kapat
   
SABAH Gazetesi
 
    Yazarlar
    Günün İçinden
    Ekonomi
  » Gündem
    Siyaset
    Dünya
    Spor
    Hava Durumu
    Sarı Sayfalar
    Ana Sayfa
    Dosyalar
    Arşiv
    Euro 2004
    Günaydın
    Televizyon
    Astroloji
    Magazin
    Sağlık
    Cumartesi
    Aktüel Pazar
    Otomobil
    Sinema
    Çizerler
    Kampüs
Bizimcity
Sizinkiler
emedya.sabah.com.tr
Google
Google Arama
 
Modern çağın gerekliliği mi gıda terörünün yeni adı mı
Modern çağın gerekliliği mi gıda terörünün yeni adı mı
Tarım Bakanlığı: Yasa geliyor
İşte Türkiye'deki transgenik ürünler
Transgenik ürün tehlikeli mi?
Transgenik ürünleri savunanlar da var?
Genetiği değiştirilmiş organizma nedir?

Domatesimin geniyle oynama

Yıllardır bilmeden genleriyle oynanmış ürünler (transgenik) yiyoruz. Uzmanlara göre bu büyük bir tehlikenin başlangıcı.



***

Modern çağın gerekliliği mi gıda terörünün yeni adı mı

Türk halkının son birkaç yıldır bilmeden bol miktarda transgenik ürün tükettiğini belirten uzmanlar, yaşanmış örneklerden yola çıkarak tehlikenin çok büyük olabileceğini vurguluyor.

Türkiye'de 1996'dan beri genetiğiyle oynanmış transgenik ürünler tüketiliyor. Üstelik transgenik ürünler, beyaz ve kırmızı etten kraker ya da gofrete kadar pek çok üründe de kullanılıyor. Oysa üyesi olmayı hedefledğimiz Avrupa Birliği'nde gerek transgenik ürünün kendisi, gerekse bu ürün kullanılarak elde edilen ürünler özel ibareli etiketler taşıyor. Türkiye'de ise ne kontrol, ne yasa ne de etiketleme zorunluluğu var. Uzmanlara göre Türk halkı son birkaç yıldır bilmeden bol miktarda transgenik ürün tüketti. Yeterince araştırma yapılmadığı için genetiğiyle oynanmış ürünlerin gelecekte insanda ya da doğada ne gibi zararlara yol açabileceği henüz tam olarak bilinmese de, uzmanlar yaşanmış örneklerden yola çıkarak tehlikenin çok büyük olabileceğini vurguluyor.

SOYAMIZI BIRAKTIK
Transgenik ürünlerin Türkiye'ye uzun zamandır girdiğini kaydeden Akdeniz Üniversitesi Ziraat Fakültesi öğretim üyesi Yard. Doç. Dr. Mehmet Karaca, "Örneğin büyük oranda soya ve mısır girdi. Biz kendi soyamızı kullanmadık depolarda bekliyor. Yurtdışından soya getirdik dünyanın parasını verdik" diyor. Laboratuar ortamı dışında bu ürünleri tespit etmenin mümkün olmadığını dile getiren Karaca şöyle devam ediyor: "Çünkü üzerinde etiket falan yok. Avrupa Birliği bu konuda etiketleme zorunluluğu getirdi. Transgenik ürünlerin pek çoğu ABD'de üretildiği ve onlar tarafından satıldığı için ABD buna karşı çıktı. Bugün transgenik ürünler dünyadaki bütün ülkelere girmiş durumda. ABD'de markete gittiğinizde normal domatesin kilosu 5 dolar hemen yanında transgenik domates satarlar kilosu 5 cent." Türkiye'ye gelen transgenik soyanın daha çok hayvan yemi yapımında kullanıldığını ifade eden Karaca, bu yemlerin tavuk, koyun, inek besisinde kullanıldığını kaydediyor.

DENETİM ŞART
Bu konuda kendisinin bir çalışma yaptığını söyleyen Karaca en azından büyük şehirlerde bu konuda acilen bir denetim getirilmesi gerektiğini ifade ediyor. "Bu ürünlerin neler olduğunu bilmemiz gerekiyor" diyen Karaca şöyle devam ediyor: " Tehlikesi konusunda ise şunu söyleyebilirim. Transgenik ürün örneğin cep telefonundan daha az riskli. Ama transgenik ürünün çevreye olan etkisi cep telefonundan fazla olabilir."

"O CİVCİVLER BİZLERİZ"
Tarım Bakanlığı'nın "Biz transgenik ürün ithal etmiyoruz" dediğini belirten Yıldız Teknik Üniversitesi Biomühendislik Anabilim Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Şeminur Topal, oysa sadece beyana tabi olduğu için transgenik ürünlerin yıllardır Türkiye'ye girdiğini ifade ediyor. "Mısır giriyor örneğin. Ama bu sadece mısırla kalmıyor. Nişastası, çorbası, yağı, unu, gofreti, krakeri derken çok sayıda ürüne yayılıyor. Örneğin transgenik soya 900 türev üründe tüketiliyor" diyen Prof. Topal kullanım yaygınlığını şu ilginç bir örnekle açıklıyor. "Hani Maliye Bakanı, oğlunun getirdiği mısırlar için 'onu civcivlere yedirecek' diyordu ya. İşte o civcivler bizleriz." Topal, Tarım Bakanlığı'nın AB'ye verilen taahhüt nedeniyle 2 yıl içinde bu ürünleri tespit edecek laboratuarı kurması gerektiğini hatırlatıyor. Prof. Topal Türkiye'nin bir yandan AB'ye söz verdiğini, ancak diğer yandan da bu ürünlerin asıl üreticisi olan ABD'ye taahhüt verildiğini belirterek, Tarım Bakanlığı'nın 2 yıldır bu nedenle yasa çıkarmadığını iddia ediyor.

TRANSGENİK ÜRÜN
Türkiye'ye 1996'dan beri transgenik, yani genetiğiyle oynanmış gıda ürünleri giriyor. Üstelik bu ürünler beyaz ve kırmızı etten kraker ya da gofrete kadar pek çok üründe de kullanılıyor

AB'de gerek transgenik ürünün kendisi, gerekse transgenik hammaddeyle elde edilen ürünler özel ibareyle satılıyor. Türkiye'de ise ne kontrol, ne yasa ne de etiketleme zorunluluğu var

NEVZAT ATAL

DİĞER GÜNDEM HABERLERİ
 Türkiye'de rakibimiz yok
 Çernobil'den kaçtı tenise merak sardı
 'Yeniden doğduk'
 Biri mezarda, diğeri hapiste
 Hizbullah şüphesi
 'Aldatıyordu öldürdüm Sırada annesi vardı'
 Kardeşini kurtarmak isterken suda kayboldu
 Konvoydaki hatalı sollama can aldı
 Yol yapımındaki toz 3 kazaya yol açtı
EMRE AKÖZ
Baykal'ı niye sevmem?
Deniz Baykal 1970'li yıllarda...
MEHMET ALTAN
Van'daki terör, peki Yığınçalı Köyü'ndeki ne?
Dünkü...
Papandreu'dan Baykal'a 'nazire'
Partisi PASOK, genel ve AP seçimlerinde büyük darbe alınca Papandreu...
Irak'ın İran'ı 'hedef' gösterdiği gün Tahran'da büyük zirve
Irak Dışişleri Bakanı Hoşyar Zebari, ülkede bir türlü sağlanamayan...
Darısı Başımıza
Darısı Başımıza
Açılışta Portekiz'i, çeyrek finalde Fransa'yı, yarı finalde Çekler'i...
 
    Günün İçinden | Yazarlar | Ekonomi | Gündem | Siyaset | Dünya | Televizyon | Hava Durumu
Spor | Günaydın | Kapak Güzeli | Astroloji | Magazin | Sağlık | Bizim City | Çizerler
Cumartesi | Aktüel Pazar | Sarı Sayfalar | Otomobil | Dosyalar | Arşiv
   
    Copyright © 2003, 2004 - Tüm hakları saklıdır.
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.