SABAH - 23/07/2004 - Son vagona binen yolcular kurtuldu

Şu an 23 Temmuz 2004 - Cuma tarihli sabah.com.tr'yi okumaktasınız.
Bugüne ait sabah.com.tr içeriği için tıklayın »

	Yazarlar

	» Günün İçinden

	Ekonomi

	Gündem

	Siyaset

	Dünya

	Spor

	Hava Durumu

	Sarı Sayfalar

	Ana Sayfa

	Dosyalar

	Arşiv

	Euro 2004

	Günaydın

	Televizyon

	Astroloji

	Magazin

	Sağlık

	Cumartesi

	Aktüel Pazar

	Otomobil

	Sinema

	Çizerler

Google Arama

Facianın büyüğü ilk vagonlardaydı

Kazadaki en büyük kayıplar birbirine giren öndeki iki vagondaydı. Sonraki vagonlar sağa doğru devrilip kaldı. Yaralılar da, bu küçük çocuk gibi, kaza sırasında patlayan camlardan çıkarıldı.

***

Son vagona binen yolcular kurtuldu

Merkez Haber Ajansı’nın muhabiri Murat Uygun kazadan sonra ulaştığı felaket bölgesinde kan ve acı içinde kıvranan yaralıların yardımına koştu.

Merkez Haber Ajansı'nın muhabiri Murat Uygun Türkiye'nin yaşadığı en büyük felaketlerden biri olan kazada olay yerine ilk ulaşan gazetecilerden biri oldu. Kan ve insan parçalarıyla dolu kaza yerinde dolaşırken dehşeti yaşayan Uygun, yaşadıkça aklından çıkmayacak olan görüntüleri şöyle aktardı: "Pamukova yakınlarında hızlandırılmış trenin kaza yaptığını öğrendikten sonra hemen o yöne doğru yola çıktım. Kısa bir süre sonra olay yerine ulaştığımda meslek yaşantımın en korkunç görüntülerinden biriyle karşılaştım. Trenin ilk iki vagonu üst üste binmiş, diğer üç vagon da çevreye

dağılmıştı. Sonradan öğrendiğimize göre yaklaşık 140 kilometre hızla seyreden trenin tüm vagonlarından çığlıklar yükseliyor, her taraftan kan fışkırıyordu. Kaza yerinde birçok kol ve bacak etrafa saçılmıştı.

İNİLTİ VE ÇIĞLIKLAR
Kaza yeri İstanbul-Ankara karayoluna çok yakın bir noktada idi. Trenin son vagonunda bulunanlar öndekilere oranla daha şanslıydı. Arka taraftaki vagonlar yan yatmış ve bu şekilde sürüklenmişti. Dolayısıyla kayıpların çoğu ilk vagonlar ile yemek vagonunda bulunanlar arasındaydı. Bu korkunç kazadan küçük yaralarla kurtulan herkes kendi derdini unutmuş ve ağır yaralılar ya

da sıkışan vatandaşların yardımına koşuyordu. Kaza o kadar şiddetli bir şekilde gerçekleşmişti ki yemek vagonu dördüncü vagonun üstüne çıkmıştı. Kazayı gören araçlar durmuş ve yardıma koşmuşlardı. Hava kararmaya başladığı için etraftan gelen araçların farlarının yardımı ile gerçekleşen kurtarma çalışmaları sırasında bir taraftan fotoğraf çekiyordum, diğer taraftan da kurtarma çabalarına yardımcı olmaya çalışıyordum. O an büyük bir savaş alanının ortasında kaldığımı düşündüm. Çok fazla kan kokusu ve çığlık vardı. Bu kadar kanı unutmak ise artık imkansızdı.

MURAT UYGUN