kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Gençler 300 kelimeye sıkıştı
Gençler 300 kelimeye sıkıştı
169 karakter yeter
Ölçü parlamento
Kültüre gerek yok
Yetiştiriliş tarzı önemli
İfade etmede zorlanıyorlar
800 kelimelik gazeteler

300 kelimeyle konuşuyoruz

Uzmanlar uyarıyor: Türkçe tehlike çanları çalıyor. Gençler kitap okumuyor, kelime dağarcıkları azaldı. Kendilerini ortalama 300 kelime ile ifade eder oldular. Nedeni ise test üzerine kurulu eğitim sistemi, yabancı dilin Türkçe'ye iyice girmesi ve cep telefonlarından çekilen kısa mesajlar.

***

Gençler 300 kelimeye sıkıştı

Türkçe'deki 100 bin kelimeden yalnızca 300-400'ünü kullanarak kendini ifade eden gençler nasıl bu hale geldi Test üzerine kurulu ezberci eğitim, Türkçe'den önce öğrenilen yabancı dil ve SMS ile cep telefonlarını kullanma.

Üniversiteli gençler artık günlük yaşamda en fazla 300-400 kelime kullanarak konuşuyor. Uzmanlara göre bunun en önemli nedeni eğitim sistemi. Test çözme üzerine kurulu bu sistemin 'kutucuk' işaretlemeye dayandığını ve tek amacının da 'üniversiteye giriş sınavını kazanmak' olduğuna değinen uzmanlar, "Bu sistemde yetişen genç kitap okumaya gerek duymuyor. Üniversite sırasına gelene çoğu bir kitap okuyor" diyor. Uzmanlara göre az kelime ile konuşmaya ikinci neden ise cep telefonları ve SMS. Çünkü gençler mesajlarını 'en kısa' biçimde göndermeyi amaçladıkları için sınırlı sayıda kelime kullanıyor. Az kelime ile konuşmanın nedenlerinden biri olarak küçük yaşta yabancı dil eğitimi gösteriliyor. Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'in üniversite gençlerinin 300-400 kelimeyle konuştuğunu söylemesi gençlerin 'kelime haznesinin kaç kelimeden oluştuğu' konusunu da tartışmaya açtı. Uzmanlara göre gençler kendilerini ifade etmekte zorlanıyor ve kelime hazneleri son derece fakir.

TASARRUFLU BİR NESİL
Bilgi Üniversitesi Sosyoloji Bölüm Başkanı Doç. Dr. Arus Yumul, yeni nesli 'kelimede tasarruflu' olarak nitelendiriyor: "Söylecekleri için cep telefonu ve mesajları kullandıkları için derdini en kısa kelimelerle anlatıyor. Çünkü önemli olan söylemek istediğini en hızlı ve kısa söylemek. Bu gençlerin Mc Donald's'laşması. Amaç hızlı servis gibi söyleceklerini en hızlı ve kısa biçimde aktarmak." Yumul, eleştirel düşünceyi körelten eğitim sisteminin de gençleri okumaya teşvik etmediğini belirterek, "Bu sistemin amacı üniversite giriş sınavını kazanmak.

200'DEN FAZLA DEĞİL
Testlere dayanan, farklı ses ve görüşleri yok eden, kendine öğretilenden başka türlü düşünmeye izin vermeyen sistem insanların öğrenme arzusunu ortadan kaldırıyor. Ezbere dayanan sistem kitap okuma alışkanlığını kazandırmıyor. Ortaya kendini ifadede zorlanan, 300-400 kelime ile konuşan gençler çıkıyor" diyor. Türk Dil Derneği Başkanı Sevgi Özel günlük yaşamda Türkçede 100 bin kelime bulunmasına rağmen üniversite mezunlarının bile en fazla 200 kelime ile konuştuklarını vurguluyor: "Nedeni eğitimin test çözme üzerine kurulması. Bu sistem 'Çocuğum sen kendi cümleni kurma, başkalarının kalıplarını öğren ve bunları yaşam boyu kullan" diyor. Okuma alışkanlığını kazandırmıyor. Küçük yaşta yabancı dilde eğitim de gençlerin kelime haznesini azaltıyor. Çocuk Türkçeyi öğrenmeden yabancı dili öğrenince ortaya bu durum çıkıyor" diye konuşuyor. Sabancı Üniversitesi Diller Okulu Türkçe Grubu Koordinatörü Dr. Erol Köroğlu öğrencilerin az kelime ile konuşmasının 'aptallıklarından' değil, sistemden kaynaklandığını belirtiyor: "Ne verirseniz, onu alırsınız. Sorun eğitim sistemi, ÖSS gibi sınavlardan kaynaklanıyor. Sistem düşünmeyi değil, verilen sınırlı sürede kutuları işaretlemeye sevk ediliyor. Çocuklarda kitap okuma alışkanlığı gelişmiyor. Böyle olunca da kültüre, edebiyata inanılmıyor" diye konuşuyor.

GURURLA 'OKUMADIM' DİYORLAR
S.Ü. Türkçe Dersleri veren Engin Kılıç da 'hiç kitap okumadım' diyen öğrenciler ile karşılaştığını söylüyor: "Bir iki kitap okuduklarını söyleyenler de zorunluluktan okumuşlar. Gururla 'hiç okumadım' diyen de oluyor. Kelime haznesinin zayıflığı da kitap okumamalarından kaynaklanıyor. Televizyon, bilgisayar oyunları, chat, kitaba tercih ediliyor. Eğitim sistemini de düşünme ve yazma değil, test çözme üzerine kurulu. Bu kendilerini geliştirme ve düşüncelerini dile getirmelerini sağlamıyor. Üniversiteye geldiğinde son iki yılını yaklaşık 2 milyon test sorusu çözerek geçirmiş oluyor."

PERVİN KAPLAN

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Bodrum'a doğru yelken açtılar
 Teziç: Sıfır puana dikkat
 Aygün, çalışanları gözetliyor
 Aral yarın toprağa veriliyor
 Eken tahliye oluyor
 Yunanistan'dan çürük bina yapana örnek ceza
 Antalya'da 2 bin 300 yıllık Pegasus' heykeli bulundu
MANSUR FORUTAN
Su, su, suuuu diye inliyoruz
Forutan Paşa'nın Seyir...
REFİK DURBAŞ
Anılarımın kardeşi İzmir
Ferudun Özöncül, 1976...
SAİT GÜRSOY
Hatalı sorulara büyük tepki
Eğitimimizin ÖSS karnesi...
UMUR TALU
Öğrenci seçme, ayıklama, süpürme, azınlık...
MUHARREM SARIKAYA
Denizle barışmak
SABAH-Deniz Kuvvetleri Komutanlığı...
Limanlar Rum gemisine açılıyor
Başta Avrupa Birliği yetkilileri olmak üzere uluslararası birçok...
Demokrat kurultayına Clinton damgası
Kasımdaki başkanlık seçimleri için start veren Demokrat Parti,...
Ya barış ya Luxemburgo
Ya barış ya Luxemburgo
Yaşanan krizlerin ardından su yüzüne çıkan çatışmalar bugünkü zirvede...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.