemle Piri'yi anlatmalı.. Haritaları ile.. Hatta orijinalleri getirilip buraya konmalı.. Piri Reis bölümü, bu büyük deniz müzesinin bir bölümü olmalı sadece.. Gerisi Akdeniz'i Türk gölü yapan korsanlardan başlayarak, günümüze, deniz müzesi olmalı, Piri adına yakışan..
Dahası..
Gene Sunay ne acıklı anlattı, Gelibolulu denizci ile sevdiği kızın öyküsünü.. Işıldakla haberleşmeyi öğretmiş denizci sevgilisine.. Denizaltısı ile geçerken, Işıldakla "Seni seviyorum" yazarmış.. Kız da elindeki fenerle cevap verirmiş.. "Ben de seni seviyorum.."
Ve bir gece, geçiş saatinde kız gene pencerede.. Ama denizden ışık gelmiyor..
Denizaltı denizin dibinde çünkü.. Bir daha çıkmamak üzere..
Dumlupınar bu..
Dumlupınar Gelibolu önlerinde yatıyor.. Bir köşe de Dumlupınar'a..
Gelibolu deyince, akla hep Çanakkale savaşları geliyor..
İşin o faslı muhteşem.. Yıllar önce gitmiş, gezmiş, büyülenmiştim.. "Okumak, dinlemek, seyretmekle olmaz.. Her Türk burayı gezmeli" demiştim..
Hani, Akif'in, "Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin,
Sönüyor göğsünün üstünde o aslan neferin" diye çizdiği Çanakkale..
"Ne büyüksün ki, kanın kurtarıyor tevhidi
Bedr'in aslanları ancak bu kadar şanlı idi" diye anlattığı Mehmetçik..
"Bu taşındır diyerek Kabe'yi diksem başına
Yine bir şey yapabildim diyemem hatırana" diye hayıflandığı şehit.. Çanakkale'yi başka bir şeyle mukayese etmeye çalışan gafiller, şaşkınlar, hainler, aşağılık komplekslilerin suratında dünya durdukça tokat gibi şaklayacak ölümsüz dizeler..
O Çanakkale, o Gelibolu başka.. O tamam.. Onu dünya ezber biliyor zaten.. Romanları yazıldı, filmleri çekildi..
Bu Gelibolu başka.. Ve bu Gelibolu'yu geçin dünyayı, benim ülkem, benim insanım bilmiyor..
Ben bilmiyorum.. Gezmeye, görmeye, yazmaya meraklı gazeteci..
Kimse bilmiyor.. Kimse sahiplenmiyor.. Bir Belediye Başkanı, minnacık imkânları ile mucizeler yaratmaya çalışıyor orada..
Gittim.. Gördüm.. Yazacağım.. Yarından başlayarak..
|
