kapat
   
SABAH Gazetesi
 
  » Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
    Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Etkinlikler
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Ergun Babahan @ SABAH
 

Medeniyet testi

Geçen hafta Pamukova'da meydana gelen tren kazası ülkenin en önemli sorununu ortaya koydu. Hükümet ne yazık ki, her olayda görüşleri "bizden olanlardan" gelenler ve "onlardan" gelenler diye ikiye ayırmaktadır.
Refah Partisi, Fazilet Partisi deneyimini yaşamış bu kadrolar, AK Parti'nin kuruluşu sırasında da büyük bölümü çok haksız eleştirilere uğramış, mağdur edilmişlerdir. Sırf dünya görüşlerinden dolayı yakınları bile taciz edilmiştir.
Ardından iktidarda her attıkları adımın "laiklik" çerçevesinde sıkı bir denetime tabi tutulması da iktidar mensuplarının basına yönelik tavrının iyice kemikleşmesine yol açmış.
Tren kazası bu nedenle ülkenin zihinsel açıdan tam bir bölünme yaşadığını ortaya koydu. "Bizler" ve "Onlar" anlayışı kırılmadan da bu ülkede sağlıklı bir demokratik atmosfer oluşturulması mümkün değil. Çünkü, sağlıklı demokrasi karşılıklı güvene dayanır, bu bakış açısı ise güvensizlik, kuşkuculuk ve sonuçta da ayrımcılığa yol açıyor.
İktidar, bu kazada insanların günlük yaşamını bire bir ilgilendiren bir olayla karşıya karşıya olduğunu göremedi. Kaza gibi maddi bir olaya yönelik eleştirileri ideolojik boyuta taşıdı. Aynı çaba iktidarla aynı dünya görüşüne sahip gazetelerde de görüldü.
Bu sağlıksız bir yaklaşımdır. İktidarın görevi kapsayıcı, bölünmeleri önleyici, birleştirici olmaktır. Farklı eleştiriler karşısında ideolojik kısmı öne çıkarmak, eleştirilere sert tavır almak bugüne kadar kendilerine çok uyan ve kamuoyunda puanlarının yükselmesine neden olan "mağdur" rollerini siler, inandırıcılıklarını kaybedecekleri bir noktaya getirir onları.
Başbakanın öncelikle anlaması gereken konu şudur: Hükümetin insan yaşamına ne kadar değer verdiğini göstermesi gereken bir kaza var ortada. 37 insan öldükleri ile mi kalacak, bu bir kader yazısı denilip kaza örtbas mı edilecek, yoksa bu işin üstüne Avrupalı gibi mi gidilecek?
Bu olay ülkemizin Avrupa Birliği'ni ne kadar ciddiye aldığının temel göstergesi olacaktır. 37 insanının pisi pisine ölümünün hesabını sormayan bir ülkenin Avrupa kültürü içinde gerçekten yeri yoktur. Siz istediğiniz yasaları çıkarın, istediğiniz reformları gerçekleştirin, böyle bir olayda gereken tavrı göstermezseniz kimse sizin AB içinde olmanız gerektiğini savunamaz.
Bu olay, Türkiye'nin hukuk zihniyeti olarak bile Avrupa'ya olan mesafesini açıkça ortaya koydu. Olay yerinde savcı ve bilirkişiler inceleme yapmadan temizliğe girişilmesi bunun en açık göstergesi. Bir Avrupa ülkesinde kaza yeri artık "bağımsız-yansız" olması gereken adalet mensuplarına aittir. Kazanın tarafı olan demiryolu idaresi veya onun bağlı olduğu bakanlığa değil.
Oysa bu kazada olay yerine el koyan, delilleri yok eden kazanın "sanıkları" olmuştur. Temizlikten 15 saat sonra müdahale eden yargının bu işlemi yapanlar ve emrini verenler hakkında derhal soruşturma açması gerekmez mi?
Yazılacak elbette çok şey var. Ama bizim açımızdan olay çok açık. Bu bir medeniyet testi. Bir parçası olduğumuzu iddia ettiğimiz AB ülkeleri gibi mi davranacağız, yoksa işi kadere havale eden Şarklı gibi mi? Gerisi hikâye.

YAZARIN ÖNCEKİ YAZILARI
 Vakıf üniversiteleri   / 29-07-2004
 İhtiyatlı iyimserlik   / 28-07-2004
 Doğru bir örnek   / 27-07-2004
 Medeniyet testi   / 26-07-2004
 Muhalefete muhalefet   / 22-07-2004
 Gerçek pazarlık...   / 21-07-2004
 Dünyada mekân...   / 20-07-2004
 CHP ve Kemal Derviş olayı   / 19-07-2004
 Devletin itibarı   / 17-07-2004
 Haberi kim çarpıttı?   / 16-07-2004
ERDAL ŞAFAK
Tahran'daki cesur insanlar
Başta SABAH Yazıişleri Müdürü...
AHMET HAKAN COŞKUN
İran ve Türkiye
İran ile Türkiye arasındaki en güncel,...
MEHMET BARLAS
Artık her şeyi çocuklar da duysun!
"Çocuklar Duymasın"...
ÖMER ÇELİK
Geçmiş, gelecek ve şimdiki zaman
(Tahran)
Batı ve...
Bir star yedeğe
Bir star yedeğe
Otoritelere göre Alex ile Van Hooijdonk'un bu sistemde birlikte...
Zıpkın gibi geliyorum
Zıpkın gibi geliyorum
F.Bahçe'nin yeni sambacısı Alex, "Yorgun değilim, hatta futbolu...
CHP'de rapora tepki: Mizah gibi
CHP'de yönetime sunulan ve üç muhalifin ihracını isteyen raporun...
Meclis 4 Ağustos'ta toplanacak
TBMM Başkanı Bülent Arınç, Meclis'i 4 Ağustos 2004 Çarşamba...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.